Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Vergi Denetim Kurulu (VDK) Başkanlığı, mali belgelerde sahtecilik fiillerine yönelik yeni bir çalışma başlattı. Başkanlık, sahtecilik fiillerine ilişkin 1 Ekim itibarıyla daha sert tedbir ve politikaları uygulamaya alacak.
Bu kapsamda, mükelleflerin, “sahte belgeyi bilmeden kullandığına” yönelik vergisel değerlendirmelere son verilerek, belgenin “bilerek” kullanıldığını esas alan bir yaklaşıma geçilecek. Böylece, sahte belge kullanan mükelleflerin önemli bölümü hakkında artık “vergi kaçakçılığı” kapsamında işlem tesis edilecek ve üç kat vergi ziyaı cezası uygulanacak.
Ekonomi Gazetesi yazarı Yeminli Mali Müşavir Abdullah Tolu, yeni dönemin şifrelerini ekonomim.com için değerlendirdi. İşte Tolu’nun kritik açıklamaları:
Sahte fatura yıllardır Maliye’nin ve vergi mükelleflerinin en büyük sorunlarından birisi. Yürütülen mücadeleye rağmen maalesef bir sonuç alınamadı. Ancak, dün yazılı ve görsel medyaya yansıyan Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek’in açıklamaları sahte faturayı bitirme konusunda oldukça ciddi adımlar atılacağını gösteriyor.
Evet, sahte fatura konusunda milat 1 Ekim 2025 tarihi olarak belirlenmiş bulunuyor. Bu tarih itibariyle yeni bir eylem planı uygulamaya konuluyor.
1 Ekim 2025 tarihinden itibaren sahte faturayla mücadele konusunda önemli bir döneme giriliyor. Yeni dönemde Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı ve vergi müfettişleri oldukça önemli görevler üstlenecekler.
Ülkemiz açısından kayıt dışılık ve sahte fatura ile mücadele oldukça önemli. Son dönemde atılan adımlar, yapılan düzenlemeler, Vergi Denetim Kurulu ve Gelirler İdaresi Başkanlığı’nın etkin çalışmalarıyla kayıt dışıyla mücadelede önemli mesafeler katedildi. Şimdi sıra sahte faturanın önlenmesinde. Vergi Denetim Kurulu ve Gelir İdaresi Başkanlığı’nın özverili ve meşakkatli çalışmalarıyla bu sorunun da çözüleceğine inanıyorum.
Sahte fatura küçümsenecek bir değil! Hazine’nin vergi kaybından, haksız rekabete, vergi mükelleflerinin cezalandırılmasından meslek mensuplarının sorumluluğuna kadar pek çok konuda olumsuz sonuçları var. Yıllardır çözümü için uğraşılıyor, bu defa çözümlenebilir diye düşünüyorum.
1) Düzenleme raporları en kısa sürede yazılacak
Sahte fatura olayının en önemli tarafı bu faturaları düzenleyenler. Sahte faturayı düzenleyen şirketler genellikle paravan olarak adlandırdığımız şirketler ve bunların sahipleri ve ortakları genellikle işsizler, emekliler, ev hanımları, öğrenciler gibi geçim sıkıntısı yaşayan insanlar arasından seçiliyorlar. Çoğunlukla bu insanların ortağı veya sahibi oldukları şirketlerin ne iş yaptıklarından haberleri bile olmuyor. Başkaları adına bu şekilde kurulan şirketler reel ticarette bulunmayıp sadece komisyon karşılığı sahte fatura düzenliyorlar. Bunlarla ilgili vergi incelemeleri maalesef altı ay ila 1,5 yıl arasında sonuçlandırılabiliyor. Yeni dönemde bu süreçlerin kısaltılması için risk analiz sistemi üzerindeki veriler, yapay zeka sistemlerinden de yararlanılarak, sahte belge düzenleme raporları el değmeden en fazla 20 gün içerisinde hazırlanacak. Bu oldukça önemli ve zaman tasarrufu sağlayan devrim niteliğinde bir çalışma. Yani sahte fatura düzenleme raporları artık yapay zeka tarafından düzenlenecek. Vergi müfettişleri artık bu raporları yazmayacaklar diyebiliriz. Bu şekilde vergi müfettişleri daha farklı alanlarda görev yapacaklar.
2) Riskli mükelleflerden mal ve hizmet alanlar uyarılacak!
Yeni dönemde Vergi Denetim Kurulu, riskli mükelleflerden mal ve hizmet alan mükelleflere bir uyarı yazısı göndererek, mal ve hizmet aldıkları mükelleflerin riskli olduğunu, bu alımları izah etmelerini ya da faturaların yasal kayıtlarından çıkarılması gerektiğini bildirecek. Aksi halde riskli mükellef hakkında düzenlenecek rapordan sonra incelemeye alınacakları ifade edilecek.
Bu yazı, vergi mükellefleri açısından yapılacak işlemler öncesinde uyarıcı nitelikte olacak. Böyle bir bildirim, mükelleflerin mal ve hizmet satın aldıkları şirketleri analiz etmeleri ve ileride bir yaptırımla karşılaşmamaları açısından oldukça önemli bir uyarı.
3) ‘Bilmeden sahte fatura kullanma’ tarih olacak!
Evet yeni dönemde sahte faturayı bilmeden kullanma olayı tamamen tarih olacak. Çünkü yeni dönemde VDK riskli mükelleflerden mal alan mükellefleri bir yazıyla uyaracak ve dikkatli olunmasını, bu konuyla ilgili izah yapılmasını veya izah yapılamıyorsa bu alımlara ilişkin faturaların kayıtlardan çıkarılmasını isteyecek. Riskli mükellefle ilgili incelemenin sonuçlanmasının ardından da bunlarla ilgili olarak bilerek kullanma suçu kapsamında vergi incelemesi yapılacağını bildirecek. Bundan sonraki süreçte mükelleflerin tercihleri daha önemli olacak eğer alımları gerçek ve doğru ise bunları sevk irsaliyeleri, nakliye faturaları, ödemeler, kantar fişleri ve benzeri belgelerle ispat edebilecekler. Tabi bu izahların VDK tarafından da ayrıca kabul edilebilir olması gerekiyor. İzahın yeterli olmaması halinde mükelleflerin bu faturaları yasal kayıtlarından çıkarmaları gerekiyor, aksi halde mal hizmet satın aldıkları riskli mükelleflerle ilgili düzenleme raporları yazıldıktan sonra artık bu faturaları bilerek kullanmış sayılacaklar. Tabi bunun üç kat vergi ziya cezası ve üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası var. VDK üç kat vergi ziyaı cezasının dışında bunu bilerek kullanan mükellefle ilgili olarak da savcılığa suç duruşunda bulunacak. Bunun mükellefler ve işlemleri açısından son derece olumsuz etkileri ve sonuçları olacak. Bu nedenle hem mükelleflerin hem de VDK’nın bu aşamaları oldukça hassas ve temkinli bir şekilde sürdürmeleri gerekiyor.
4) Artık riski sahte fatura düzenleyenden çok kullanan üstlenecek!
Şimdiye kadar Maliye hep sahte fatura düzenleyenlerin üzerine gidiyor kullanıcıları ise genellikle bilmeden kullanıcı olarak kabul ederek ziya uzattıkları vergiyi bir kat vergi ziyaı cezasıyla geri istiyordu. Savcılık olayı yoktu. 1 Ekim’den itibaren bu uygulama tamamen değişiyor. Bilmeden kullanma artık tarih oluyor. Sahte faturayı kullananlar, uyarı yazısına rağmen işlemleri düzeltmedikleri taktirde bilerek kullanıcı olarak kabul edilecekler. Bilerek kullanıcı sayılmanın da üç kat vergi ziya cezası yanında hapis cezası da var. Maliye burada ‘her arz talebini yaratır’ anlayışından hareketle düzenleyicilerden daha çok buradan menfaat sağlayan kullanıcıların peşine düşecek ve Hazine’ye intikal etmeyen vergiden bilerek kullanıcı olarak sınıflandırdıkları mükellefleri sorumlu tutacak.
5) İncelemenin başında teminat istenecek
Yeni dönemde 6183 sayılı kanunun 9. maddesinde yer alan teminat isteme düzenlemesine dayanılarak, daha incelemenin başında sahte belge kullanımına bağlı olarak kamu alacağını güvence altına alınması amacıyla vergi müfettişleri tarafından teminat istenebilecek. Yani yeni dönemde vergi mükellefleri, sahte fatura kullanımına bağlı olarak daha incelemenin başında teminat mektubu verme durumuyla karşı karşıya kalabilecekler.
6) Denetimler cari yıla çekilecek!
Uzun yıllardır düşünülen ancak bir türlü uygulamaya konulamayan cari yıl denetimlerine nihayet 1 Ekim 2025 tarihinden itibaren başlanacak. Vergi incelemeleri beş yıllık zamanaşımına tabi bulunuyor ancak geriye dönük beş yılın incelemesinde zorluklarla karşılaşılabiliyor. Çoğunlukla mükelleflerin faaliyetlerine son verdiği ve şirketlerini kapattığı görülüyor. Bu nedenle vergi incelemelerinin cari yıl ve bir yıl öncesiyle sınırlı olarak yapılmasında fayda var. Vergi incelemeleri cari yılda yapıldığı taktirde vergi kayıp ve kaçağının daha da azalacağını ifade edebiliriz. Ayrıca burada incelemelerin cari yıla daha hızlıca kaydırılılabilmesi bakımından beş yıllık zamanaşımı süresinin iki ya da üç yılla sınırlandırılması gerekir.
7) Denetimler başladı kamuoyuna henüz yansımadı!
Riskli mükelleflerle ilgili olarak şu anda Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’na bağlı daire başkanlıklarının kurulduğu dokuz ilde çalışmalar ve saha denetimleri başladı. Ancak bu çalışmalar henüz kamuoyuna yansımadı. Riskli vergi mükellefleri ile ilgili olarak şu an sahada yürütülen fiili ya da kaydi envanter ya da yoklama benzeri uygulamalar artarak devam edecek.
Yeni sistemde geri dönülmesi söz konusu değil!
1 Ekim’de başlayacak uygulamadan geri dönülmesi gibi bir durum söz konusu değil. Vergi mükellefleri özellikle sahte belge kullanımı konusunda artık daha dikkatli olmak zorunda kalacaklar.
Belirlenen tarih öncesindeki işlemlerde ise VDK yine risk analiz sistemi ve veri ambarından riskli oldukları tespit edilen mükelleflerden mal ve hizmet alan yaklaşık 400-500 bin mükellefe bir yazı göndererek mükelleflerin riskli oldukları bu alımlarla ilgili olarak yine izahat yapmaları veya bu faturaları yasal kayıtlardan çıkarması gerektiği belirtecek. Bu da mükelleflerin vergiye gönüllü uyumu açısından oldukça önemli bir hizmet. Mükelleflerin gelen yazı çerçevesinde mal ve hizmet aldıkları mükelleflerin durumunu daha dikkatli incelemeleri alımları ile ilgili izahatlarını hazırlamaları veya izahat yeterli olmayacaksa mutlak surette bu faturaları yasal kayıtlarından çıkarmaları gerekiyor.
Sahte faturada artık pabuç pahalı!
Yeni dönemde sahte fatura kullanmanın müeyyidesi de yaptırımı da oldukça fazla. Ziya uğratılan vergi bir taraftan üç kat vergi ziya cezasıyla geri istenilecek diğer taraftan da savcılığa suç duyurusunda bulunulacak. Yani yeni dönemde pabuç oldukça pahalı olacak!
Maliye bu defa oldukça kararlı!
Maliye sahte faturayla mücadele ve sahte faturanın önlenmesi konusunda bu defa oldukça kararlı! Bu konuda da somut adımlar atmaya başladı. Maliye’nin sahte faturayla mücadelesini tüm gücümüzle biz de destekliyoruz. Yalnız burada VDK yalnız bırakılmamalı, Gelir İdaresi Başkanlığı ve defterdarlıklar da bu sürece mutlaka dahil edilmeli. Ayrıca bu süreçte Yeminli mali müşavirler ve serbest muhasebeci mali müşavirler de mutlak yer alarak Maliye’ye destek vermeli. Burada bazı sistem ve uygulamalar meslek mensuplarının kullanımına açılmalı, meslek mensuplarının sorumlulukları yeniden düzenlenmeli. YMM’lerin şartlı rapor yazmalarına olanak sağlanmalı. Maliye’nin meslek mensuplarını yanına almadan başarılı olması oldukça zor.
Ayrıca, bilerek sahte fatura kullanma suçunun peşinen kabul edilmesi, vergi mükellefleri açısından hemen kabul edilebilir bir durum değil. VDK’nın bu konuya hassas bir şekilde yaklaşacağını ve izahta bulunan mükelleflerin izahlarını dikkate alacağını düşünüyorum. Burada şöyle bir önerim olacak: izahlar için yeni uzman izah komisyonları kurulmalı, izahlar bu komisyonlar tarafından değerlendirmeli.
VDK başta olmak üzere Maliye’nin tüm birimlerinin kararlı duruşu, sahte fatura olayını bu defa bitirebilir. Hemen herkesin şikayet ettiği bu konunun çözümlenmesi, başta hazine olmak üzere herkese fayda sağlayacaktır. Yeni uygulamada aksaklıklar da elbette olacaktır, milat konulması da bu açıdan önemli, böylece herkese de bir zaman tanınmış olacak.