577 milyar dolarlık vızıltı ekonomisi risk altında
Başak Nur GÖKÇAM
Bilim insanları, dünyadaki gıda üretiminin yaklaşık yüzde 75’inin tozlaşmaya, yani bitkilerin çiçeklerinin polenle buluşmasına dayandığını tahmin ediyor. Bu tozlaşmanın ise yüzde 80’inden fazlası arılar tarafından gerçekleştiriliyor. Yani arılar; dünyanın kahramanları. Yapılan araştırmalara göre arılar olmazsa; elma, kiraz, badem, kabak, kahve ve pamuk gibi yüzlerce tarım ürünü ya büyük ölçüde azalır ya da tamamen yok olabilir.
Hesaplamalara göre; yalnızca bal arılarının Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarımına yıllık ekonomik katkısı 20 milyar dolardan fazla. Dünya genelinde ise bu rakamın 235-577 milyar dolar arasında bir değer olduğu düşünülüyor. Fakat arılar, iklim değişikliği, pestisit ve habitat kaybı gibi birçok nedenden ötürü tehlike altında. Son 50 yılda arı popülasyonlarında yüzde 30-40 oranında düşüş gözlemlendi. Bu da sadece bal üretimini değil, gezegenin ekolojik dengesini ve gıda güvenliğini risk altına sokuyor.
İsveç’teki Uppsala Üniversitesi araştırmacısı Dr. Charlie Woodrow tarafından yapılan araştırmaya göre yüksek ısı ve ağır metallerin yaban arılarının karakteristik vızıltısını bastırarak polen salınımını ve koloni iletişimini tehdit ettiğini, arıların uçuş dışı kanat titreşimlerinin frekansının bu nedenle azaldığını ve bunun da arılar arasındaki iletişimi olumsuz yönde etkilediğini söyledi.
En verimli uçuş kaslarına sahipler
Konuya ilişkin açıklamada bulunan Dr. Charlie Woodrow, “İnsanlar uzun zamandır böceklerin uçuş kaslarının nasıl çalıştığıyla ilgileniyor, çünkü bu kaslar doğadaki en verimli uçuş sistemlerini çalıştırıyor. Ancak çoğu kişi, arıların bu kasları uçuş dışında başka işlevler için de kullandığını bilmiyor” dedi.
Bu önemli uçuş dışı kas titreşimleri iletişim, savunma ve vızıltı yoluyla tozlaşmada kullanıldığını belirten Dr. Woodrow, “Vızıltı yoluyla tozlaşma, bir arının vücudunu bazı çiçeklerin polen gizleyen anterlerinin etrafına dolayarak uçuş kaslarını saniyede 400 defaya kadar kasarak poleni sallayan titreşimler üretmesiyle oluşan inanılmaz bir davranıştır” diye konuştu.
Deneylerinde, Avrupa türü olan sarı kuyruklu bombus arısı kolonileri kullandığı bilgisini paylaşan Dr. Woodrow ve ekibi, ivmeölçerler kullanarak vızıltının frekansını, yani duyulabilir perdeyi ölçebildi. “Daha önce hiç görülmemiş davranışları ortaya çıkarmak için yüksek hızlı film çekimi de kullanıyoruz” diyen Dr. Woodrow, “Örneğin, yakın zamanda arıların sadece çiçeklere dokunmakla kalmayıp, bu titreşimleri ısırarak periyodik olarak çiçeklere ilettiklerini keşfettik” dedi.
Şimdiye kadar yapılan araştırmalarda, sıcaklığın gerçekten dikkate alınmadığını söyleyen Dr. Woodrow, “Son zamanlarda sıcaklığın daha önce tahmin edilenden çok daha önemli bir rol oynadığını keşfettik ve bu çalışma şu anda yayınlanmak üzere değerlendirme aşamasında. Bu, vızıldama yoluyla tozlaşmayı nasıl incelediğimiz konusunda birçok çıkarım içeriyor” diye ekledi.
Çevresel değişimin etkisini bilmek gerek
Çevresel değişimin bir arı vızıltısı üzerindeki etkisini anlamanın faydaları arasında, arı ekolojisi ve davranışları hakkında benzersiz bilgiler edinme, en çok risk altında olan türleri veya bölgeleri belirlemeye yardımcı olma ve ses kayıtlarına dayalı yapay zekâ tabanlı tür tespitinin iyileştirilmesinin yer aldığını belirten Dr. Woodrow şöyle devam etti: “Belki de vızıltılar stres veya çevresel değişimin bir göstergesi olarak bile kullanılabilir. Örneğin, artık bazı çevre kirleticilerinin arıların ürettiği vızıltıları etkileyebileceğini biliyoruz, bu nedenle ekosistem sağlığının bir göstergesi bile olabilirler."
Tozlaşmadaki etkisi yaban hayatı için endişe verici
Hem insanlar hem de yaban hayatı için en endişe verici olan durumun, vızıltı tozlaşmasındaki bir azalmanın bitki üremesi ve biyolojik çeşitlilik üzerinde potansiyel olarak ciddi sonuçlar doğurabilmesi olduğuna dikkat çeken Uppsala Üniversitesi araştırmacısı Dr. Charlie Woodrow, “Örneğin, vızıltı tozlaşması enerji açısından pahalıdır ve arının metabolik ısı üretmesine neden olur; bu nedenle ortam çok ısınırsa, vızıltı tozlaşması yapılan çiçeklerden kaçınmayı tercih edebilir” dedi.
“Mikro robotlarla arıların titreşimlerini anlamaya çalışıyoruz”
Çevresel değişimin arı vızıltılarını nasıl etkileyebileceği konusundaki anlayışı geliştirmenin yanı sıra, robotik ve tozlaşma hizmetlerinin gelecekteki güvenliği için de uygulamaların mevcut olduunu söyleyen Uppsala Üniversitesi araştırmacısı Dr. Charlie Woodrow, “Mikro robotik aracılığıyla arı titreşimlerini anlamaya çalışıyoruz, bu nedenle sonuçlarımız polen salınımını anlamak için mikro robotlar geliştirmeye de katkı sağlayacak” bilgisini verdi.
source