Civaux mezarlığına adım atmak, zamanda donmuş bir ana tanıklık etmek gibi. Günümüz mezarlarının arasında, Merovenj dönemine (MS 500-800) tarihlenen, kapakları açık yüzlerce antik lahit uzanıyor. Daha da şaşırtıcısı, bu lahitlerin kapaklarından yüzlercesi, menhirler gibi dikilerek mezarlığı çevreleyen yaklaşık 400 metrelik bir duvar oluşturuyor.
ouest-france’nin kaleme aldığı haberde bu sıra dışı manzara, cevaptan çok soruyu beraberinde getiriyor. Civaux Arkeoloji Müzesi Müdürü Hélène Crouzat, bu eşsiz nekropolün sırlarının hala tam olarak aydınlatılamadığını belirtiyor.
Roma döneminden beri ölülerin gömüldüğü bu alan, en parlak dönemini Merovenjler zamanında yaşadı. Peki, geleneksel Hristiyan mezarlıkları kiliselerin etrafında kurulmaya başlandığında neden terk edilmedi?
Crouzat, “Aslında, hiç kullanılmadığı bir dönem olup olmadığını kesin olarak bilmiyoruz” diyor. Nekropolün, terk edildikten sonra 18. yüzyıldan itibaren yeniden mezarlık alanı olarak benimsenmesi, bu coğrafi sürekliliğin nasıl korunduğu sorusunu cevapsız bırakıyor.
Bir başka büyük sır ise lahitlerin sayısı. Nekropolün bir zamanlar 8.000 ila 10.000 arasında lahit barındırdığı tahmin ediliyor. Peki, sadece 1.200 kişinin yaşadığı bu mütevazı kasabada nasıl bu kadar büyük bir mezarlık oluştu?
Yerel halkın bir kısmını kaldırım taşı, merdiven basamağı ve hatta hayvanlar için yalak olarak kullandığı bu lahitlerin kökeni hakkında bir efsane de mevcut. Efsaneye göre, Frank kralı Clovis ile Vizigotlar arasındaki savaşta ölen binlerce savaşçıyı gömmek için gökten lahit yağmıştır.
Ancak bu etkileyici hikaye, tarihi gerçeklerle uyuşmuyor. Hélène Crouzat, “Kazılar sırasında hiçbir silah bulunmadı, oysa o dönemde savaşçıların silahlarıyla gömülmesi adettendi” diyerek efsaneyi çürütüyor.
Silahların yokluğu, gizemin kökenini dini bir nedene bağlıyor. Nekropolün yakınındaki kilisenin, Orta Çağ başlarında çok popüler olan iki azize, Gervais ve Protais’e adanmış olması en önemli ipucu.
Uzmanlar, Civaux’nun bir zamanlar ünü unutulmuş büyük bir hac merkezi olduğunu varsayıyor. Hacılar, kutsal emanetleri görmek için buraya akın ediyor ve Cennet’e daha yakın olmak umuduyla bu topraklara gömülmek istiyordu.
Zamanla önemini yitiren bu dini merkezden geriye, bugün sırlarını hala fısıldayan bu etkileyici mezarlık kaldı. Ve belki de bir gün yeni kazıların ortaya çıkaracağı daha nice gizem…