Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 51. Yılına ilişkin Başkent Üniversitesi Rektörlüğü’nden yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, “20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 51. Yılında Aziz Şehitlerimizi Saygı ve Minnetle Anıyoruz” ifadelerine yer verildi. 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, Kıbrıslı Türklerin siyasi karar alma mekanizmalarına katılımını ve kamu yönetiminde söz sahibi olmalarını güvence altına aldığı, Türkiye’nin garantörlüğü ile desteklendiği hatırlatıldı.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti, Kıbrıslı Türklerin siyasi karar alma mekanizmalarına katılımını ve kamu yönetiminde söz sahibi olmalarını güvence altına alırken, Türkiye’nin garantörlüğü ile desteklenmiştir. Ancak Kıbrıs Cumhuriyeti henüz kuruluş aşamasındayken, Rumlar tarafından başlatılan ‘Kanlı Noel’ saldırıları ile Türk toplumuna yönelik sistematik bir yok etme planı hayata geçirilmiş, adada tek taraflı egemenlik kurma hedefi güdülmüştür.
Türkiye, garantörlük sorumluluğu çerçevesinde, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerine bağlı birliklerin katılımıyla 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs Barış Harekâtı’nı başlatarak bu planları boşa çıkarmış, Kıbrıs Türk halkının güvenliğini temin etmiş ve Enosis hedefini engellemiştir. Zürih ve Londra Antlaşmaları ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası’ndan aldığı meşruiyetle gerçekleşen bu harekâtın 51. yılında, başta dönemin Başbakanı Bülent Ecevit olmak üzere siyasi iradeyi ortaya koyan liderleri ve kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.
10 Nisan 2025 tarihli Başkent Üniversitesi Olağanüstü Senato Kararında da vurgulandığı üzere, Kazakistan, Özbekistan ve Türkmenistan’ın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yok sayarak, Kıbrıs adasına ilişkin siyasi girişimlerde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile iş birliği yapmalarını esefle karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin, Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki büyükelçi değişimi de dahil olmak üzere tüm ilişkileri ‘ayrılıkçı eylem’ olarak tanımlayan yaklaşımını reddediyor, bu tür kararları hukuken geçersiz ve siyasi olarak kabul edilemez bulduğumuzu ifade ediyoruz. Bu çerçevede, Başkent Üniversitesi olarak adı geçen ülkelerle olan tüm akademik ve kurumsal faaliyetlerimizi, bu ülkelerin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yönelik tutumlarında olumlu bir değişiklik olana kadar durdurduğumuzu aziz milletimizin bilgisine saygıyla sunarız.”