Kalyon Kültür’ün küratörlüğünü Kalyon Kültür Sanat Yönetmeni Aslı Bora’nın üstlendiği ‘Gündelik Mucizeler’ sergisi kapılarını açtı. Sergi, on çağdaş sanatçının gündelik yaşamın sıradan gibi görünen anlarından ilham alan 29 eserini bir araya getiriyor. Resim, heykel, sokak sanatı, dijital sanat ve yerleştirme gibi farklı disiplinleri buluşturan seçki, 17 Ekim’e kadar Kalyon Kültür’ün tarihi Taş Konak’ında sanatseverlerle buluşacak.

Sergide Ayla Turan, Ebru Kocaer, Ecem Dilan Köse, Erhan Lanpir, Gülveli Kaya, Muhammet Bakır, Mr. Hure, Saghar Daeiri, Seydi Murat Koç ve Zeynep Abacı’nın eserleri yer alıyor. ‘Gündelik Mucizeler’, sanatla gündelik hayat arasında sezgisel ve duyusal bir bağ kurarak, sıradanın içindeki olağanüstülüğü görünür kılmayı hedefliyor.

Açılış töreni, Kalyon Vakfı Başkanı Reyhan Kalyoncu’nun ev sahipliğinde, Kalyon Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Kalyoncu, İstanbul Valisi Davut Gül ve eşi Gülden Gül, Kalyon İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Murathan Kalyoncu ile sanatçılar ve protokol mensuplarının katılımıyla gerçekleşti. İstanbul Valisi Davut Gül, açılışta yaptığı konuşmada, İstanbul’un kültür ve sanatla değer kazandığını vurgulayarak, “Sanatçılarımızın varlığı ve insanımızın sanata olan bağlılığı şehrimize anlam katıyor. Bu sergiyi destekleyen Kalyon Ailesi’ne ve sanatçılarımıza teşekkür ediyorum,” dedi.

Kalyon Vakfı Başkanı Reyhan Kalyoncu ise konuşmasında, Filistin’de ve dünyanın farklı coğrafyalarında yaşanan insanlık dramlarına dikkat çekti. Sanatın evrensel diliyle barış ve adalet mesajı veren Kalyoncu, “Ne yazık ki bazı coğrafyalarda gündelik olanın bile mucizeye dönüştüğü bir dönemden geçiyoruz. Filistin’de yaşamak, nefes almak, korkusuzca uyumak bir mucize hâline geldi. Sanat, insan onurunu savunmanın en güçlü yollarından biridir. Barış, huzur ve adaletin tüm dünyaya hâkim olmasını diliyorum,” dedi. Kalyoncu, Kalyon Kültür’ün 14 sergi ve 400’ü aşkın etkinlikle sanatı herkes için erişilebilir kılma misyonunu sürdürdüğünü belirtti.

Serginin küratörü Aslı Bora, ‘Gündelik Mucizeler’in, Paul Valéry’nin “Görmek, bir alışkanlığı kırmaktır” sözünden ilham aldığını ifade etti. Bora, “Bu sergi, gündeliğin içinden akıp giden anları, nesneleri ve hareketleri gerçekten görmenin, yaşamın küçük ama yoğun çağrışımlarına dikkat kesilmenin gücüne inanıyor. Her eser, bir ahenk yaratmaktan ziyade bir oluşu tetikliyor ve izleyiciyi gözden kaçanla ilişki kurmaya davet ediyor” diyerek serginin felsefesini özetledi.