Nurdoğan A. ERGÜN

Premium mutfak gereç­leri, küçük ev aletleri ile aksesuarları alanında faaliyet gösteren ve Sage, Jura, Caso, Miele, Wüsthof gibi glo­bal markaların distribütörlü­ğünü yapan Enplus, hem fizik­sel hem de dijitalde satış ağını büyütüyor.

Toplam cirosunun yüzde 25’ini online kanaldan sağlayan marka, mağazacılıkta dijital ve fizikseli entegre ede­rek yeni bir konsept geliştirdi. Bunu ‘fizidijital’ mağazacılık olarak tanımlayan Enplus Yö­netim Kurulu Üyesi ve CEO’su Murat Hatipoğlu, “Fizidijital mağazacılık bizim mottomuz. Hem fiziki hem dijital mağaza­cılığı paralel büyütüyoruz çün­kü sağlıklı bir büyüme için bu iki alanın birbirini destekleme­si şart” dedi. Hatipoğlu, sadece online veya sadece perakende odaklı şirketlerin zorlandığına işaret ederek, bu entegre yak­laşımla fark yarattıklarını söy­ledi.

Enplus’ın online başarısı­nı mobil uygulamasına yaptı­ğı yatırıma bağlayan Hatipoğlu, “Uygulamanın statik olmaktan uzak, sürekli güncellenen tarif­ler ve içeriklerle zenginleştiril­miş olması, müşteri etkileşimi­ni artırıyor. Dikey bir pazar yeri oluşturarak mağazalarımızda bulunmayan markaları bile on­line sistemimizde satmayı he­defliyoruz. E-ticaretten gelen cironun yüzde 56’sı kendi web sitemizden” diye konuştu.

“Krizleri fırsata çeviren bir stratejimiz var”

Enplus olarak 54 satış nok­tasıyla Türkiye genelinde güç­lü bir varlığa sahip oldukları­nı ifade eden Hatipoğlu, şunla­rı söyledi: “2023-2024 yıllarını ve 2025’in ilk çeyreğini başa­rılı bilançolarla kapatan Enp­lus, mayıs ayından sonra pazar­da yaşanan durgunluğa rağmen iyimserliğini koruyor. Kriz dö­nemleri aynı zamanda fırsat dönemleri. Pandemide herkes mağaza kapatırken biz tam ter­sini yaptık, bol ürün getirdik ve mağaza açma fırsatı olarak gör­dük. Bu sayede ciddi bir şekil­de büyüdük.” Deneyim mağaza­cılığı konseptleri de olduğunu hatırlatan Hatipoğlu, “Müşte­rilerimize sadece kahve ikram etmekle kalmıyoruz, limonlu espresso kokteylleri gibi fark­lı kreasyonlar sunuyor, sürekli bir şeyler pişirerek duyusal bir deneyim yaşatıyoruz” dedi.

“Net %35 büyüme hedefini koruyoruz”

Yılın başında 2025 yılı için enflasyondan arındırılmış yüz­de 35 net büyüme ve 6 yeni ma­ğaza açma hedefi koydukları­nı anlatan Murat Hatipoğlu, bu hedefi koruduklarını belir­terek, “İkinci ve üçüncü çeyrek sonuçlarını görmemiz lazım ama hala optimist bakış açısıy­la 2025’i sağlıklı bir büyüme ile kapatırız” diye konuştu. Enp­lus olarak Türkiye’deki mis­yonlarını tamamlayınca Türki­ye dışında da büyümeyi hedef­lediklerini aktaran Hatipoğlu, özellikle Ortadoğu, Arap Yarı­madası ve Türk cumhuriyet­leri gibi bölgelerin, şirket için cazip pazarlar arasında yer al­dığını belirtti.

Hatipoğlu, “Tür­kiye’deki mağaza konseptimiz­le 65-70 mağazaya ulaşınca, yurt dışı büyüme modellerimi­zi daha aktif hale getireceğiz” dedi. Enplus’un büyümede lo­komotifinin kahve makineleri olduğunu belirten Hatipoğlu, özellikle tam otomatik maki­nelerde Jura ile lider oldukları­nı söyledi. Hatipoğlu, bu grup­ta 2024’te enflasyondan arın­dırılmış olarak ciroda yüzde 35, adette yüzde 25 büyüdüklerini açıkladı. Hatipoğlu, bu yılın ilk çeyreğinde ise yüzde 15-20’lik bir büyüme yakaladıklarını be­lirtti.

“Mağazalarımız aynı zamanda birer depo”

Bu yılı ‘verimlilik yılı’ ilan ederek tüm süreçleri optimize etmeye odaklandıklarını anla­tan Hatipoğlu, operasyonel ve­rimliliğini artırmak için yapay zeka (AI) teknolojilerine de büyük yatırımlar yaptıklarını söyledi. Hatipoğlu, “Özellikle tedarik zinciri, lojistik ve de­po yönetiminde yapay zeka ta­banlı sistemler sayesinde ger­çek bir çok kanallı işleyiş sağlı­yoruz. Yapay zeka sistemimiz, bir sipariş girildiğinde ürünün en az satıldığı ve en çok stokun olduğu yere bakarak yönlen­dirmeyi sağlıyor. Yani tüm ma­ğazalarımız aynı zamanda bi­rer depo görevi görüyor” ifade­lerini kullandı.

“Tüketici ucuz değil, dayanıklı ürün arıyor”

Mağazalarında 60’ın üze­rinde marka sattıklarını ve 15 global markanın distribütör­lüğünü yaptıklarını aktaran Hatipoğlu, şirket olarak fran­chise vermediklerini, kendi mağaza sistemlerini kurarak ilerlediklerini kaydetti. Hati­poğlu, böylece ‘piyasadan ala­cak’ problemi yaşamadıkla­rını söyledi. Öte yandan Tür­kiye’nin global markalar için dinamik ve büyük bir pazar ol­duğunu dile getiren Hatipoğlu, son 6 yılda Türkiye’nin GFK verilerine göre Avrupa’nın be­şinci büyük kahve makinesi pazarı haline geldiğini söyle­di. Hatipoğlu, tüketicilerin ar­tık ucuz ürün yerine uzun sü­re kullanabilecekleri kaliteli ürünleri tercih etme eğilimin­de olduğunu ve bunun sürdü­rülebilirlik anlayışıyla paralel olduğunu ifade etti.

“Şirketler için 3’üncü çeyrek belirleyici olacak

Belirsizlik ortamından çıkışta üçüncü çeyreğin belirleyici olacağını söyleyen Murat Hatipoğlu, “Üçüncü çeyreğin performansı birçok şirket için çok belirleyici olacak. Nakit akışını sağlayabilen, koruyabilen şirketler dördüncü çeyreğe güçlü girecek. Dördüncü çeyrek geleneksel olarak bir hareket getirecek. Sadece perakende değil bütün sektörler için son çeyrek pik yapar. Önemli olan son çeyreğe güçlü girebilmek” dedi.

“Kriz yönetimi konusunda deneyimli ülkeyiz”

Türkiye’nin esnek, adapte olabilen ve dinamik yapısı olduğunu söyleyen Hatipoğlu, globaldeki kriz ortamında bile Türkiye’nin pozitif bir ülke olarak öne çıktığını belirtti. Hatipoğlu, birçok Avrupa firmasının Türkiye’den yönetici ihraç etmeye başladığını, çünkü Türk yöneticilerin kriz yönetimi konusunda daha tecrübeli olduğunu ifade etti.