“Bence çok iyi bir ilişkiniz olacak. Ve bir sorun olursa da beni ararsanız sorunları çözerim.”
Zengezur Koridoru hakkında da konuşan Trump, ABD’nin Ermenistan ile 99 yıllık bir anlaşma imzaladığını ve bu anlaşmanın 99 yıl daha uzatılacağını söyledi:
“Amerikalı şirketler burayı kalkındıracak ve çok da para harcayacak.”
Trump, koridorun adının Uluslararası Barış ve Refah için Trump Rotası olacağını ve bundan onur duyduğunu açıkladı.
Trump, Azerbaycan’a yönelik askeri yaptırımların da kaldırıldığını duyurdu.
Trump’ın ardından konuşan Azerbaycan lideri Aliyev, hem ambargoların kaldırılması hem de barış anlaşması nedeniyle Trump’a teşekkür etti.
“Bugün gerçekten Azerbaycan halkı tarafından asla unutulmayacak bir gün çünkü ilk defa barışı tadacağız” diyen Aliyev, “Başkan Trump ve ekibi olmasaydı şu anda Ermenistan ve Azerbaycan savaşmaya devam ediyor olurdu” ifadelerini kullandı.
Aliyev bundan sonraki süreçte Ermenistan ve Azerbaycan’ın azim ve cesaretle birbirini affetme ve anlaşma yoluna gidebileceğini de ekledi.
Aliyev’in konuşmasının ardından Azerbaycan liderine kaç yıldır iktidarda olduğunu soran Trump, “22 yıl” yanıtını alınca “Bu adam hem çetin, hem zeki” dedi.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan da konuşmasına Trump’a teşekkür ederek başladı ve “Bu, Başkan Trump’ın kişisel müdahalesi olmadan mümkün olmazdı” dedi.
35 yıldır süren savaşın sonlandığını belirten Paşinyan, “Barışı egemenliğimize zarar vermeden sağlayabileceğimize inanıyoruz. Yatırımları ve bölgedeki bağlantıları geliştirmek için ABD’nin liderliği çok faydalı olacaktır” diye konuştu.
Paşinyan, sözlerini Trump’ın Nobel Barış Ödülü alması gerektiğini söyleyerek tamamladı.
Trump, Paşinyan’a “Törende en ön sırada yer alacaksınız” dedi.
Aliyev de “Başbakan Paşinyan’la bir ortak mektup yazarak sizi aday göstermek istiyoruz” dedi ve ekledi:
“30 yıldan uzun süren bu çatışmayı kimse bitirememişti. Bu ödülü Trump almayacaksa kim alacak?
“Hiçbir şey yapmayan insanlara bile verdiler, oysa Trump bu barışı altı ayda başardı.”
Basın toplantısının ardından bir açıklama yapan Türkiye Dışişleri Bakanlığı da bu anlaşmadan memnuniyet duyduklarını söyledi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev toplantıdan sonra Azeri basınının neden bir barış anlaşması imzalanmadığı sorularına da yanıt verdi.
Aliyev, Ermenistan Anayasası’nda Azerbaycan’a yönelik toprak iddiasının, Washington’da bir barış anlaşmasının imzalanmasına olanak vermediğini söyledi.
Ancak anayasada yapılacak değişikliğin ardından anlaşmanın her an imzalanabileceğini de ekledi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı, Azerbaycan ve Ermenistan’ın imzaladığı deklarasyonun metnini paylaştı.
Metinde, “Azerbaycan, Ermenistan ve ABD liderleri, ‘Azerbaycan ile Ermenistan Arasında Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Tesisi Hakkında Anlaşma’ metninin dışişleri bakanları tarafından paraflandığına tanıklık ettik” deniyor.
Bu bağlamda anlaşmanın imzalanması ve nihai olarak onaylanması yolundaki adımlara devam edileceği kaydediliyor.
Barış kapsamında Minsk Grubu’nun ortadan kaldırılacağı da anlaşılıyor.
Deklarasyonda, Minsk Süreci’nin sonlandırılması konusunda Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’na (AGİT) ortak çağrı yapılıyor.
Böylece 1992’deki Dağlık Karabağ savaşının ardından barış sağlanması için Fransa, Rusya ve ABD’nin eş başkanlığında kurulan Minsk Grubu, barış anlaşmasının imzalanmasıyla işlevsiz kalacak.
Zirve, ABD Başkanı Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un son aylarda bölgede yürüttüğü diplomasi trafiğinin ardından düzenlendi.
Zirveden en büyük iki beklenti, iki ülke arasında yıllardır süren barış anlaşması müzakerelerinde bir ilerleme sağlanması ve Azerbaycan’ı Nahçıvan üzerinden Türkiye’ye bağlayacak Zengezur Koridoru’na dair kararlar alınmasıydı.
Bu iki konu başlığı, iki ülkeyle de komşu olan Türkiye’yi de doğrudan etkileyecek.
ABD’nin Zengezur Koridoru’nu işletebileceğine dair haberler son aylarda da dünya basınında yer almıştı.
ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Tom Barrack, 11 Temmuz’da yaptığı bir konuşmada bu 32 kilometrelik koridorun 100 yıllığına ABD’ye verilmesini ve iki ülkenin de bu yolu serbestçe kullanabilmesini teklif etmişti.
BBC Azerbaycanca Servisi’nden Könül Halilova da “Rusya zayıflamışken, bölgede bu kadar iktisadi imkanlar varken, ABD’nin maddi kazanç elde etmesini her zaman önceleyen Trump yönetimi bundan neden faydalanmasın?” diyor, bunun hem ekonomik hem de stratejik bir üstünlük sağlayacağını söylüyor.
Türkiye, 1992’deki Dağlık Karabağ Savaşı’nın ardından Ermenistan’la sınırlarını kapatmış ve tekrar açılması için Erivan’ın Bakü’yle barış anlaşması imzalaması şartını getirmişti.
Bir barış anlaşması imzalanması durumunda, iki ülke arasındaki sınır 30 yıldan uzun bir süreden sonra açılabilir.
Bu da Türkiye’ye yeni bir ticaret pazarı sunabilir.
BBC Türkçe’de yer alan derleme habere göre, Zengezur Koridoru konusunda bir adım atılması da Türkiye’yi etkileyebilecek başka bir faktör.
Azerbaycan’ı Nahçıvan’a ve oradan da Türkiye’ye bağlayacak bu koridor iki ülke arasındaki ulaşımı ciddi ölçüde kısaltacak.
Şu anda Ermenistan sınırı kapalı olduğu için Türkiye’den Azerbaycan’a karayolu bağlantısı İran veya Gürcistan üzerinden sağlanıyor.
Türkiye – Azerbaycan bağlantısının sağlanması, Türkiye’nin Hazar Denizi üzerinden Orta Asya’ya erişimini de oldukça kolaylaştıracak.
Zengezur Koridoru’nun karayolu ve demiryolunun yanı sıra gaz ve petrol için boru hatlarını barındırması da mümkün.
Zengezur Koridoru yalnızca Türkiye’nin değil, Avrupa Birliği’nin Orta Asya’ya erişimi açısından da büyük önem taşıyor.
Rusya’nın 2022’de Ukrayna’yı kapsamlı işgale başlamasının ardından Kafkasya, Moskova’nın gündeminde geri sıralara düştü.
Avrupa Birliği de bu fırsattan yararlanıp, Sovyetler Birliği’nin çöküşünden bu yana “Rusya’nın arka bahçesi” olarak görülen Kafkasya ve Orta Asya’daki faaliyetlerini son yıllarda artırıyor.
Brüksel bu yıl Orta Asya ülkeleriyle bir zirve düzenlendi.
Rus gazını almayı sonlandırmak isteyen AB, bunun için Azerbaycan ve Türkmenistan’dan daha fazla gaz almak istiyor.
BBC Azerbaycanca Servisi’nden Könül Halilova, Batı’nın bu adımla hem Rusya’ya hem de İran’a gözdağı vermiş olacağını aktarıyor.
Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump’ın küresel bir barış sağlayıcı olduğunu savunuyor.
Başkan Trump, bu yıl göreve başladıktan sonra Ruanda-Demokratik Kongo, Kamboçya-Tayland ve Pakistan-Hindistan çatışmalarının sonlanmasında, yaptığı telefon görüşmelerinin büyük payı olduğunu belirtiyor.
Öte yandan Ukrayna-Rusya ve Hamas-İsrail çatışmalarında istediğini başaramadı.
BBC Azerbaycanca Servisi’nden Könül Halilova, Trump’ın Kafkaslara barış getiren lider olarak anılmak istediğini aktarıyor:
“Aliyev ve Paşinyan bir barış anlaşması imzalayınca Trump, Rusya, Avrupa Birliği, BM ve diğerlerinin 30 yıldır başaramadığı bir anlaşmazlığı çözen bir lider olarak övünebilecek.”