Suriye’nin güneyindeki Süveyda ilinde Dürziler ve Bedevi Arap aşiretler arasında iki gündür devam eden çatışmalarda ateşkes sağlandı.
Şam hükümetine bağlı güçlerin asayişi sağlamak üzere gece saatlerinden itibaren bölgeye konuşlandırılmasının ardından Suriye Savunma Bakanlığı tarafların ateşkesi kabul ettiğini duyurdu. Bakanlıktan yapılan açıklamada “Şehrin ileri gelenleri arasında varılan uzlaşının ardından Süveyda’daki tüm gruplar ateşkes ilan etti” denildi.
Dürzi azınlığın dinî liderleri bir açıklama yaparak hükümet birliklerinin bölgeye girmesine onay vermiş ve silahlı gruplara ateşkes çağrısı yapmıştı.
Suriye İçişleri Bakanlığı, iki gündür devam eden çatışmalarda 30 kişinin öldüğünü açıklarken Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi yerel kaynak ağına dayanarak ölü sayısının 99’a yükseldiğini, 200’den fazla kişinin yaralandığını bildirdi. Çatışmalarda ikisi çocuk, ikisi kadın toplam 60 Dürzi’nin, 18 Bedevi milis, 14 asker ve askerî üniformalı kimliği bilinmeyen yedi savaşçının öldüğü kaydedildi.
Suriye Savunma Bakanlığı sözcüsü Hasan Abdülgani, İçişleri Bakanlığı ile koordineli bir şekilde bölgeye asker ve güvenlik güçleri göndererek duruma hızla müdahale edildiğini, “yasa dışı bir silahlı grubun” saldırısında 18 askerin öldüğünü bildirdi.
El Baba, AP haber ajansına yaptığı açıklamada da çatışmaların “etnik” karakterde olmadığını belirterek “Asıl konu devlet ile eşkiyalar ve suçlular arasında. Devletle Suriye’nin herhangi bir topluluğu arasında değil. Tam tersine devlet, Süveyda’daki Dürzi toplumunu, ulusal birlik projesinin geliştirilmesinde bir partner olarak görmektedir” dedi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi Başkanı Rami Abdurrahman’ın verdiği bilgilere göre çatışmalar, Dürzi bir manavın Bedevi aşiret mensupları tarafından soyularak kaçırılmasıyla başladı, kısa sürede adam kaçırmalar ve barikatlar kurulmasıyla silahlı çatışmaya dönüştü.
Süveyda’da Şam rejimine muhalif Şeyh Hikmet el Hicri liderliğindeki Dürzi grup dün bir açıklama yayınlayarak rejim güçlerini çeteleri desteklemekle suçlamış ve uluslararası koruma talep etmişti. Suriye Dışişleri Bakanlığı ise “tüm ülke ve uluslararası kuruluşları Suriye Arap Cumhuriyeti’nin otoritesine saygı duymaya ve ayrılıkçı hareketlere destekten uzak durmaya” çağıran bir açıklama yaptı.
DW Türkçe’nin derlediği habere göre, Dürzilerle Bedevi aşiretler arasındaki çatışmaların ikinci gününde dün bölgede İsrail savaş uçakları uçtu. İsrail Savunma Güçlerinden (IDF) yapılan açıklamada savaş uçaklarının dün Süveyda ilinde bazı tankları hedef aldığı bildirildi. Açıklamada, “Tanklar, bölgeye ulaşmalarının engellenmesi amacıyla hedef alınmıştır. Suriye’nin güneyinde bu tankların varlığı, İsrail devletine tehdit oluşturabilir. IDF, Suriye’nin güneyinde bir askerî tehdit oluşumuna izin vermeyecek ve buna karşı eyleme geçecektir” denildi.
İsrail medyasında aktarılanlara göre İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz da hava saldırısının Suriye’deki rejime yönelik bir mesaj ve açık bir uyarı olduğunu belirterek “Suriye’deki Dürzilere zarar verilmesine izin vermeyeceğiz. İsrail boş boş oturup izlemeyecek” dedi.
İsrail’in “sadık bir azınlık” olarak gördüğü Dürziler, İsrail ordusunda da görev yapabiliyor. Suriye’deki Dürziler, İsrail’in kendileri adına Suriye’ye müdahalesine karşı olduklarını belirtse de Dürzi azınlık içinde Suriye’deki radikal İslam kökenli yeni rejime şüpheyle bakılıyor.
İslam’ın Şii kolu olan İsmailiye’den 11’inci yüzyılda türeyen Dürzilik inancına mensup dünya çapında yaklaşık 1 milyon kişi bulunuyor. Dürzilerin yarısından fazlası Suriye’de yaşarken ülke dışındakilerin büyük bölümü ise Lübnan, İsrail ve İsrail’in 1967 savaşında ele geçirerek 1981’de ilhak ettiği Golan Tepeleri’nde bulunuyor.