Başak Nur GÖKÇAM
Avustralya’daki Flinders Üniversitesi bilim insanları, altın çıkarımında kullanılan siyanür ve cıva gibi toksik kimyasallara sürdürülebilir alternatif geliştirdi.
Elektronik atık yığınlarından ve cevherlerden altını geri kazanmak için havuz dezenfektanlarında yaygın olarak kullanılan bir bileşik ile yeniden kullanılabilen kükürt açısından zengin bir polimeri birleştiren yöntemin, hem çevreyi hem insan sağlığını koruyacağı belirtildi. Araştırma, Nature Sustainability dergisinde yayımlandı. Bu yenilikçi teknik ile elektronik atıklardaki eser miktarda altının dahi yüksek saflıkta geri kazanılabileceği ve madencilik kaynaklı toksik atıkları büyük oranda azaltabileceği ortaya konuldu.
Flinders Üniversitesi Kimya Profesörü Justin Chalker liderliğindeki ekip, yöntemi cevher, devre kartları ve hatta bilimsel atıklardaki altın üzerinde başarıyla test etti. Yeni süreç, düşük maliyetli trikloroizosiyanürik asit ile altını çözerek, polimer sayesinde seçici biçimde bağlayıp geri kazanıyor ve ardından polimerin yeniden kullanıma hazır hale getirilmesini sağlıyor.
Araştırmacılar, söz konusu tekniğin dünya genelinde artan altın talebine daha çevreci bir yanıt sunarken, aynı zamanda cıva ve siyanür kullanımını azaltarak küçük ölçekli madencileri ve geri dönüştürücüleri destekleyebileceğini belirtti.
Araştırmaya ilişkin konuşan Flinders Üniversitesi Fen ve Mühendislik Fakültesi’ndeki Chalker Laboratuvarı’nı yöneten Kimya Profesörü Justin Chalker, “Çalışmada, suyu dezenfekte etmek için kullanılan bir bileşikten türetilen yeni ve geri dönüştürülebilir bir sızdırma reaktifi de dahil olmak üzere birçok yenilik yer alıyor. Ekip ayrıca, ışığı kullanarak temel reaksiyonu başlatmak için, altını suya çıkardıktan sonra bağlayan malzeme olan polimer sorbenti üretmenin tamamen yeni bir yolunu geliştirdi. Amacımız, altının birçok kullanım alanını desteklerken, çevre ve insan sağlığı üzerindeki etkiyi azaltan etkili altın geri kazanım yöntemleri sunmaktır” dedi.
Yeni çalışmada yöntemlerin mekanizmaları, kapsamı ve sınırlamaları hakkında kapsamlı bir araştırma bildirilirken, ekip şimdi yöntemi daha geniş ölçekte denemek için madencilik ve e-atık geri dönüşüm operasyonlarıyla çalışmayı planlıyor. Geliştirilen yöntemde ise altını çıkarmak için düşük maliyetli ve zararsız bir bileşik kullanıldığı belirtildi.
Araştırmaya yönelik konuşan Flinders Üniversitesi doktora sonrası araştırma görevlisi Dr. Max Mann, “Bu makale, büyüyen e-atık stoklarının yönetimi konusunda dünyanın en büyük sorunlarının ele alınması için disiplinler arası işbirliklerine ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor” derken ARC DECRA Üyesi Dr. Nicholls ise, “Yeni geliştirilen altın sorbenti, kükürt açısından zengin polimeri yapmak için UV ışığının kullanıldığı sürdürülebilir bir yaklaşım kullanılarak üretiliyor. Daha sonra, altın geri kazanıldıktan sonra polimerin geri dönüştürülmesi, bu yöntemin yeşil kimlik bilgilerini daha da artırıyor” yorumunu yaptı.
Elektronik atık (e-atık), dünyada en hızlı büyüyen katı atık akışlarının başında geliyor. 2022’de, küresel olarak tahmini 62 milyon ton e-atık üretildi. Bu atıkların sadece yüzde 22,3’ünün resmi olarak toplandığı ve geri dönüştürüldüğü belgelendi. e-atıklar, toksik maddeler içerdiği ve uygunsuz şekilde geri dönüştürüldüğünde toksik kimyasallar üretebildiği için tehlikeli atık olarak kabul ediliyor. Bu toksik maddelerin çoğunun insan sağlığına zarar verdiği biliniyor veya bundan şüpheleniliyor. Ayrıca dioksinler, kurşun ve cıva gibi birkaçı halk sağlığı açısından endişe verici 10 kimyasal arasında yer alıyor. e-atıkların yetersiz geri dönüşümü halk sağlığı ve güvenliği için bir tehdit oluşturuyor.
Çalışmaya yönelik değerlendirmede bulunan Flinders Üniversitesi araştırma görevlisi Dr. Harshal Patel, “Bir e-atık yığınına daldık ve bir altın blokuyla dışarı çıktık! Umarım bu araştırma, acil küresel zorluklara etkili çözümlere ilham verir” derken, Dr. Lynn Lisboa ise “Altına yönelik teknolojik ve toplumsal talebin giderek artmasıyla birlikte, altını çeşitli kaynaklardan saflaştırmak için güvenli ve çok yönlü yöntemler geliştirmek giderek daha da önemli hale geliyor” ifadelerini kullandı.
GENEL
15 gün önceGENEL
02 Temmuz 2025GÜNDEM
02 Temmuz 2025SPOR
02 Temmuz 2025GÜNDEM
02 Temmuz 2025GÜNDEM
02 Temmuz 2025GÜNDEM
02 Temmuz 2025