Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini 300 baz puan (3 puan) indirimle yüzde 46’dan yüzde 43’e düşürdü ve piyasanın 250 baz puanlık indirim beklentisini aştı. Banka ayrıca gecelik borç verme ve borçlanma faiz oranlarını sırasıyla yüzde 49’dan yüzde 46’ya ve yüzde 44.5’ten yüzde 41.5’e düşürdü. Ancak politika faizi halen 19 Mart öncesindeki seviyenin 0.5 puan üzerinde bulunuyor. Türkiye, Venezuela’nın ardından faizin en yüksek olduğu ikinci ülke olmayı sürdürüyor. İlk bakışta bu adım, son aylarda yüksek faiz altında ezilen ekonomi için bir ‘gevşeme’ sinyali gibi görünse de karar ne vatandaşı ne de sermaye kesimini tatmin etti.
İNDİRİM SOKAĞA UĞRAMIYOR
19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından faiz artırımına gitmek zorunda kalan Merkez, yeniden indirim sürecine döndü. Ancak geçen dört ayda yaşanan zaman kaybı, bu indirimin etkisini büyük ölçüde gölgede bıraktı. Tüketici açısından bakıldığında, kredi ve kredi kartı faizlerinde anlamlı bir düşüş beklenmiyor. Diğer yandan reel sektör temsilcileri ve sanayiciler ise indirimi yetersiz buldu.
Öte yandan, enflasyon hâlâ yüksek seyrediyor ve mevcut trendler, Merkez Bankası’nın yıl sonu için öngördüğü enflasyon hedefinin tutmayacağına işaret ediyor. Bu tablo, TCMB’nin büyümeyi enflasyonun önüne koyduğu yönündeki algıyı güçlendiriyor. PPK karar metninde, enflasyon eğiliminde temmuzda tek seferlik faktörlerin etkisiyle geçici bir artış olabileceğine işaret edildi.
Politika faizi yüzde 35’e inmeden kredi kartı ve KMH (ek hesap) faizlerinde bir değişiklik olmayacak. Nitekim ağustos ayında PPK toplanmayacak. Kurul, eylül, ekim ve aralık aylarında faizi yüzde 35-36 bandına indirmeye çalışacak. Dolayısıyla hayatını kredi kartına ve halk arasındaki deyimle ek hesaba bağlamış milyonların bu karardan yine bir getirisi yok. Dolayısıyla bugünkü faiz indirimi, Kredi kartı yapılandırma faizini (%3.11), kredi kartı gecikme faizini (%3.50 ve üstü), ek hesap faizini (%5) ve POS komisyonlarını (%3.56) değiştirmeyecek.