Arap Birliği'nden BMGK'ye İsrail çağrısı
Arap Birliği, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) olağanüstü toplanarak İsrail’in Gazze Şeridi’ne uyguladığı ablukayı kaldırması için bir karar almasını talep etti.
Arap Birliği, Filistin'in talebi üzerine Mısır'ın başkenti Kahire'deki merkezinde daimi temsilciler düzeyinde gerçekleştirilen olağanüstü toplantının ardından yazılı açıklama yayımladı.
Toplantıda, İsrail’in Gazze Şeridi'nde yaşayan Filistin halkına karşı bir silah olarak kullandığı 'açlığın' önüne geçmek için diplomatik ve siyasi adımların ele alındığı, İsrail yönetiminin Gazze’de dayattığı açlık krizinin ise kınandığı belirtildi.
Açıklamada, Tel Aviv yönetiminin Gazze'deki Filistin halkını ölümcül bir açlığa maruz bıraktığı hatırlatılarak "İsrail, Gazze’deki açlık krizini bir savaş silahı olarak kullanmanın yanı sıra Filistin halkına karşı sürdürdüğü soykırımın yöntemlerinden biri olarak da kullanıyor." ifadelerine yer verildi.
Uluslararası toplumun Gazze Şeridi’ndeki açlık felaketini artık kabul etmesi ve İsrail saldırılarını durdurmak için derhal harekete geçmesi talep edilen açıklamada, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukayı kaldırarak insani yardımların bölgeye ulaşmasının sağlanması ve İsrail’in Gazze’de işlediği savaş suçlarıyla ilgili yargılama mekanizmalarının oluşturulması gerektiği vurgulandı.
Açıklamada, BMGK'nin geçici üyeleri olan Cezayir ve Somali'ye, olağanüstü toplantı için çalışmalarını sürdürme talimatı verildiği belirtilerek bu toplantıda Gazze'ye yönelik ablukayı kaldırma ve insani yardımların önünü açma konusunda İsrail’e baskı yapılması çağrısında bulunuldu.
Başta ABD olmak üzere uluslararası toplumdan, Gazze Şeridi'ne acil insani yardımlar ve tıbbi malzemelerin girişine olanak tanıyacak sınır kapılarının açılması için İsrail’e baskı yapılması istenen açıklamada, İsrail ordusunun Gazze’deki Filistin halkına karşı işlediği soykırım suçlarının derhal ve ön koşulsuz olarak durdurulması çağrısı yapıldı.
Açıklamada, sivil toplum kuruluşlarının Gazze Şeridi’ne yönelik ablukayı kırma çabalarının takdir edildiği belirtilerek uluslararası toplumdan da bu ablukayı kaldırmaya yönelik çalışmalarını sürdürmeleri talep edildi.
Ayrıca İsrail'in, Gazze Şeridi'nde sözde insani yardım adı altında açlıkla mücadele eden sivilleri ölüm tuzaklarına çeken her türlü projesinin uluslararası toplum tarafından reddedilmesi istendi.
Arap Birliğinin, BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese'yla dayanışmasına vurgu yapılan açıklamada, İsrail'in soykırım suçlarına maruz kalan Filistin halkının yanında duran BM yetkililerinin birtakım kısıtlama ve baskılarla karşılaşabildikleri belirtildi.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in açlığa sürüklediği Gazze Şeridi'nde son 24 saatte 4'ü çocuk 15 kişinin daha açlıktan hayatını kaybettiğini duyurmuştu.
İsrail'in Gazze'ye saldırılarının başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana açlıktan ölenlerin sayısının 80'i çocuk olmak üzere 101'e yükseldiği bildirilmişti.
ALMANYA'DA İSRAİL'E ÇAĞRI
Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İsrail hükümetine Gazze Şeridi'ne yönelik yoğun bombardımanlara derhal son ve insani yardımın girişine izin vermesi çağrısında bulundu.
Merz'in askeri törenle karşıladığı Çekya Başbakanı Petr Fiala ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
"Almanya ve Çekya, 20'si Avrupa Birliği (AB) üyesi olmak üzere 28 ülkenin Gazze Savaşı'na ilişkin açıklamasına katılmadı. Neden böyle karar verdiniz ve AB'nin böylesine önemli bir dış politika meselesinde bölünmüş olmasını bir sorun olarak görmüyor musunuz? Bu konu, koalisyon içinde de ihtilaf konusu olarak etkisini gösterdi. Sosyal Demokrat Parti (SPD) Meclis Grubu açıklamaya katılmaya çağırdı. Katılacak mısınız?" şeklindeki soru üzerine Başbakan Merz, söz konusu 28 ülkenin açıklamasında dile getirilen içeriğin AB Konseyinin ortak açıklamasıyla hemen hemen aynı olduğunu söyledi.
Almanya'da da Gazze’deki koşulların artık kabul edilemez olduğunu çok açık bir şekilde söyleyen ilk kişilerden olduğunu savunan Merz, bunu bir hafta önce açık ve net şekilde ifade ettiğini dile getirdi.
Merz, "Bunu burada tekrarlamak istiyorum. İsrail hükümetine de yoğun askeri müdahaleleri durdurmaya, ateşkese imkan sağlamasına ve özellikle insani yardımın halka ulaşmasına izin vermek için gerçekten güçlü bir şekilde çağrıda bulunmak istiyorum." ifadelerini kullandı.
Almanya'daki hükümet koalisyonu içinde görüş ayrılıklarının bulunmadığını ve bu konuda tamamen hemfikir olduklarını savunan Merz, bu açıklamanın Avrupa’nın değil bazı AB ülkelerinin ve başkalarının girişimi olduğunu söyledi.
Başbakan Merz, AB Konseyinde çok önceden tam da bu tutumu sergilediklerini belirterek, "Birkaç hafta önce Brüksel'deki AB Konseyinde kabul ettiğimiz metnin hazırlanmasına aktif şekilde katıldım." diye konuştu.
Bu nedenle konu hakkında ve sürece ilişkin herhangi bir görüş ayrılığının bulunmadığını savunan Merz, "Aksine İsrail hükümetine, Gazze Şeridi'ne yönelik bu yoğun bombardımanlara derhal son vermesi ve insani yardıma izin vermesi çağrısı, Berlin'deki koalisyonun ortak politikasıdır." dedi.
Çekya Başbakanı Fiala
Çekya Başbakanı Fiala da ülkesinin İsrail'i desteklemekle bilindiğini belirterek, AB'de alınan tüm kararların ve tüm tutumların dengeli olmasına her zaman özen gösterdiklerini söyledi.
Hamas gibi örgütlerin yönetmesiyle Gazze halkına onurlu bir yaşam sağlanabileceğinin düşünülmesinin hayalcilik olacağını savunan Fiala, diğer taraftan "uluslararası kuralları dikkate alması ve Gazze'deki insani durumu yansıtması için İsrail üzerinde baskı oluşturulmasının gerektiğini" ifade etti.
İngiltere, Fransa, Kanada ve AB Komisyonunun Eşitlik, Hazırlıklılık ve Kriz Yönetiminden sorumlu üyesi Hadja Lahbib'in de aralarında olduğu 25'ten fazla ortak dün, işgal edilen Filistin topraklarına ilişkin yazılı açıklama yaparak İsrail'in saldırıları altındaki Gazze'ye "yardımların damla damla verilmesini ve sivillerin insanlık dışı şekilde öldürülmesini" kınamıştı.
Açıklamada, İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Gazze'deki savaşın artık sona ermesi gerektiği vurgulanmış ve Gazze'deki sivillerin çektiği acıların yeni boyutlara ulaştığına işaret edilmişti.
Almanya'da hükümetin küçük ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD), Almanya'nın bu açıklamaya katılmasını istemişti.
Gazze "açlıktan" ölüyor
İsrail'in saldırıları ve insani yardım girişini kısıtlayan sıkı kuşatması altındaki Gazze Şeridi, açlığın yayıldığı, su ve hijyen malzemesinin bulunamadığı insani felaketi yaşıyor.
Başta çocuklar olmak üzere, Gazze Şeridi'nde açlık nedeniyle ölümler artıyor. Yerel ve uluslararası çevreler İsrail'in "açlığı ve susuzluğu silah olarak" kullandığını belirtiyor.
Sivil altyapıyı da tahrip ederek Gazze'nin yüzde 88'ini yıkan İsrail ordusu, sürgün emirleriyle yerinden ettiği Filistinlileri sık sık barındıkları bölgelerde hedef alıyor.
Nüfusu yaklaşık 2,3 milyon olan Gazze'de İsrail saldırıları ve sürgün emirleriyle yerinden edilenlerin sayısının 2 milyona ulaştığı, çok sayıda kişinin defalarca yerinden edildiği belirtiliyor.
Temel malzemelerden yoksun şekilde yerinden edilen Filistinliler, derme çatma çadırlarda veya aşırı kalabalıklar içinde, hijyen malzemelerinin eksikliğinde, lavaboların bile yetersiz olduğu, bulaşıcı hastalıkların yayıldığı okullarda hayatta kalmaya çalışıyor.
source