Michael Alves, bebek maması deneyine başlamadan önce kendisine katı kurallar koydu: Tüm yiyecek ve içecekler sadece bebekler ya da küçük çocuklar için üretilmiş olmalıydı. Hatta içeceklerini çocuk boyu şişelerden içti, tüm öğünlerini bebek kaşık ve çatallarıyla tüketti.

Beş günün sonunda 115 kilodan 112 kiloya düştü. Ancak bu süreçte sürekli aç hissettiğini, moralinin bozulduğunu ve zaman zaman fiziksel olarak da kendini kötü hissettiğini dile getirdi: “Bu meydan okuma deneyi berbat. Artık bir kaşık daha bebek maması yemek istemiyorum” diyerek isyan etti.

YÜKSEK BEKLENTİ, SIFIR PROTEİN

Başta bebek mamalarının protein açısından zengin olduğunu sanan Alves, mağazada alışveriş yaparken gerçeklerle yüzleşti: “Burada protein yok! Bebeklerin proteine ihtiyacı yok mu?” diyerek şaşkınlığını dile getirdi. Denediği çoğu ürün ise hayal kırıklığıydı…

• Havuç püresi için “Berbat, hiç tat yok ve ağızda anında eriyor” dedi.
• Makarna ve peynir ise “erişmeden dağılıyor, peynirin tadı yok” yorumunu aldı.
• Mama sütü ise adeta bir dönüm noktasıydı: “Çocuklarımıza ne veriyoruz biz? Bu zehir gibi!” yorumuyla içtikten hemen sonra yüzünü buruşturdu.
• Tek olumlu not, “etli ve soslu patates püresine” geldi: “Hala bebek maması gibi ama en azından et tadı var.”

Alves, yalnızca bahçeden salsa aromalı bebek cipslerine 10 üzerinden 9.2 puan verdi.

EGZERSİZ EKLEDİ AMA YETERSİZDİ

Düşük kalorili beslenmesine rağmen egzersizlerini ihmal etmedi. Ağırlıklı yelek giyerek doğa yürüyüşleri yaptı, spor salonuna gitti, eşi Jessica ile uzun yürüyüşlere katıldı. Ancak uzmanlara göre, bebek maması yetişkinler için uygun değil. Lif, tuz ve protein oranı çok düşük; probiyotik açısından zayıf; uzun vadede sağlıksız.

Alves de bu görüşe “Yoğurtların içinde canlı kültür yoktu, buzdolabına gerek duymuyorlardı. Bu çok garip” diyerek katıldığını belirtti.

“BUNU SAKIN DENEMEYİN”

Daha önce Amerikan futbolu oynayan ve şimdi YouTube içerikleriyle yüz binlerce takipçisine hitap eden Alves, açık bir uyarıda bulundu: “Bebek maması diyetini kesinlikle denemeyin. Yedi gün yerine beş gün yaptığım için çok mutluyum.”