'Etkin pişmanlık' açıklamalarına da soruşturma

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik 'yolsuzluk' soruşturmasında etkin pişmanlıktan yararlanan isimler kamuoyunda tartışmalara neden olurken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan da yeni bir açıklama geldi. Başsavcılık, etkin pişmanlık ifadesi veren şüphelilerin baskı, zorlama ve tehditle ifade verdiği iddialarının soruşturma sürecine zarar verdiğini belirterek aynı yönde açıklama yapanlara re’sen soruşturma başlatılacağını duyurdu.

Yapılan açıklamada, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülmekte olan 2024/236201 ve 2025/76201 numaralı soruşturmalar kapsamında, "İhaleye Fesat Karıştırma, Rüşvet, İrtikap, Resmi Belgede Sahtecilik, Çıkar Amaçlı Suç Örgütü Kurma, Yönetme ve Üye Olma" suçlarından haklarında soruşturma yürütülen birtakım şüphelilerin TCK 221 ve 254 maddelerinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak amacıyla bizzat kendileri veya müdafileri aracılığıyla yazılı dilekçeleri ile müracaat ettikleri, bu konuda şüphelilerin avukatları ile beyanlarının alındığı, alınan beyanların kendileri ve avukatları tarafından okunduktan sonra imzalandığı, verilen beyanların Cumhuriyet Başsavcılığımızca doğruluğu ve teyidi konusunda araştırma yapıldığı ancak bir kısım sosyal medya hesaplarında ifadelerin baskı, zorlama ve tehdit ile alındığı şeklinde soruşturma sürecine zarar verici açıklamalar yapıldığı görülmekle, bu konuda devam eden soruşturmayı etkilemeye teşebbüs hareketlerinde kasıtlı bulunanlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca resen soruşturma başlatılacaktır." denildi.

İMAMOĞLU'NDAN DÜN REST GELMİŞTİ

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan görevden alınan Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu etkin pişmanlık ifadelerine ilişkin olarak, "Buradan dostlarıma sesleniyorum: Gerekirse önünüze konulan o iftiranameleri düzmece olduğunu bilerek imzalayın. O imzaların yükünü tek başıma taşırım." demişti.

İmamoğlu şu ifadeleri kullanmıştı:

Savcılık makamı eliyle yürütülen bu kirli kumpasta; iş insanları, bürokratlarım, yol arkadaşlarım; baskı, tehdit ve şantajla iftiraya zorlanıyor. Hayatında adliye koridoruna uğramamış tertemiz insanlar, tarihimizin en sistematik ve en utanç verici yargı tacizine maruz bırakılıyor.
 
Bir avuç yargı mensubunun hırsı, kini ve siyasi çıkarları uğruna tertemiz insanlar zulüm görüyor. Devletin adalet eli bir şantaj aracına dönüştürülüyor:
“Seni mahvedeceğiz. Aileni tutuklayacağız. Çoluğundan çocuğundan yıllarca ayrı bırakacağız. Gel, iftira at, kurtul!”
Bu cümleler o karanlık odalarda yankılanıyor. SEGBİS kayıtlarında, kamera görüntülerinde, tanıklıklarda duruyor. Bunları kimse bilmiyor, bunlar gizlenecek sanmayın!
 
15 Ocak 2025’te açıkça söyledim, bu vesileyle tekrar ediyorum:
“Mert olun, cezamı onaylayın; ama masum arkadaşlarımı rahat bırakın!”
 
Mert değilsiniz! Yol arkadaşlarımı, selam verdiğimiz insanları en değerli kutsalları olan aileleriyle tehdit ediyorsunuz. Mafyanın bile kullanmayacağı yöntemlere başvuruyorsunuz!
 
Buradan dostlarıma sesleniyorum: Onurunuzu, haysiyetinizi, ailelerinizi ve evlatlarınızı koruyun. Gerekirse önünüze konulan o iftiranameleri düzmece olduğunu bilerek imzalayın. Hiçbirinizin çocuğunun geleceği benim özgürlüğümden daha kıymetsiz değil. Ben o imzaların yükünü tek başıma taşırım.
 
Biz bu yola milletin kaderini omuzlamak ve taşımak üzere çıktık. Kendi kaderimiz ne ki. Bu omuzlar, bir evladın gözyaşı uğruna susturulan herkesin kaderini taşımaya hazırdır. Hiç üzülmeyin. Ama bu kirli düzene boyun eğmeyeceğimi de kimse unutmasın!

 


source