Özel sektörün iklim değişikliğine direnç ve uyumu için Dünya Bankası’ndan 360 milyon euro destek

Bankanın 30 Haziran’da si­tesinden yaptığı açıklamada; proje ile şirketlerin iklim deği­şikliği etkilerine karşı direnç­liliği ve uyumunu artırmasının amaçlandığı ve Dünya Banka­sı’nın sürdürülebilir kalkınma­yı ve iklim dirençliliğini artır­ma konusundaki kararlılığını vurguladığı belirtildi.

“Türkiye doğal afetlere karşı oldukça kırılgan durumdadır ve bu durum dirençlilik ve uyum için yatırımlar yapılmasını ge­rektirmektedir” denilen açık­lama destek için 600 milyon euroya kadar özel sermayenin harekete geçirileceği ifade edil­di. Açıklama şöyle devam etti:

“Ülkede son yıllarda yaşanan önemli büyüklükteki depremle­rin yanında taşkınlar, kuraklık ve orman yangınları gibi iklimle ilişkili olaylar toplulukları, şir­ketleri ve ekonomik faaliyetleri olumsuz etkilemiştir. Proje, ül­kedeki şirketler tarafından stra­tejik uyum önlemlerinin uygu­lanmasını desteklemek için 600 milyon euroya kadar özel serma­yeyi harekete geçirerek bu zor­lukları ele alacaktır.”

Kadınları kapsayıcı işletmelere TSKB öncülüğünde verilecek

Proje, Türkiye Sınai Kalkın­ma Bankası A.Ş. (TSKB) öncü­lüğünde uygulanacak. TSKB, IBRD garantisinin desteğiy­le birlikte, 600 milyon euro ka­dar uzun vadeli ticari finans­manı harekete geçirecek uygun alt krediler için bir kredi hattı oluşturmak amacıyla bu üçün­cü taraf fonlarından yararla­nacak. Projenin; finansmanın önündeki engelleri ortadan kal­dırmak ve iklim dirençlilikleri­ni artırmak için, açık bir şekilde kadınları kapsayıcı işletmeleri hedefleyeceği belirtildi.

İlk hedef, şirketlerin iklim dirençliliğinin artırılması

Söz konusu girişim, iki temel yenilik etrafında oluşturuldu­ğu açıklandı. Birincisi, şirket­ler için iklim dirençliliğinin ar­tırılması. Projenin; şirketlerin hem finansman yoluyla hem de iklim değişikliklerine karşı has­sasiyet durumlarını değerlen­dirmelerine ve uyum ihtiyaç­larını belirlemelerine olanak tanıyacak yenilikçi bir ‘Uyum Araç Takımı’nın geliştirilme­si yoluyla iklimle ilişkili afet­lerin artan sıklığı ve şiddeti ile baş etme kapasitelerini güçlen­dirmeyi hedeflediği ifade edildi. Projenin dayanıklılık oluştur­ma önlemlerinin uygulanma­sı ve şirketlerin iklim değişik­liğine proaktif bir şekilde uyum sağlamalarının desteklenmesi yoluyla kırılganlıkların azaltıl­masına ve toplulukların, istih­damın ve geçim kaynaklarının korunmasına yardımcı olacağı kaydedildi. Bu girişimin, Tür­kiye’nin uyum finansmanı pi­yasasının geliştirilmesi için bir pilot proje niteliğinde olduğu ve gelecekte ölçeğinin daha da ar­tırılması potansiyeli bulundu­ğuna işaret edildi.

İkincisi, özel sermayeyi harekete geçirmek

İkinci temel yenilik ise özel sermayenin harekete geçiril­mesi olarak belirtildi. Buna gö­re proje, Dünya Bankası Gru­bu’nun Kalkınma Finansmanını En Üst Düzeye Çıkarma yakla­şımı doğrultusunda, şirket dü­zeyindeki dirençliliği destek­lemek için özel sektör yatırım­larının harekete geçirilmesini kolaylaştıracak. İklim uyum fi­nansmanın şu anda yetersiz dü­zeyde olduğu vurgulanan açık­lamada; “Bu proje risk azaltma için bir IBRD garantisinin kulla­nılması yoluyla dirençlilik yatı­rımlarının finansmanının ticari açıdan uygunluğunu göstermeyi amaçlamaktadır. Bu çabanın bir yandan sürdürülebilir ekono­mik büyümeye katkıda bulunur­ken aynı zamanda iklim eylemi­nin ölçeğinin arttırılmasında kilit bir rol oynaması beklen­mektedir” denildi.

“Türkiye son yıllarda oldukça kırılgan”

Dünya Bankası Türkiye Ül­ke Direktörü Humberto Lopez, proje için sağlanan garantinin onaylanması vesilesiyle yaptı­ğı açıklamada şunları vurgula­dı: “Akdeniz ülkelerinin çoğu gi­bi, Türkiye son yıllarda sıklığı ve şiddeti giderek artan ve önem­li ekonomik zarara yol açan sı­cak hava dalgalarına, kuraklığa, taşkınlara ve şiddetli fırtınalara karşı oldukça kırılgan durumda­dır. Proje söz konusu kırılgan­lıklar üzerinde odaklanmakta­dır ve şirketler tarafından iklim uyum önlemlerinin uygulan­masını desteklemek amacıyla özel sermayeyi harekete geçir­meyi hedeflemektedir. İşletme­lerin dirençliliğini güçlendire­rek hem geçim kaynaklarını ko­ruyoruz hem de sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlıyoruz, mevcut işleri koruyoruz ve yeni işler yaratıyoruz”.

Açıklamada ayrıca “Türki­ye’nin yeni İklim Değişikliği Uyum Stratejisi ve Eylem Planı (2024-2030), iklim uyumu için farkındalığı artırmanın ve kay­nakları harekete geçirmenin önemini vurgulamaktadır. Dün­ya Bankası projesi, bu ulusal ön­celikler ile uyumludur ve sürdü­rülebilir büyümeyi ve dirençli­liği sağlamaya yönelik finansal ve teknik destek sağlamakta­dır. Dünya Bankası, sürdürüle­bilir kalkınma ve iklim dirençli­liği yolculuğunda ilerlemesi ve vatandaşlarına daha güvenli ve müreffeh bir gelecek sunması için Türkiye’yi desteklemeye ka­rarlıdır” ifadelerine yer verildi.