Neden mevsiminde ve yerel tüketmeliyiz? - Ötüken Haber
DOLAR 39,5851 -0.32%
EURO 45,6681 -0.99%
ALTIN 4.322,051,03
BITCOIN %
Ankara
26°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Neden mevsiminde ve yerel tüketmeliyiz?

Neden mevsiminde ve yerel tüketmeliyiz?

ABONE OL
Haziran 13, 2025 22:12
Neden mevsiminde ve yerel tüketmeliyiz?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

BİLGE KEYKUBAT-Tarım ve Gıda Yazarı
Ziraat Mühendisi

Küresel tarım ve gıda sis­temleri, son yıllarda sa­dece üretim ve tüketim dengesini değil, aynı zamanda çevresel, ekonomik ve toplumsal dengeleri de yeniden şekillendir­meye başladı. Bu çerçevede ‘mev­siminde ve yerel üretim’ sade­ce bir tercihten ibaret değil; sür­dürülebilir kalkınmanın, sağlıklı beslenmenin ve ekonomik denge arayışının temel ayaklarından biri haline geldi.

Besin değeri açısından zengin

Meyve ve sebzelerin kendi do­ğal döngülerinde, mevsiminde ol­gunlaşarak tüketilmesi, içerdiği vitamin, mineral ve antioksidan seviyelerinin en yüksek olduğu döneme denk gelir. Örneğin yazın yetişen domates, likopen açısın­dan oldukça zengindir; ancak kı­şın sera koşullarında yetiştirilen domates, sadece formunu koruya­bilir ama içeriği aynı değildir.

Mevsim dışı ürünlerde, büyü­me süreci hızlandırıcı veya ya­vaşlatıcı kimyasal uygulamala­ra sıkça başvurulur. Bu durum sadece ürünün doğallığını değil, sağlığa olan faydasını da azaltır. Ayrıca raf ömrünü uzatmak için yapılan işlemler de ürünün besin değerini aşağı çeker.

Mevsiminde yenen ürün çok daha lezzetlidir. Evinizin bahçe­sinde hiç domates yetiştirip ye­diniz mi? O mis gibi kokusunu hiç duydunuz mu? O ağzınızda bı­raktığı lezzeti hiç hissettiniz mi? Eğer cevabınız “Evet” ise mevsi­mindeki ürünleri lezzetlerini an­lamış olursunuz. Bunu bir de kı­şın marketten aldığınız domatesi yiyerek test edebilirsiniz.

Şimdi ilk iş bölgenizdeki köy ve üretici pazarlarını bulup o pazar­lardan o mevsimde yetiştirilen ürünlerden alın. Hem damakla­rınızı hem midenizi hem de cebi­nizi hem de üreticilerimizi şen­lendirin.

Mevsiminde ürünler, arzın en yüksek olduğu dönemlerde piya­saya çıktığı için doğal olarak daha ekonomiktir. Örneğin, kış ayla­rında taze fasulye tüketmek iste­yen biri, yazın kilosu 80 lira olan ürüne 280 lira ödemek zorunda kalabilir. Bunun nedeni sera gi­derleri, enerji kullanımı, nakliye masrafları ve uzun tedarik zin­cirleridir. Oysa mevsiminde tü­ketilen ürünler, çiftçiden tüketi­ciye daha kısa yoldan ulaşır, bu da maliyetleri azaltır.

Ayrıca yerel üretici pazarı ve ko­operatiflerin desteklenmesi, ta­rımsal üretimdeki gelir dağılımı adaletine katkı sunar. Böylece hem tüketici hem de üretici kazanır.

Çevresel etkiler: Karbon ayak izini azaltmak

Mevsiminde ve yerelde üretil­miş gıdaların tercih edilmesi, gı­da taşımacılığına bağlı olarak olu­şan karbon salımını önemli ölçü­de azaltır. Örneğin Şili’den gelen üzüm yerine Manisa’dan gelen üzüm tercih edildiğinde, tonlarca yakıt tüketimi, lojistik ve depola­ma işlemi bertaraf edilmiş olur.

Üstelik doğal mevsim koşulla­rında yapılan üretim, sera ortamı­na kıyasla çok daha az enerjiye ih­tiyaç duyar. Yazın güneşin ışık ve ısısından faydalanarak yetiştiri­len domates, ekstra enerji gerek­tirmezken; kışın aynı domatesi yetiştirmek için elektrikli ısıtma, aydınlatma ve bol su kullanımı ge­rekir. Bu da sürdürülebilirlik adı­na ciddi bir kayıptır.

Tarımın ekolojik yükü azalır

Doğal mevsim döngüsünde ya­pılan üretimde; toprağın dinlen­me süreci, su kaynaklarının den­geli kullanımı, zirai ilaç ve gübre ihtiyacının azalması gibi avantaj­lar söz konusudur. Tarım ilaçları­nın yoğun kullanımı, sadece insan sağlığı için değil, toprak ve yer altı su kaynakları için de ciddi riskler taşımaktadır.

Mevsiminde üretim, bu kim­yasal müdahaleleri en aza indirir. Sonuçta; daha sağlıklı toprak, da­ha az kalıntılı ürün ve daha temiz bir çevre elde edilir.

Mevsiminde alınan ürünler da­ha uzun süre dayanır, evde kuru­tularak, konserve yapılarak, sala­mura edilerek değerlendirilebi­lir. Bu geleneksel yöntemler hem gıda israfını azaltır hem de enerji bağımlılığını düşürür. Kış için yaz domatesinden yapılan salça veya kurutulmuş patlıcan gibi ürünler, hem kültürel mirasımızın bir par­çasıdır hem de gıda planlamasının sürdürülebilirliğini sağlar.

Yurt dışında yapılan çalışma­lar, mevsiminde alınan ürünle­rin evsel israf oranının yüzde 30’a kadar daha düşük olduğunu gös­termektedir.

Yerel ekonomiye ve gıda egemenliğine katkı

Yerel üreticiden, doğrudan üre­tici pazarından veya kooperatif­ten yapılan alışveriş, sadece bir gıda temini değil; aynı zamanda kırsal kalkınma hamlesidir. Bu model, tarımda küçük üretici­nin ayakta kalmasını sağlar, ara­cı zincirini azaltır ve tüketiciy­le üretici arasında doğrudan bir bağ kurar.

Gıda egemenliği, bir toplumun kendi besinini kendi toprakla­rında, kendi yöntemleriyle üret­mesiyle mümkündür. Bu da an­cak mevsimsel ve yerel üretimi destekleyen politikalarla güçle­nebilir.

Mevsimsel beslenmeyi felsefe haline getirmeliyiz

Bugün sağlıklı bir gelecek için bireysel olarak atabileceğimiz en güçlü adımlardan biri; mevsi­minde, yerel ürünleri tercih et­mektir. Bu tercih, sadece bireysel sağlığımızı değil; aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliği, eko­nomik dengeleri ve toplumsal re­fahı da doğrudan etkiler.

Tabağımıza gelen domatesin, salatalığın, portakalın ya da pa­tatesin arkasında nasıl bir üre­tim hikayesi olduğunu bilmek ve buna göre tercihte bulunmak; sa­dece bir alışveriş değil, aynı za­manda bilinçli bir yurttaşlık so­rumluluğudur.

Haydi, gelin şimdi önümüz­deki yaz mevsiminde (haziran, temmuz, ağustos) tüketebilece­ğimiz meyve sebzelere bir baka­lım. Tavsiyeler Türkiye genelin­de, özellikle Ege bölgesi için ge­çerlidir.

Sebzeler

● Domates : En doğal, en kokulu zamanı.

● Salatalık : Serinletici ve taptaze.

● Biber (Çarliston, sivri, kapya)

● Dolma ve közleme için ideal.

● Taze fasulye : En bol ve ucuz zamanı.

● Kabak : Kızartması, çorbası, mücveri…

● Patlıcan : Közle, kızart, zeytinyağla buluştur.

● Mısır : Haşlamalık ya da közlemelik.

● Taze soğan ve sarımsak : Aromasını şimdi yakalarsınız.

Meyveler

● Karpuz : Yazın sembolü.

● Kavun : Tatlı mı tatlı, doğal şeker kaynağı.

● Kayısı : Taze tüketin, reçel yapın.

● Şeftali : Sulu, mis kokulu.

● Erik (Yeşil ve can) : Mayhoş lezzet şimdi.

● Kiraz ve vişne : Dondur, reçel yap.

● Üzüm (Temmuz sonu itibarıyla) : Kurut, sık, taze tüket.

● İncir (Ağustos sonu) : Kurusu ve tazesiyle mucize.

Ayrıca bu dönem için birkaç küçük tüyo:

● Zeytinyağı için zeytin çiçeği gözlemleri

● Bağlarda salkım düzenleme zamanı

● Kekik, adaçayı, biberiye gibi aromatiklerin hasat dönemi

● Salçalık domates ve biber alımı için en uygun zaman

source

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r