Deprem ama bildiğiniz gibi değil: Bu sarsıntılar sessizce geliyor
"Deprem" dendiğinde aklınıza hızlı bir sarsıntı, ardından bir sessizlik gelir değil mi? Ama Batı Kanada’da keşfedilen yeni bir deprem türü bu ezberi bozdu.
Britanya Kolombiyası’nda, Montney Şeyl oluşumunda yapılan petrol ve gaz aramaları sırasında kaydedilen bu sıra dışı depremler, yavaş sarsıntılarla bilim insanlarını bile şaşkına çevirdi!
YAVAŞ SARS, DERİNDEN ETKİLE: YENİ NESİL DEPREMLER
Kanada Jeoloji Araştırması, Ruhr Üniversitesi ve McGill Üniversitesi’nden araştırmacıların ortak çalışmasında, hidrolik kırılma işlemi sırasında 350'ye yakın deprem gözlemlendi. Ancak bu olayların yaklaşık %10'u tipik depremlerden oldukça farklıydı.
Dalga formlarındaki değişiklikler dikkat çekiciydi: Sarsıntılar daha uzun sürüyor, sismik dalgaların gelişi daha yumuşak oluyor, enerji ise tıpkı volkanik bölgelerdeki ya da tektonik kayma alanlarındaki gibi düşük frekanslı şekilde yayılıyordu.
Bilim insanları bu olaylara "Hibrit Frekanslı Dalga Formlarına Sahip Depremler" (EHW) adını verdi.
SANİYELERLE DEĞİL, SÜKÜNETLE YARILIYOR
Profesör Rebecca Harrington’a göre, şimdiye kadar tetiklenen depremlerin hepsi saniyede 2-3 km’lik kırılma hızıyla hareket eden klasik sarsıntılar zannediliyordu. Ancak bu yeni depremler farklı bir hikâye anlatıyor.
Normalde 1.5 büyüklüğündeki bir deprem 7 saniyede yatışırken, aynı büyüklükteki bir EHW 10 saniyeden fazla sürerek zemini sarsmaya devam ediyor.
SIVININ ROLÜ DEĞİŞİYOR: OLASIN ASLI ASİSMİK KAYMA MI?
Bilim dünyası hidrolik kırılmayla ilişkili depremleri genelde iki şekilde açıklardı: Ya sıvının doğrudan basıncı yeni çatlaklar oluşturur, ya da bölgedeki stresi değiştirerek fayları kaydırır. Ancak bu yeni keşif, bu bakış açılarına meydan okuyor.
Elde edilen bulgular, bu sarsıntıların “asismik kayma” adı verilen, güçlü enerji salımı olmadan fay boyunca gerçekleşen yavaş ve sessiz bir hareketle bağlantılı olabileceğini düşündürüyor. Yani bu olaylar, yer kabuğunun adeta usul usul hareket ettiği anlara işaret ediyor.
GELECEĞE IŞIK TUTABİLİR
Bu keşif sadece insan kaynaklı depremleri anlama biçimimizi değiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda daha güvenli sondaj ve kırılma yöntemlerinin geliştirilmesine de katkı sağlayabilir. Bilim insanları, EHW’leri anlamakla, yer altı faaliyetlerinin neden olduğu riskleri azaltmanın ipuçlarını da yakalayabilir.
source