Dönüm noktası 2020’deki maç oldu

ALP ULAGAY

Süper Lig seviyesinde ne­redeyse 20 yıllık kariye­riniz var. İlk başladığınız sezondan bugüne kadar kadın futbolu profesyonelliğe doğru evrildi mi? Mesela tesis şart­larını, idmanları merak ediyo­rum…

Ben 2007’de Gazi Üniversite­si takımındayken Türkiye’de sa­dece 1. Lig vardı ve sadece birkaç takımda şartlar iyiydi. Aynı za­manda okulun tüm imkânlarını kullanabiliyorduk. Bir sahamız, soyunma odamız, toplantı oda­mız vardı. Ama diğer takımların hiçbirinin tesisi ve imkânı yoktu. Mesela 2012’de transfer olduğum Konak Belediyespor’da oynarken Göztepe’nin eski stadyumunda yapıyorduk antrenmanları. Ancak sadece antrenman yapıyorduk ve sonra dağılıyorduk. Şimdi Beşik­taş’ın Fulya tesislerini erkek genç takımlarıyla paylaşıyoruz. Nere­deyse bize ayrılmış bir tesisimiz var. İçinde fizyoterapi merkezi, fitness salonu, toplantı salonu var.

Bu şartlar herhalde son 5-10 yılda bu noktaya geldi öyle de­ğil mi?

Şöyle ki, bir maç dönüm noktası oldu: 2020’de pandemiden hemen önce, 8 Mart Dünya Kadınlar Gü­nü için Vodafone Park'ta Atleti­co Madrid’le bir dostluk maç yap­tık. Tam 33 bin kişi izledi o maçı. Hayalimizin gerçek olduğu, ken­dimizi futbolcu gibi hissettiğimiz bir maçtı. O maç kadın futbolunu Türkiye’ye duyurdu. Bundan son­ra diğer büyük kulüplere de bas­kı yapıldı, Fenerbahçe ve Galata­saray kadın takımı kurmaya karar verdi. Bizim için de şartlar iyileşti.

İdmanların niteliği de geçen 20 yılda değişmiş olmalı. İlk başladığınızda ne sıklıkta id­man yapıyordunuz, hatırlıyor musunuz?

İlk futbola başladığımda haf­tada üç gün idman yapıyorduk. Gazi’deyken yine 4-5 gün yapı­yorduk. Ama değişen antren­man metotları oldu. Aslında dünyadaki futbol değişti. Bugün daha çok sisteme bağlı, geçişlerin çok faz­la olduğu bir oyuna ev­rildi futbol. Bu sebeple daha fazla hıza, koşuya ve kondisyona dayalı bir oyun var. Bizde de artık idmanların şid­deti daha fazla. Çok daha fazla koşuya da­yalı antrenmanlar ya­pıyoruz.

Lig maçlarını ne­rede oynuyorsunuz?

Beşiktaş United Pay­ment olarak iç saha maçları­mızı Gaziosmanpaşa’da be­lediyenin tahsis ettiği stad­yumda oynuyoruz. Ama çok seyirci çekemiyoruz çün­kü uzak bir semt. Seyirci­lerin gelmesi kolay değil. Tabii bir de şu dezavan­tajımız var: Maçlarımız öğlen 12’de, 1’de oynanı­yor. Akşam saati oynan­sa eminim daha fazla se­yirci gelir. Geçen sezon Galatasaray derbisini İnönü stadyumunda oy­nadık. Bu sayede çok fazla seyirci geldi.

Tahmin ediyorum ki, ilk yıl­larınıza nazaran kulüpte hem teknik ekip hem destek ekibi genişlemiştir…

O dönemde sadece 2-3 kişi var­dı. Şimdi yaklaşık 15 kişilik bir ekip var. Kulüpte daha beş sene öncesine kadar malzemecimiz bile yoktu. Formanı eve götürü­yordun, kendin yıkıyordun, ge­ri getiriyordun... 2020’den itiba­ren hepsi değişti. En başta, atletik performans uzmanımız var. Hem fitness antrenmanımızla hem sa­hadaki kondisyon durumumuz­la ilgileniyor. Ayrıca bize özel bir analiz departmanı var: HSR ve GPS raporlarına göre her hareke­timizi kaydediyorlar. Başka bir ta­kıma transfer olsam tüm verile­rimi onlara çok detaylı bir şekilde sunabilirim.

Sağlık ve tedavi konusunda da ilerleme oldu mu?

Tabii. Eskiden böyle imkân­lar yoktu. Konak’ta masörümüz her türlü sorunla o ilgileniyor­du. Sakatlık halinde devlet has­tanesine gidip sıra bekliyorduk. Şimdi Beşiktaş’ta Acıbadem gru­buyla anlaşmalıyız. Bir sakatlık geçirirsek hemen oraya gidiyo­ruz. Randevu alıp 15 dakika son­ra MR’a girebiliyorum. Doktoru­muz her hafta tesise geliyor. Bu­nun dışında, fizyoterapistimiz her an hazır. Ayrıca diyetisyeni­miz sürekli kontrol edip bize gö­re program ayarlıyor.

İlk döneminizle ve bugün arasında seyahat şartları na­sıl değişti?

Ben Gazi’deyken Trabzon’a oto­büsle gidiyorduk. O kadar uzun sü­rüyordu ki yerlerde yatıyorduk. Konak’tayken yine otobüsle gidi­yorduk çoğu yere. Orada da çok az uçak kullandığımızı hatırlıyorum. Hatta Romanya’daki bir kampa otobüsle gitmiştik ve 38 saat sür­müştü İzmir’den. Şimdi Pegasus sponsorumuz. Mesela Hakkari’de iki deplasmanımız vardı geçen se­zon. Oraya hep uçakla gittik tabii ki Van veya Yüksekova üzerinden…

Ücretler ve maaşlar ne du­rumda? Futbolculuktan ka­zandığınız ücreti arttı mı?

2012’de Konak Belediyespor’a transfer olunca maaş almaya baş­ladım. Yıllık 50 bin TL civa­rındaydı. Ancak sonra bir duraklama oldu. Çünkü o dönemde öğretmen ma­aşım aylık 4 bin TL’y­di. Kulüpten de aylık 5 bin TL alıyordum. Bir süre önce Beşiktaş’ın ardından Fenerbah­çe de işin içine girince ücretler arttı. Çok şü­kür emeğimizin kar­şılığını birazcık daha fazla almaya başladık: Mesela geçen sezon Beşiktaş’ta Galatasa­ray’da, Fenerbahçe’de, Fomget’te oynayan fut­bolcular yıllık 900 bin TL ile 2 milyon TL arası aldı. Aylık maksimum 200 bin TL yapar. Bunların altındaki takımlar­da oynayanlar da en fazla bir milyon almıştır.

Bireysel sponsorluk konusunda nadir örnek­lerden birisiniz. Visa ile olan bu futbolcu-spon­sor ilişkisini biraz anla­tır mısınız?

2019’da Visa ile Türki­ye’den bireysel sponsorluk sözleşmesi imzalayan ilk ka­dın futbolcu oldum. Şöyle ki, tam da “Bizi kimse görmeyecek mi? Biz bir yere gelmeyecek mi­yiz?” diye umutsuzluğa düştüğüm bir dönemdi. Pandemiden hemen önce Visa Global bana ulaştı. Av­rupa’nın önde gelen ülkelerinden Bronze, Putellas, Le Sommer gi­bi 14 futbolcu arasına beni de seç­mişler. “Çok iyi futbolcusun. Tür­kiye’de kadın futbolunu yaymak ve genç kızlara ilham olabilmek için temsilcimiz olacaksın” dedi­ler. Vodafone Park’ta çok büyük bir lansman yaptılar. Hayal ede­meyeceğim bir şeydi. Altı yıldır iş­birliğimiz devam ediyor. Visa’nın bana her yıl ödediği bir rakam var. Tüm Avrupa’da her oyuncuya aynı ücreti ödüyorlar. Sadece onların ayrıca Dünya Şampiyonası, Avru­pa şampiyonası ve Olimpiyatlar için bonus maddeleri var.

Euro 2025’te çeyrek finalistler belli oldu

Avrupa Futbol Şampiyonası’nda bu yıl İsviçre’nin sekiz şehir ev sahipliği yapıyor. 16 takımın katıldığı şampiyonada grup maçları sonunda favorilerin yer aldığı sekiz takım çeyrek finale yükseldi. Çeyrek finalde Norveç-İtalya, İsveç-İngiltere, İspanya-İsviçre ve Fransa-Almanya karşı karşıya geliyor. Final maçı 27 Temmuz’da Basel’daki St. Jacob stadında oynanacak. Bundan önceki 13 şampiyonanın sekizini Almanya kazandı. Norveç’in iki, İsveç, Hollanda ve İngiltere’nin birer şampiyonluğu var.

En çok izlenen beş spordan biri olacak

Araştırma şirketi Nielsen geçen ay yayınladığı ‘Undervalued to Unstoppable’ raporunda kadın futbolunun küresel ölçekteki yükselişini ele aldı. Rapora göre kadın futbolunun tüm dünyadaki seyirci kitlesi 2030’a kadar yüzde 38 artarak 800 milyon kişiye çıkacak. Bu geniş kitlenin yüzde 60’ı da kadın izleyicilerden oluşacak. Gelecek beş yıldaki bu ivmeyle beraber kadın futbolu dünyada en çok izlenen 10 spor dalından biriyken ilk 5’e yükselecek.


source