Olay sırasında alkollü olduğu ve sinir krizi geçirdiği öne sürülen Gökgül, eşinin intihar girişiminde bulunduğunu iddia ederken, Dilek Gökgül, eşinin kendisini darbedip balkondan attığını ve demir korkuluklara tutunmasına rağmen parmaklarını açarak düşmesine neden olduğunu belirterek hukuk mücadelesi başlattı.

GÜN BOYU ALKOL ALDI

Olay, 24 Mayıs’ta Sarıçam ilçesinde meydana geldi. İddiaya göre, sosyal medyada tanışarak 6 ay önce nikâh kıyan ve 21 gün önce düğün yapan çift, Çağlar Gökgül’ün gün boyu alkol alması nedeniyle tartıştı.

Tartışma eve taşındığında, Gökgül’ün eşini darbedip balkondan attığı öne sürüldü. Zemin kattaki bir iş yerinin sundurmasına, ardından beton zemine düşen Dilek Gökgül ağır yaralandı.

Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Dilek Gökgül’ün belden aşağısı felç kalırken, gözaltına alınan Çağlar Gökgül tutuklandı.

‘KORKULUKLARA TUTUNDUM, PARMAKLARIMI AÇIIP DÜŞÜRDÜ’

Hastanede bir hafta tedavi gören ve yatalak kalan Dilek Gökgül, Adana’da kimsesi olmadığı için kabusu yaşadığı eve dönmek zorunda kaldı. Yaşadıklarını anlatan Gökgül, eşinin alkol problemi nedeniyle sık sık tartıştıklarını belirtti.

Olay gecesi eşinin alkollü şekilde eve geldiğini ve kendisini darbedip balkona sürüklediğini ifade eden Gökgül, “Demir korkuluklara tutundum, ama gözümün içine bakarak ‘Bana içirmiyorsun, öl, geber’ dedi ve parmaklarımı açtı. 6. kattan düştüm. İntihar ettiğimi iddia ediyor, ama ben yaşamak için mücadele ettim. Adalet yerini bulsun, valimden, savcılarımdan rica ediyorum” dedi. Gökgül, eşinin çevresini kullanarak yalancı tanıklar tutmaya çalıştığını ve ailesinin kendisine destek yerine tehditler savurduğunu da ekledi.

‘BALKONDA HALA KAN İZİNLEİRİ’

Dilek Gökgül’ün avukatı Ozan Karabulut, dosyada ciddi zorluklarla karşılaştıklarını belirtti.

Karabulut, “Müvekkilim adeta eşya gibi 6. kattan atıldı. Şüpheli, intihar iddiasında bulunuyor ve parayla yalancı tanıklar bulmaya çalışıyor. Ancak balkondaki kan izleri, müvekkilimin yaşama tutunmak için mücadele ettiğini gösteriyor. En acımasız kısım, müvekkilimin bu kabusu yaşadığı evde yatalak halde yaşamak zorunda kalması. Adalete güvenimiz tam, soruşturma devam ediyor” diye konuştu.