Uzmanların, 2000’li yıllardaki “pro-anoreksiya” forumlarının modern ve daha sinsi bir versiyonu olarak tanımladığı bu fenomen, potansiyel olarak ölümcül sonuçlar doğuruyor.
Nitekim, Kasım 2024’te bu akıma kapılan çocuklarını kaybeden aileler, TikTok’a karşı toplu dava açarak tehlikenin boyutunu acı bir şekilde gözler önüne serdi.
2000’LERİN KABUSU GERİ DÖNDÜ: “DAHA ZAYIF OL”
Her şey, #SkinnyTok gibi etiketler altında paylaşılan ve iskelet gibi vücutların sergilendiği videolarla başlıyor. “Acı çekmek bu sürecin bir parçası” veya “Daha da zayıfla” gibi suçluluk duygusu aşılayan ve iradeyi kutsayan mesajlar, potansiyel olarak ölümcül bir yeme bozukluğu olan anoreksiyayı normalleştiriyor ve adeta teşvik ediyor. Bu durum, uzmanlara 2000’lerin yeraltı “pro-ana” sitelerini hatırlatsa da, şimdi milyonlarca gence anında ulaşan bir algoritma tehlikeyi katbekat artırıyor.
ZEHİRLİ SARMAL: ALGORİTMA TEHLİKEYİ KÖRÜKLÜYOR
Bu tehlikenin yayılmasındaki en büyük rolü ise TikTok’un etkileşim odaklı algoritması oynuyor. Zararlı ve zararsız içerik arasında ayrım yapamayan bu mekanizma, bir gencin sadece birkaç tıklamayla kendini yeme bozukluklarını ve kendine zarar vermeyi yücelten bir “zehirli sarmal” içinde bulmasına neden oluyor.
Platform, erişilemez vücut ideallerini ve yıkıcı davranışları, gençler üzerindeki potansiyel etkisini göz ardı ederek öne çıkarıyor.
UZMANLAR UYARIYOR, AİLELER YASTA
Psikiyatristler, özellikle kimlik arayışındaki ergenlik çağındaki genç kızların bu “mükemmel vücut” dayatmasının ilk kurbanları olduğuna dikkat çekiyor.
Kasım 2024’te açılan dava, bu uyarının en acı kanıtı niteliğinde. Dava dilekçesinde, “Skinny Tok” videolarına maruz kaldıktan sonra ciddi yeme bozuklukları geliştiren, kendine zarar veren ve hatta intihara sürüklenen gençlerin trajik hikayeleri yer alıyor.
Sosyal medyanın gücüyle normalleştirilen ve önemsizleştirilen bu ölümcül trend, platformların yetersiz kalan denetimleriyle birleştiğinde gençler için ciddi bir halk sağlığı tehdidi oluşturmaya devam ediyor.
News
