İş Bankası Başkanı Adnan Bali: Teknoloji, hukuk ve eğitimde ilerleyelim - Ötüken Haber
DOLAR 40,6986 0%
EURO 47,1755 0.03%
ALTIN 4.422,370,04
BITCOIN 4643142-0,95%
Ankara
31°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

İş Bankası Başkanı Adnan Bali: Teknoloji, hukuk ve eğitimde ilerleyelim

İş Bankası Başkanı Adnan Bali: Teknoloji, hukuk ve eğitimde ilerleyelim

ABONE OL
Ağustos 5, 2025 21:04
İş Bankası Başkanı Adnan Bali: Teknoloji, hukuk ve eğitimde ilerleyelim
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ege Sanayicileri ve İş İn­sanları Derneği (ESİAD) 37. Yüksek İstişare Kon­seyi Toplantısı, İzmir’in Çeşme ilçesinde gerçekleştirildi. Top­lantıya, ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, ESİAD Yük­sek İstişare Konseyi Başkanı Bü­lent Akgerman, İş Bankası Yöne­tim Kurulu Başkanı Adnan Bali ile bölgenin sanayicileri ve iş in­sanları katıldı.

Toplantıda konuşan Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Baş­kanı Bali, 2000’li yılların başın­dan bu yana gerçekleşen eko­nomik gelişmelere değinerek, Türkiye’nin orta gelir tuzağı­nı aşması için teknoloji, inovas­yon, hukuk ve eğitim alanlarında ilerlemeye ihtiyaç duyulduğunu paylaştı.

Türkiye’nin hedeflediği büyü­me seviyelerini yakalaması için dört önemli avantajının oldu­ğuna işaret eden Bali, şöyle de­vam etti: “Ülke olarak başlıca dört avantajımız olduğunu dü­şünüyorum.

Birincisi, güçlü in­san kaynağımız. İkincisi, finans sektörü başta olmak üzere tek­nolojide ulaştığımız mevcut se­viye. Üçüncüsü, reel sektörümü­zün esnek üretim yapısı. Ülke­mizin bulunduğu konum da kısa terminlerle stok maliyetleri ya­ratmayacak teslim imkanlarına sahip, hızlı organize olup verilen siparişleri hemen teslim edebil­me düzenliliğini sağlayabilen bir esnek üretim altyapısına sahip olması müthiş bir şey. Bunu je­opolitik konumumuzla birlikte düşünmemiz lazım.

Türkiye’nin etrafında 3-4 saatlik uçuş mesa­fesindeki ülkeler grubuna bak­tığınızda 1,5 milyara yakın nü­fus, 10 trilyon doların üzerinde ithalat hacmi ve 30 trilyon do­ların üzerinde Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) görüyorsu­nuz. Bu, pazarın en işlek yerin­de dükkanınız olması anlamına geliyor. Doğal bir geçiş yeri ola­rak bilginin, enerjinin, üretimin, finansın merkezi olabilirsiniz. Dördüncü avantajımız ise yeni­lenmiş lojistik altyapımız. Yolla­rımızın hepsi yeni, limanlarımız var, demir yollarıyla organize sanayi bölgelerini entegre etme projelerimiz var. Bunlar Türki­ye’nin çok önemli avantajları.”

“Üretim ve istihdamla kalkınmamız gerekiyor”

ESİAD Yönetim Kurulu Baş­kanı Sibel Zorlu, insanlığı tehdit eden iklim değişikliği etkileri, küresel liderlik savaşları, tekno­loji yarışı ve bölgesel savaşların etkilerinin hissedildiği bir dö­nemde yeni dünya düzenine doğ­ru gidildiğini aktardı. Bu tablo içinde ekonomiler, toplumlar ve kurumların pusulalarını yeni­den ayarlamaya çalıştığını anla­tan Zorlu, pek çok sektörde yaşa­nan finansmana erişim sorunu ve yüksek maliyetlerin sistem­sel bir kırılganlık haline geldiği­ni söyledi.

Zorlu, bugün sadece ekonomik göstergelerin değil, yön belirle­yecek değerlerin de masaya ko­yulması gerektiğine işaret ede­rek, “Küresel rekabet ortamında pozisyon almak ve yarışa dahil olabilmek için milli gelir içinde­ki sanayinin katkısını artırma­mız, üretim ve istihdamla kal­kınmamız gerekiyor. Tedarik zincirlerinde yerimizi sağlam­laştırmak, yabancı yatırımcı çe­kebilmek için teknolojiye dayalı yatırım yapmamız şart. Bunun da bir yolu finansmana erişim­den geçiyor” diye konuştu.

Gümrük Birliğinin asimetrik yapısı ve sınırlı kapsamı nede­niyle yeni düzende Türkiye’nin rekabetçiliğini zorlar duruma geldiğine vurgu yapan Zorlu, bu­nun güncellenmesini bekledik­lerini sözlerine ekledi.

“Enflasyonla mücadele tüm kesimlerinin ortak sorumluluğudur”

ESİAD Yüksek İstişare Konse­yi Başkanı Bülent Akgerman da ekonominin sadece rakamlarla değil, beklentilerle yönetildiği­ne işaret etti. Beklentilerin teme­linde ise güven olgusunun bulun­duğunu dile getiren Akgerman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yatı­rımcının, sanayicinin, gencin, kadının, çiftçinin güvende his­settiği bir iklim inşa etmeliyiz.

Enflasyonla mücadele sadece ekonomi yönetiminin değil, top­lumun tüm kesimlerinin, siyase­tin ve reel sektörün ortak sorum­luluğudur. Bugün küresel sistem büyük bir türbülanstan geçiyor. Korumacı politikalar, yeni güm­rük duvarları, ticaret savaşları tüm hızıyla sahnede. Etrafımız­da yaşanan trajediler, özellik­le Gazze’deki insanlık dramı bi­ze barışın, uzlaşmanın ve temel hakların ne kadar vazgeçilmez olduğunu her gün hatırlatıyor.”

source

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

300x250r
300x250r