Kremlin’in üst düzey isimlerinden Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, NATO’nun Baltık ülkeleri ve Doğu Avrupa’daki varlığını sonlandırmasının, savaşın çözümü için “ön koşul” olduğunu vurguladı. Yani, olası bir barışın ilk adımı NATO birliklerinin Doğu Avrupa’dan çekilmesiyle başlayacak…
Newsweek’in aktardığına göre Ryabkov, “ABD tarafı, bizimle güvenlik alanındaki temel çelişkilerin kök nedenlerini ortadan kaldırmaya yönelik somut adımlar atmalıdır. Bunların başında NATO’nun doğuya genişlemesi geliyor” ifadelerini kullandı.
Ryabkov, Baltık bölgesinde NATO askeri varlığının Rusya için ‘doğrudan tehdit’ oluşturduğunu belirtti. Özellikle Rusya’nın Avrupa içindeki toprağı olan Kaliningrad bölgesiyle birlikte düşünüldüğünde, Baltık ülkeleri Moskova’nın yıllardır etki alanı olarak gördüğü bölgeler arasında yer alıyor.
Rus yetkili, “Rusya sınırlarına yakın noktalarda NATO’nun saldırı kapasitesine sahip silahlar konuşlandırmaması gerektiğini başından beri söylüyoruz. Doğu Avrupa’daki NATO birliklerinin azaltılması, tüm kıtanın güvenliğini artıracaktır” dedi.
Ryabkov’un açıklamaları, Rusya’nın Şubat 2022’de başlattığı Ukrayna işgalinden hemen önce yinelediği taleplerin bir devamı niteliğinde. Ancak o dönem dikkate alınmayan bu çağrılar sonrası Estonya, Letonya ve Litvanya gibi Baltık ülkeleri NATO’nun doğu kanadındaki askeri varlığını artırdı.
Hatta bazı Baltık ülkeleri, Moskova karşıtı sert tutumlarını yasal düzenlemelere de taşıyarak, Rus Ortodoks Kilisesi’nin faaliyetlerini sınırlandırma yoluna gitti.
Newsweek’in analizine göre NATO’nun halihazırda Bulgaristan, Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Polonya, Romanya ve Slovakya’da çok uluslu savaş birlikleri ve tugayları bulunuyor.
Rabobank analistlerinden Michael Every, Kremlin’in bu taleplerinin yalnızca Ukrayna Savaşı’nı değil, Avrupa-Rusya ilişkilerinin uzun vadeli geleceğini de şekillendirebileceğini belirtiyor:
“Eğer NATO gerçekten bu ülkelerden çekilirse, bu Avrupa Birliği’nin şu anki biçimiyle sonu olabilir. Öte yandan bu taleplerin kabul edilmemesi durumunda Avrupa ile Rusya arasında kalıcı bir düşmanlık hali doğabilir.”
Every, Rusya’nın savaş ekonomisine geçmiş durumda olduğunu ve satın alma gücü paritesine göre 7 trilyon dolarlık ekonomik kapasiteye ve geniş doğal kaynaklara sahip olduğunu hatırlatarak, bu gerilimin yalnızca siyasi değil, ekonomik ve toplumsal boyutlarda da büyük sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.
GENEL
13 gün önceGÜNDEM
13 Haziran 2025SPOR
13 Haziran 2025GÜNDEM
13 Haziran 2025GÜNDEM
13 Haziran 2025GÜNDEM
13 Haziran 2025FOTO GALERİ
13 Haziran 2025