Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Ali Haydar Bozkurt, yeni ÖTV düzenlemesinin müşteri tercihlerini yeniden şekillendirdiğini anlatarak, “Herkes bu yeni fotoğrafı analiz etti ve müşterilerin kendileri için avantajlı olan modellere yöneldiğini gözlemliyoruz. Kalan 5 ayda daha düşük ÖTV’si olan modellerin tercih edilme olasılığı daha yüksek. Bununla birlikte elektrikli araçların ÖTV’sinde de artış yapıldı ve yüzde 10’luk en düşük ÖTV baremi, yüzde 25’e çıkarıldı. Yine konvansiyonel motora sahip modellerle belli bir makas var” dedi.
Bozkurt, Türkiye otomotiv pazarı ve Toyota Türkiye’nin 2025’in 7 ayındaki sonuçlarını değerlendirerek, pazarın ve markanın geleceğine ilişkin hedeflerini paylaştığı toplantıda, yeniden düzenlenen ÖTV oranlarına ilişkin değerlendirmede de bulundu. Bozkurt, uzun yıllardır kullanılan ÖTV matrah oranlarının yüzde 70- 100 bandında olmak üzere değiştirildiğini belirtti.
Geçen ay gerçekleşen ÖTV değişikliğinin ardından herkesin “pazar buna nasıl tepki verecek?” diye beklediğini ifade eden Bozkurt, “Şu ana kadar gözlemlediğimiz kadarıyla, olumsuz bir tepki yok. Bu hızla giderse ağustosun da 100 bin üzerinde çıkması şaşırtıcı olmayacaktır. Yeni ÖTV düzenlemesinin ardından aslında müşterinin tercihleri değişecek. Bugüne kadar ağırlıklı satılan modeller, ithaller ve lüks segment modelleri en üst ÖTV dilimine sıkışmıştı. Şimdi, yüzde 70-100 bandında ÖTV dilimleri getirilmesiyle Türkiye’de üretilen modellerde yüzde 70’ten başlayan bir avantaj oluştu. İthaller ise ağırlıklı olarak yüzde 80 ve yüzde 90 ÖTV bareminde yer almaya başladı. Lüks diye tanımlanan modeller ise yüzde 100 ÖTV dilimine girdi” dedi. Bozkurt, şöyle devam etti: “Herkes bu yeni fotoğrafı analiz etti ve müşterilerin kendileri için avantajlı olan modellere yöneldiğini gözlemliyoruz. Kalan 5 ayda daha düşük ÖTV’si olan modellerin tercih edilme olasılığı daha yüksek. Bununla birlikte elektrikli araçların ÖTV’sinde de artış yapıldı ve yüzde 10’luk en düşük ÖTV baremi, yüzde 25’e çıkarıldı. Yine konvansiyonel motora sahip modellerle belli bir makas var. Diğer yandan CDV diye tanımlanan çok amaçlı kullanıma sahip ticari araçlarda yüzde 15’lik ÖTV avantajı devam ediyor. Bu noktada CDV’lere belli oranda bir kayma olup olmayacağını da önümüzdeki 1-2 ay içerisinde gözlemleyebileceğimizi düşünüyorum.”
Sektör, müşteri ve kamu açısından yeni ÖTV düzenlemesi hakkında değerlendirmede bulunan Bozkurt, uzun yıllardır kullanılan ÖTV matrah oranlarının yüzde 70-100 bandında olmak üzere değiştirildiğini bildirdi.
Bozkurt, sektör açısından bakıldığında Türkiye’de üretilen modeller ve ithaller arasında yüzde 20 civarında bir makas yaratıldığını düşündüklerini belirterek, “Yerli ürün sunan markaların satışlarının olumlu etkileneceğini, ithal markaların da olumsuz etkileneceğini tahmin ediyoruz. Müşteri açısından bakıldığında ise kullanıcılar geçen ay bu düzenleme anons edildiğinde 2-3 hafta bir analiz yaptılar. Ezberlerinde tüm ilgilendiği markaları bir yere oturtmuşlardı ve bir anda o ezber bozulmuş oldu. Temmuzda sektör de bu değişikliğe hazır değildi ve biraz zararı göze alarak kampanyalarla bunu kompanse etmeye çalıştılar. Bu aydan itibaren yeni düzenlemenin etkisini daha net anlayacağız” dedi.
Ali Haydar Bozkurt, yeni ÖTV düzenlemesinin ardından en büyük etkiyi 4×4 pick-up segmentinde gördüklerini belirterek, 4×2 dahil olmak üzere geçen yıl toplamda 16 bin 800 civarında bir pick-up segmenti büyüklüğü olduğunu anımsattı.
Bozkurt, sözlerini şöyle sürdürdü: “Maden, dağıtım, enerji gibi ağır şartlarda iş amaçlı kullananlar için maliyetleri ciddi oranda artıracak bir karar oldu. Bundan sonraki süreçte, 4×2 pick-up’ların segmenti domine edeceğini söyleyebiliriz. Bu noktada Toyota olarak avantajlı durumdayız.”
CEO Haydar Bozkurt, markanın bu yılı 85 bin ve üzeri adetlik rekor satışla tamamlayacağını vurgulayarak, binek araçlarıyla elde ettikleri yüksek satış performansı ve hafif ticari araç ailesinde sundukları yeniliklerle birlikte Toyota Türkiye olarak yeni bir rekora doğru ilerlediklerini belirtti. Bozkurt, “Geçtiğimiz yılı 61 bin adetle kapatmıştık. Bazı modellerde istediğimiz adetleri alamadığımız için yılı 85 bin adetlerde kapatacağız. Yıl sonuna kadar daha fazla alokasyon alabilirsek, bu 85 binlik rekor satış rakamını daha yukarıya da taşıyabiliriz” diye konuştu.
Rekor satışları birkaç temel sebebe bağlayabildiklerini kaydeden Bozkurt, artan nüfus, otomobil alma yaşına gelen potansiyel müşteri gibi sebepleri sayarken “Türkiye’de bin kişiye düşen araç sayısı hala çok düşük. Başka bir faktör ise mobilite ihtiyacının artması. Bir diğer sebep olarak da yaşlı araç parkı. Satın alımların önemli bir oranını, zaten aracı olup değiştirenler oluşturuyor” dedi.