Alparslan: Zeytin ağaçlarının yok edilmesi ihracatta kayıplara yol açar

Ziya İPEK

TMMOB Gıda Mühendisle­ri Odası ve Ziraat Mühen­disleri Odası Adana Şu­beleri, 13 Haziran’da TBMM’ye sunulan ve 19 Haziran’da Sanayi Komisyonu’ndan geçen kamuo­yunda “Süper İzin Yasası” olarak bilinen kanun teklifine tepki gös­terdi. Gıda Mühendisleri Odası Şube Başkanı Şehmus Alparslan, Türkiye’nin zeytinyağı üretimin­de dünya sıralamasında yer aldı­ğını anımsatarak, bu potansiyelin yok edilmesinin hem iç pazarda hem de ihracatta büyük kayıplara yol açacağını bildirdi.

“Zeytinyağı üretiminde dünya sıralamasındayız”

Şehmus Alparslan, TM­MOB İl Koordinasyon Kuru­lu Sekreteri Kerem Şahin ve Zi­raat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Ahencan Tayakısı ile birlikte Ziraat Mühendisleri Oda­sı’nda basın toplantısı gerçekleş­tirdi. Alparslan, burada yaptığı konuşmada söz konusu torba ya­sa teklifinin tarım arazileri, me­ralar, zeytinlikler ve ormanla­rı sermayeye açarak Türkiye’nin doğal ve tarımsal zenginlikleri­ni yok edeceği uyarısında bulun­du. Alparslan, “Bu teklif sadece bir yasa değil, doğayı, tarımı, halk sağlığını ve gıda güvenliğini teh­dit eden açık bir talan ve gasp dü­zenlemesidir” dedi.

Alparslan, Türkiye’nin gıda gü­vencesinin temelinin bu alanlar olduğunu vurgulayarak, “Zey­tin, ülkemizin hem tarımsal hem de kültürel mirasıdır. Zeytinyağı üretiminde dünya sıralamasında yer aldığımız bir dönemde, zey­tinliklerin madenciliğe açılması ekonomik ve sosyal açıdan büyük bir gerilemeye yol açacaktır” diye konuştu.

Türkiye’nin 41 il ve 270 ilçesinde zeytin üretimi yapıldı­ğını hatırlatan Alparslan, üreti­min yüzde 53’ünün Ege, yüzde 18’inin Marmara, yüzde 23’ünün Akdeniz, yüzde 6’sının Güney­doğu Anadolu ve yüzde 0,2’sinin Karadeniz’de gerçekleştiğini söy­ledi. 2023 yılında 1,5 milyon ton dane zeytin üretildiğini belirten Alparslan, bu potansiyelin yok edilmesinin hem iç pazarda hem de ihracatta büyük kayıplara yol açacağını kaydetti.

“Bu yasa fosil yakıt bağımlılığını teşvik ediyor”

Torba yasa teklifinin, mes­lek örgütleri ve bilim insanların­dan gizli şekilde hazırlanmasını eleştiren Alparslan, “2020 yılın­da benzer düzenlemelerde bilim­sel katkı eksikliğini vurgulamış­tık. Şimdi ise aynı hatalar tekrar ediliyor. Bu süreç, halkın bilgilen­me hakkını ve demokratik katılı­mı engelleyen bir anlayışı yansıtı­yor” ifadelerini kullandı. Teklifin Akbelen ve Yatağan gibi bölgeleri hedef alarak maden ve enerji şir­ketlerine özel düzenlemeler içer­diğini belirten Alparslan, “Bu ya­sa fosil yakıt bağımlılığını teşvik ediyor, iklim krizini derinleştiri­yor ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası çevre sözleşmelerine de açıkça aykırılık taşıyor” dedi.

“Tarım arazileri, zeytinlikler ve ormanlar korunmalıdır”

Şehmus Alparslan, tüm milletvekillerine seslenerek, “Yaratacağı geri dönüşü olmayan zararlar ortadadır. Bu talan yasası derhal geri çekilmeli, toplumun sesi duyulmalıdır” çağrısında bulundu.

Gıda ve çevre politikalarında bilimin ve kamu yararının esas alınması gerektiğini vurgulayan Alparslan, taleplerini şu şekilde sıraladı: Gıda güvenliği, gıda güvencesi, tarım ve çevreye ilişkin yasal düzenlemeler şeffaf biçimde ve ilgili paydaşların katılımıyla hazırlanmalıdır. Tarım arazileri, meralar, zeytinlikler ve ormanlar halkın ortak mirası olarak korunmalıdır. Meslek odalarının bilimsel ve teknik denetim yetkileri sınırlandırılmamalı, aksine güçlendirilmelidir. Kamu yararını ve çevreyi önceleyen politikalar hayata geçirilmeli, yasalar şirketlerin değil, halkın çıkarlarını gözetmelidir.

“Emeğimiz, mesleğimiz ve ülkemiz için mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz” diyen Alparslan, toplumun tüm kesimlerini sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişim hakkını savunmaya davet etti.


source