Türk popunun sevilen isimlerinden Emre Altuğ, kariyerine, hayatındaki dönüm noktalarına dair önemli açıklamalarda bulundu.
Zaman zaman her şeyi sıfırlayıp hayata yeniden başladığını ifade eden Altuğ, “Hayat resetlenmeli. Tüm evi değiştirdim, duvarlar dahil her şey. Kendimi de değiştirdim. İnsan kendini yenilemeli. Ben 50’de yaptım. Keşke 30’da yapsaydım.” ifadelerini kullandı.
İbreti Alem, Dudak Dudağa, Sıcak gibi Türk popuna damga vuran albümlerde imzası olan Altuğ, aynı zamanda Avrupa Yakası, Hayat Bilgisi, Kırmızı Oda, Sihirli Annem gibi çok izlenen yapımlarda da rol almıştı.
Hayatındaki kayıpların ardından yaşadığı zorlu süreçleri anlatan Altuğ, annesinin kaybı, boşanma süreci ve maddi kayıpların üste üste geldiğinden bahsederek, şöyle devam etti:
“Gerçekten dibi gördüm, çok fena oldum. Pek kimse bilmez bunu. Çok ortalıkta yaşayan bir adam değilim böyle şeyleri. Boşandım, annem öldü, çok ciddi bir para batırdık. Alaçatı’da turizm işine girmiştim. O battı. Arkasından babam öldü. Çok ciddi şeyler arka arkaya oldu. Ama insan kendisi istediği zaman bütün bunlardan sıyrılıyor, çıkıyor. Güzel de çıkıyor.”
Hayatında yaşadığı değişimlere de değinen Altuğ, çok sıkıntılı bir dönemden hayatını alt üst ederek çıktığını şöyle anlattı:
“Ben zaman zaman sert kararlar alan bir adamım. Benim dönümlerim var yani kendimi değiştirdiğim dönümler. Bunlardan en serti 3-4 sene evvel oldu. Mesela o çok sıkıntılı dönemden bütün hayatımı alt üst ederek çıktım. Yani hani yıkarak çıktım. Elimin tersiyle bu hayat gidiyor, yeni bir hayat geliyor diye. Çocuklarım haricinde evimin dekoruna kadar her şeyi değiştirdim. Kendimi değiştirdim. Yüz seksen derece değiştirdim.”
Değişimin kendisine iyi geldiğini belirten başarılı yıldız, sevenlerine de şu tavsiyelerde bulundu:
“Kendini o kadar değiştirmek gerçekten kolay olmuyor ama sonu çok iyi oluyor. Herkese tavsiye ederim. On yıldır eski kendilerini atsınlar, kendilerine geçsinler. On yıl yapsınlar. Ben daha evvel yapmadığım için pişmanım. Buna benzer ciddi kararlar aldım ama kendimi tam değiştirmedim. Yani 30’da da 40’ta da 50’de de aldım. Ama hiçbirinde 50’deki kadar sert değiştirmedim.
50’de gerçekten iki çocuğumu tabii annelerini burada tuttum. Bütün hayatımı alt üst ettim. Ben bunu şiddetle tavsiye ediyorum herkese. Yirmi yaşların sonundan itibaren yapsınlar. Hatta 6-7 yılda bir yapsınlar. Çok faydasını görecekler. Benim bu yaşımda verebileceğim insanlara tek tavsiye bu olur, öyle söyleyeyim. Korkmasınlar. Hayat korkmaya gelmez. Korkarsan korkutmaya devam eder. Aynı dünyanın resetlendiği gibi insanın da resetlenmeye ihtiyacı var.”