Sportico’da ve öncesinde yıllardır en çok para kazanan sporcular üzerine çalışıyorsunuz. Geçen yılın rakamlarına bakınca herhangi bir değişiklik veya trend fark ettiniz mi?
Bence son birkaç yıldır gördüğümüz en büyük trend kesinlikle Suudi Arabistan’dan gelen para akışı. Bunu golfte ve en çok boksta görüyoruz. Bunu futbolcuların yaptığı sponsorluk anlaşmalarında ve Suudi Profesyonel Ligi’nin gerçekten büyük sözleşmelerle onlara verdiği maaşlarda görüyoruz. Bu trend, şu anda sporun her alanına dokunuyor. İster teniste bir gösteri maçı olsun ister Formula 1 olsun para tüm sporcu ekosistemine akıyor. Zaten en çok kazananlar listesindeki sporculara bakınca bunu hemen fark edersiniz. Ronaldo, Suudi Arabistan’da oynamak için yılda 200 milyon dolar alıyor. Boksörler Tyson Fury ve Usyk’in orada iki büyük dövüş yapmak için çok büyük para aldı. Tabii ki Liv Golf’ün John Rahm ve diğerlerine ödediği büyük imza parasını unutmayalım. Kısacası, en çok kazananlar listesindeki ilk 10’un yarısından fazlası parasını ağırlıklı olarak Suudi Arabistan’dan kazanmış.
Artık futbolu sporcular açısından en fazla gelir getiren spor dalı olarak değerlendirebilir miyiz?
Dünyanın en büyük küresel süperstarları onlar, bu yüzden Messi’ler, Ronaldo’lar, Mbappé’ler ve Haaland’lar için sponsorluk fırsatları ve bu David Beckham dönemine kadar gidiyor. Sadece Avrupa’da değil, Asya’da, ABD’de ve neredeyse her kıtada anlaşmalar yapabildikleri için devasa küresel takipçi kitlelerini faydalanabiliyor ve bunu paraya çevirebiliyorlar. Ancak en çok kazananlar listemizin en üstünde sadece bir avuç futbolcu var. Onlardan sonra NFL, NBA ve hatta Major League Baseball’dan yılda 30 milyon dolardan fazla kazanan düzinelerce oyuncu geliyor. Bunun sebebi ABD’deki liglerin başta NFL olmak üzere daha fazla gelir üretmesi. Mesela Avrupa’daki beş büyük futbol liginin gelirlerini toplasak NFL’in gelirinden daha düşüktür. Çünkü, ABD’deki dört büyük spor ligi her zaman kolektif hareket eder ve tüm pastayı yönlendirir. Sahada rakip olabilirler ama ligin toplam gelirini artırmak için birlikte çalışırlar.
NBA oyuncularının durumundan bahsedelim biraz. Maaşları son 25 yılda nasıl bu kadar fazla arttı?
NBA’de işler çılgın bir şekilde değişti. NBA ile oyuncular birliği arasında uzun zamandır devam eden çok güçlü bir ilişki var. Oyuncular “başarı daha fazla gelir getiriyor, bu da maaşlarımızı yükseltiyor” diye düşünüyor. Gerçekten de NBA’de daha fazla gelir elde edildiğinde bunun yüzde 51’i onların cebine girer. NBA konusunda gerçekten dikkat çekmek istediğim iki şey var: TV hakları ve modern arenalar. Öncelikle TV hakları her ligin can damarıdır. ABD’de 77 milyar dolarlık yeni TV anlaşması gelecek sezon yürürlüğe girecek. Ardından arenalar geliyor. Son 10 yılda spor stadyumlarında ve arenalarda çok sayıda premium alanları inşa edildi ve bilet geliri maksimize edildi. Ayrıca, basketbol dışı etkinliklerle de bu arenalar NBA takımları için birer para makinesi haline geldi. Zaten 10 yıl içinde NBA oyuncularının sezon başına 100 milyon dolar maaş aldığını göreceksiniz.
Yanılıyor muyum?
Bu konuyu atlamayalım: NBA oyuncular için itici bir güç var burada. Küresel ayakkabı şirketleri Nike ve Adidas özellikle NBA yıldızlarına ve futbol yıldızlarına açıkça öncelik verdiler. Nike, Adidas, Puma, New Balance ve diğerleri bu sporcuları küresel olarak kullanabiliyor ve gelir elde ediyor. Gerçek şu ki beyzbol veya Amerikan futbolu kramponu için çok sınırlı bir pazar var. Buna karşılık NBA yıldızlarının spor ayakkabısı ve ürünleri sektöründe bir ‘Halo etkisi’ var. Zaten NBA oyuncularının toplam sponsorluk gelirlerinin neredeyse yüzde 50’sinden fazlasını ayakkabı sözleşmeleri oluşturuyor.
Bir de tüm zamanların en çok kazanan sporcuları listeniz var. Bu listenin en tepesindeki yerinden Michael Jordan’ı indirebilecek biri var mı?
Hayır, uzun vadede kimse Michael Jordan’ı geçemeyecek. Çünkü Michael Jordan geçen yıl herhangi bir aktif sporcudan daha fazla para kazandı. Michael Jordan hâlâ tüm Jordan markası gelirlerinden telif hakkı alıyor. Son 12 ayda bu markanın satışlarındaki düşüşe karşın, hesaplarımıza göre Michael Jordan geçen yıl yaklaşık 300 milyon dolar kazandı. Öyle ki, aktif sporcuların kazançları ile emekli sporcularınkileri birleştirsek, yine Ronaldo’nun önünde zirvede yer alırdı. Sektörde bir şey değişmezse, Michael Jordan önümüzdeki 10 yıl boyunca da zirvede kalacak. Belki Ronaldo, LeBron, Tiger Woods gibi isimlerden biri bir hamle yapar. Mesela, Tiger’ın yeni ‘Sun Day Red’ markası patlayıp milyarlarca dolarlık bir işletmeye dönüşürse ve o da payını 4 milyar dolara satarsa, bu bir fark yaratabilir. Ancak bu tür bir marka onay anlaşması olmazsa, Michael Jordan bir süre daha tüm zamanların en çok kazanan sporcusu olmaya devam edecek.
İlk 100 arasında niyeb hiç kadın sporcu yok?
Öncelikle en çok kazanan sporcular listesine girmek için gerekli eşik sürekli yükseliyor. Geçen yıl bu eşik 37 milyon dolardı. Son birkaç yılda kadın sporlarında gerçekten bir patlama yaşansa da takım sporlarında maaşları, erkeklerdeki seviyenin yanına bile yaklaşamıyor. Buna karşılık, tenis kadın sporcuların en yüksek ücretli sporcular listelerine girebilmesinin tek yoluydu. Ücret açısından en fazla cinsiyet eşitliğinin olduğu spor dalı. Tüm Grand Slam’ler erkeklere ve kadınlara aynı ücreti ödüyor. Ayrıca, kadınlar tenisçiler için sponsorluk fırsatları da fazla. Bu sayede birkaç yıl önce Japon Naomi Osaka veya Çinli Li Na gibi büyük Asyalı yıldızlar listedeydi. Önümüzdeki birkaç yıl içinde kadınların listede tekrar yer alacağını tahmin ediyorum. Kadın tenisçilerin ilk 100’e geri döndüğünü göreceğiz.
Kurt Badenhausen’ın Sportico için hazırladığı 2024’te en çok kazanan 100 sporcu listesinin en tepesinde 275 milyon dolarlık toplam geliriyle futbolcu Cristiano Ronaldo var. Cristiano 215 milyon dolarlık maaşının yanı sıra 60 milyon dolarlık sponsorluk gelirine sahip. Yine Messi, Mbappé, Neymar gibi futbolcular da ilk 10’da yer alıyor. Listede en yüksekteki basketbolcu LeBron James. Buna karşılık ilk 100’de NBA’den tam 40 basketbolcu var. Amerikan futbolcularının ve beyzbolcuların çokluğu da dikkat çekici.