Suriye’nin güneyindeki çatışmaların şiddeti her saat daha da büyüyor. Arap aşiretlerine bağlı milisler Süveyda’ya akın ederken, Dürzi milislerin çatı kuruluşu Süveyda Askeri Konseyi’ne (SAK) bağlı milisler karşı taarruza geçti.
Durum öyle bir hal aldı ki, seferberlik ilan eden Arap aşiretlerine bağlı milisler, tırları doldurarak Süveyda’ya akın etti. Otobüsler ve özel araçlar konvoylar halinde kuzeyden, güneydeki Süveyda’ya akıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bugün bir telefon görüşmesi yaptı.Erdoğan görüşmede, Suriye güvenlik güçlerinin Suveyda’dan çekilmesi sonrası yaşanan çatışmaların bölgenin tamamı için tehdit oluşturduğunu, İsrail’in Suriye’nin egemenliğini ihlal etmemesinin önemli olduğunu belirtti.
Çatışmaların ardı arkası kesilmezken ABD ve Avrupa tarafından uyarılan İsrail saldırılarına ara verdi ve Suriye Güvenlik Güçleri’nin “çatışmaları durdurması için 48 saat boyunca bölgeye girmesine izin verdiğini” açıkladı.
İnsan hakları gözlem evine göre şiretler ve Süveyda Askeri Konseyi arasındaki savaş boyunca 321 kişi yaşamını yitirdi. İki taraf da ağır kayıplar verdi.
Arap aşiretlerinin de, Dürzilerin de insanlık dışı katliamlar yaptığı görüntüler sosyal medyaya yayıldı.
Görüntülerin bir kısmı eski ya da yanlış çıkarken, olağanüstü bir kısmı korkunç savaşın gerçeklerini ortaya koydu.
Arap aşiretlerine bağlı milisler rehin aldıkları Dürzilerin bir kısmını vurarak öldürdü. Birçok milis, Dürzi sivillerin bıyıklarını kesti. Dürzi inancında bıyık, kutsal sayılıyor.
Dürziler ise Süveyda’daki Arap Bedevileri silah zoruyla kendi evlerinden sürdü. Arap milislerin bedenleri şehrin ortasında sergilendi. Bedevi siviller, Dürzileri tecavüz ve etnik temizlikle suçladı.
Savaş, insanlık dışı bir hal alıyor. Suriye hükümetine bağlı Güvenlik Güçleri’nin bölgeye sevk edildiği aktarıldı, ancak Suriye hükümeti önce bu iddiayı doğruladı, sonra da yalanladı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yaşanan çatışmalardan duyduğu endişeyi “Suriye’nin güneyinde Dürzilerle Arap aşiretler arasında fitne yayan, karışıklıktan istifadeyle Şam’ı bombalayan İsrail’in terör örgütlerinden daha aşağı bir seviyeye indiği açıktır” sözleri ile dile getirdi.
Yaşananlardan İsrail’i sorumlu tutan Bahçeli daha sonra şöyle devam etti:
“Siyonist vandallık terörsüz Türkiye ve bölge hedefine sabotaj yapmış, Suriye’nin güneyi-kuzeyi boyunca planlanan kaos koridorunu silah zoruyla inşa etmek için vahşet sarmalını genişletmiştir.
İsrail’in sözde “Davut Koridoru”yla nereye ulaşmak istediği, bu suretle Anadolu sınırlarına dayanmak ve sonrasında da tutunmak için her türlü alçaklıktan istifadeye teşne olduğu her türlü izahtan varestedir.
İsrail işbirlikçisi malum bir Dürzi şeyhinin bu yöndeki beklenti ve talebi de son derece tehdit içermektedir.
Çatışmaların merkezinde yer alan Suveyda’dan kuzeye açılacak koridor şeytan koridorudur, Suriye’nin bölünmesidir, Türkiye’nin hedef alınmasıdır.”
Herkesin aklındaki soru ise, İsrail’in tepkisi oldu. ABD ve AB’den Suriye’ye müdahale etmemesi konusunda net uyarılar alan İsrail, şimdilik sessizliğini koruyor.
Ancak yerel kaynaklar, İsrail İHA’ları ve uçaklarının Suriye üzerinde uçtuğunun altını çiziyor.
İsrail aynı zamanda sınıra asker sevk ettiği gibi, kara operasyonlarına da hazır olduğunu vurguladı.
İsrail Dışişleri Bakanlığı ise, “insani felaket bölgesi” olarak nitelendirdiği Süveyda’ya 24 milyon TL’lik yardım paketi gönderdiğini duyurdu.