Bakan Tekin, Bahçelievler’deki 15 Temmuz Şehitleri İlkokulu’nda öğrencilere karne dağıttı. Okul bahçesindeki yıl sonu etkinliklerine de katılan Tekin, daha sonra “Yıllık Değerlendirme Basın Toplantısı”nda gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Okullarda serbest kıyafet uygulamasının yerine tekrar forma uygulamasının başlanacağını söyleyen Tekin, “Önümüzdeki yıldan itibaren geçerli olmak üzere okullarımızdaki serbest kıyafet uygulaması yerine tekrar forma uygulaması başlattık. Okullarımızda bu konuda öğretmen arkadaşlarımız, idareci arkadaşlarımız, okul aile birlikleriyle birlikte seçimleri yaptı. 2025-2026 eğitim öğretim yılından itibaren tekrar forma uygulaması başlamış olacak” dedi.
Bugün itibarıyla 2024-2025 eğitim öğretim yılının öğrenciler için sona erdiğini dile getiren Tekin, bu süreçteki destekleri için öğretmenlere teşekkür etti.
Bu eğitim öğretim yılına başlarken üç konuya odaklandıklarını anlatan Tekin, “Bunlardan bir tanesi Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adıyla adlandırdığımız müfredattı. Eğitim öğretim programlarımızı çağın gerektirdiği formatla, yöntemle revize ettik. Bu revizyonu yaparken bizi ülke, millet, devlet olarak dimdik ayakta tutacak, geçmişimizden sahip olduğumuz değerlere sımsıkı sahip olduk. Geleceğe bu değerlerin bize verdiği güçle bakacak kuşak yetiştirmek üzere programlarınızın içerisine milli ve manevi değerlerimizi içselleştirmelerini sağlayacağımız önermelerin, hususların yerleştirildiği bir müfredat oluşturduk.” ifadelerini kullandı.
Tekin, bu modeli bu yıl ilkokul, ortaokul ve liselerin birinci sınıflarında uygulamaya başladıklarını belirterek, “Uygulamamızla ilgili olarak artık onlarca yıl boyunca değiştirmeden, dokunmadan devam ettireceğimiz müfredatın var olduğu dönemler bitti. Dünyada hem teknoloji hem sosyal hayat hem de başta coğrafi unsurlar olmak üzere birçok konuda değişiklikler yaşanıyor ve biz de bu değişikliklerin programlara sürekli dercediyoruz. Bunun için müfredatımızın canlı ve dinamik olacağını, bundan böyle sık sık bu anlamda müfredatımızda revizyonlar olması gerektiğini söyledik.” diye konuştu.
Bu modelle ilgili olarak izleme ve değerlendirme mekanizmalarını da hayata geçirdiklerine değinen Tekin, 2025-2026 eğitim öğretim yılında ilkokul, ortaokul ve liselerin ikinci sınıflarında da modelin uygulanacağını ve kademeli şekilde müfredatın hayata geçmiş olacağını kaydetti.
Tekin, ikinci öncelikli konunun “mesleki eğitim” olduğunu, 10 Ağustos 2024 itibarıyla Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi yayınladıktan sonra bir dizi faaliyeti hayata geçirdiklerini söyledi.
Bu kapsamda yeni mesleki ve teknik eğitim okul türleri haricinde ortaokullarda da zanaat atölyeleri açılmasına kadar yıl içerisinde birçok adım attıklarını anlatan Tekin, çocukların akademik başarılarında öğretmenler kadar ailelerinin de çok belirleyici katkısı olduğunu ve ailelerle bu süreci yürütebilecek çalışmaların üçüncü önemli konu olduğunu belirtti.
Tekin, bu üç ana eksen dışında başka yenilikler de gerçekleştirdiklerini, Anayasa Mahkemesinin iptali sonrasında yeniden yasama organının gündemine gelen ve 2024 yılı ekim ayında yasalaşarak yürürlüğe giren öğretmenlik mesleği hakkındaki kanunun bu yeniliklerden biri olduğunu ifade etti.
Bu kanunun içerisinde hayata geçirilen bir başka uygulamanın da Milli Eğitim Akademisi olduğuna işaret eden Tekin, şöyle konuştu:
“Bunların dışında geçtiğimiz yılda eğitim öğretim yılı başlarken özellikle ilkokullarda ve ortaokullarda her yıl bir kaosa dönen uygulamayı düzene soktuk. Çocuklar okula başlarken öğretmen seçmek, okul seçmek üzerine başlayan ve en nihayetinde de okuldaki eğitim kurumu yöneticilerimizi ve öğretmenlerimizi farklı şekillerde zan altında bırakan, ayyuka çıkan haberlerle karşı karşıya kalıyorduk. Geçtiğimiz eğitim öğretim yılının başında bir yazılım hayata geçirdik ve şöyle bir uygulama başlattık. Zaten zorunlu eğitim çağındaki bütün çocuklarımız, ilkokul ve ortaokullarla ilgili olarak adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre evine en yakın, en uygun okula öğrenci olarak kaydının yapılmasını sağlıyorduk. Şimdi bu konudaki inisiyatifi taşrada alıp doğrudan Bakanlık Bilgi İşlem Genel Müdürlüğü bünyesinde yaptık. Okul yöneticilerimiz zan altında kalmaktan kurtuldu. Okullardaki özellikle sınıf öğretmenlerimizin yaşadığı incitici uygulamalar ortadan kalkmış oldu.”
Yapay Zeka Politika Belgesi’ni geçen hafta kamuoyuyla paylaştıklarını anlatan Tekin, Bakanlık bünyesinde Yapay Zeka Daire Başkanlığı kurulduğunu dile getirdi.
Tekin, “Bir başka husus, önümüzdeki yıldan itibaren geçerli olmak üzere okullarımızdaki serbest kıyafet uygulaması yerine tekrar forma uygulaması başlattık. Okullarımızda bu konuda öğretmen arkadaşlarımız, idareci arkadaşlarımız, okul aile birlikleriyle birlikte seçimleri yaptı. 2025-2026 eğitim öğretim yılından itibaren tekrar forma uygulaması başlamış olacak.” diye konuştu.
Çocukların gündelik hayatta Türkçe kullandığı kelime sayısının kendilerini çok rahatsız ettiğini ifade eden Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çocuklarımız ebeveyn ya da büyükleri olarak bizlerle irtibata geçerken çok fazla sosyal medya dili kullanmaya başladı. Geleneğimizden beslenen çok sayıda kelimenin unutulduğu, çocuklarımız tarafından kullanılmadığı bir dönem yaşamaya başladık. Dolayısıyla geçtiğimiz yıl başlattığımız ‘Dilimizin Zenginlikleri Sözlük Özgürlüktür’ projesinin devamı niteliğinde bu yıl söz varlığımızın tespitiyle ilgili önemli projeyi daha hayata geçirdik. Çocuklarımızın gündelik hayatta kendilerini daha sağlıklı ifade edebilmeleri için söz dağarcıklarını geliştirecek önemli adım attık.”
Tekin, yaklaşık 18 milyon öğrenci, 1 milyon 200 bin öğretmen ve 75 bine yakın okulu olan büyük bir aile olduklarını belirterek, “Bu kadar büyük bir ailenin içerisinde mutlaka hoşumuza gitmeyen, tasvip etmediğimiz uygulamalar olacaktır ama medyanın sorumluluğu kötü örnekleri değil, iyi örnekleri haberleştirerek yaygınlaştırmak. Bu hem medya etiği açısından çok saygın bir davranış hem de öğretmen arkadaşlarımızın hukuku, emeklerine saygı açısından çok önemli. O anlamda öğretmen arkadaşlarımızın, okullarımızın bu iyi uygulamalarını haberleştirelim. Siz basın mensuplarına da ayrıca teşekkür ediyorum.”
Bir gazetecinin “4+4+4” sisteminde düzenleme yapılıp yapılmayacağı sorusu üzerine Tekin, bu sistemin, 28 Şubat sürecinin dayattığı anti-demokratik mantığın ortadan kalkması ve az olan Türkiye’nin ortalama eğitim süresinin artması için 2011 yılında getirildiğini söyledi.
Tekin, “Bu anlamda Türkiye, bu iki önemli gerekçenin sonlandığı bir dönemi yaşıyor. Artık bu Türkiye, öyle bir Türkiye değil. Hem ortalama eğitim süresinin üzerindeyiz hem de 28 Şubat’ın yasakçı zihniyetinin getirdiği dayatmacı mantık artık ortadan kaldırılmış durumdadır. Dolayısıyla Bakanlık olarak bu konuda kamuoyundaki tartışmaları izleyeceğimizi söyledik. 12 yıllık eğitimle ilgili karar, nihayetinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilmeyecek. Bunun yasal düzenlemeyle, siyasi erkin de katıldığı düzenlemeyle olması gerekiyor. Bu konudaki kanaatlerimizi ilgili ortamlarda dile getireceğiz. Ondan sonra da nasıl bir adım atacağımızı görmüş olacağız.” şeklinde konuştu.
GENEL
3 gün önceGENEL
20 gün önceGÜNDEM
20 Haziran 2025SPOR
20 Haziran 2025GÜNDEM
20 Haziran 2025GÜNDEM
20 Haziran 2025GÜNDEM
20 Haziran 2025