Recep ERÇİN
Türkiye’nin mal ihracatı toplamda artıyor görünse de sektörler özelinde erime söz konusu. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe’nin ağustos ayı dış ticaret verileri toplantısında aktardığı üzere 11 sektör artı, 15 sektör eksi yazdı. Bu sektörlerden biri de ev ve mutfak eşyaları. Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Talha Özger, 2025 Ocak-Temmuz döneminde 1 milyar 747 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,1 geride kaldıklarını söyledi.
Bu yüzden son dönemlerde ihracat pazarları konusunda strateji değişikliğine gittiklerini anlatan Talha Özger, “Artık ülkeleri ‘uzak’ ya da ‘yakın’ olarak ayırmıyoruz. Biz 2026 sonrası için stratejimizi ‘kârlı pazarlar’ üzerine kurduk. Bu pazarların birçoğu da bizim için coğrafi olarak ‘yakın’ değil” ifadelerini kullandı.
Sektördeki gelişmeleri değerlendirmek üzere önceki akşam yönetim kurulu üyelerinin de katıldığı bir sohbet toplantısı düzenleyen EVSİD Başkanı Özger’e, Çin’den ithalatını azaltan ve uzak ve kârlı bir pazar olan ABD’yi fırsat olarak görüp görmediklerini sorduğumuzda şu yanıtı verdi: “Hemen bir şey oldu mu Amerika’dan teklifler gelecek, çalın mehteri diye ilerliyoruz ama ABD’de ticareti hızlı döndürme şansı kolay değil.
Üretimin o normlara göre değil, öyle bir kapasitemiz yok. Ben yıllarca ABD’de yaşadım. Ayda 200 bin adet tava istediklerinde benim onu yapacak üretim kapasitem yok.” EVSİD Başkan Vekili Oğuzhan Durmuş da, “Ölçü birimleri farklı. Ambalajımız bile uymuyor. Bizim bir deneyimimiz oldu. Etiketten elendik. Sen git önce etiketini düzelt diyorlar” bilgilerini aktardı.
ABD değil ama Güney ve Orta Amerika ülkeleri için yoğun çalışma içinde olduklarını, bu kapsamda basın danışmanlarının da yer aldığı bir heyetle, geçen ay Panama’ya bir çıkarma yaptıklarını anlatan Talha Özger, sözlerini şöyle sürdürdü: “Orada firmalarımız sipariş aldı. Üstelik bu siparişler kârlı fiyatlardan geldi.
Bu durumda Panama, coğrafi olarak uzak olsa da bizim için ‘yakın pazar’ konumuna geliyor. Çünkü yönetebiliyoruz ve kâr sağlıyoruz. Aynı şekilde bazı ülkeler coğrafi olarak yakın olabilir ancak yönetilmeleri zor ve kârlı değiller. O zaman da bizim için bu ülkeler ‘yakın pazar’ sayılmıyor. Burada artık asıl odaklandığımız şey mesafe değil; ‘kârlılık’ ve ‘yönetilebilirlik.’ Biz stratejimizi buna göre şekillendiriyoruz.
Diğer taraftan Avustralya gibi bölgeleri de yönetmesi zor. Çünkü Çin’in etkisi çok büyük. Buna karşın Latin Amerika pazarı coğrafi olarak uzak olmasına rağmen, ürünlerimiz ve fiyatlarımız bu pazara çok uygun. Hatta burada Çin’in önüne dahi geçebiliyoruz. Bu nedenle ‘mesafeleri kısaltmak’ için yeni adımlar atıyoruz. Özetle, ‘yakın’ veya ‘uzak’ pazar yoktur. ‘Kârlı’ veya ‘kârsız’ pazar vardır diyoruz.”
EVSİD yönetim kurulu üyelerinin aktardığına göre, Türkiye tost makinesi ihracatında iyi durumda. Tost makinesinde en çok ihracat Doğu Avrupa gibi yakın coğrafyalara yapılıyor. Bir dönem airfryer satışları çok yükseldi. Küresel markanın pazarlama stratejisi ile artan satışlar doyuma ulaşınca artık durgunlaştı. Airfryer yatırımı yapanlar sıkıntıya girdi.
Temu’nun iş modelini bir tehdit olarak gördüklerini de kaydeden Özger, “Trendyol ve Hepsiburada gibi yerli pazaryerleri için daha çok tehdit. Korumacılık tedbirleri nasıl hammaddeye geliyorsa tüketim ürünleri için kanalların kapanması lazım. Üretilmeyen hammaddeye vergi uygulanıyor ama bitmiş ürüne kapı açık kalıyor” dedi.
Çelikte yüzde 12, plastikte yüzde 6 ve referans fiyat olduğunu aktaran EVSİD Yönetim Kurulu Üyeleri, emayecilerin kullandığı hammadde de yüzde 5 civarında vergi olduğunu bildirdi. Cevherden üretim olmayan hammaddelerde verginin maliyetlerini artırarak rekabette dezavantaj sağlarken içeride de enflasyonist etki yaptığını vurgulayan EVSİD yönetim kurulu üyelerinin aktardığına göre, paslanmazda da 10 milim ve üzerine vergi yokken bunun altındakine vergi olduğunu çünkü Türkiye’de ithal ettiği paslanmazı incelterek satan bir tesisin bu kararı aldırdığını anlattı.
Her sanayi sitesinde meslek lisesi olması gerektiğini belirten EVSİD Başkanı Özger, “Sanayi sitelerinde meslek liselerini kurgularsak personel sorununu aşabiliriz” dedi. Sade işçi bile zor bulurken işi bilen Ar-Ge personeli bulmanın zorluklarından söz eden Özger, “Kalıphanelerde yaş ortalaması 50-70 arasında. 25 yaşında CNC kullanacak delikanlı yok. 20 yaşlarında kalıp bilen yok” bilgilerini verdi.
Talha Özger’in aktardığına göre, EVSİD’in 250 üyesi var. Sektörün yıllık ihracat geliri 3,5 milyar dolar. Bu ihracatın yüzde 90’ını EVSİD üyeleri yapıyor. Sektörün küresel pazar büyüklüğü 125 milyar dolar. Adetsel olarak en çok plastik eşya satılıyor. Ama değer bazında küçük elektrikli ev aletleri önde. Sektörün ihracat birim değeri geçen sene 3,8 dolarken bu sene 3,94 dolara yükseldi. Özger, “İhracatımız toplamda azalsa da birim değerimiz arttığı için kârsız çalışmadığımızı görüyoruz” dedi. Bu değeri 5-7 dolara çıkarmayı hedeflediklerini belirten Özger, “Almanya’ın 11 dolar. Çin’in 5 dolar. Marka isen, millet 20 dolara ürün satarken sen 25 dolara satarsın” ifadelerini kullandı.
“Bu yaz geçen yazlara kıyasla daha sıkıntılı geçiyor” diyen EVSİD Başkanı Talha Özger’in bu tespiti üzerine Başkan Vekili Kemal Albayrak söze girdi ve “3-4 yıl süren bir krizli dönem hiç yoktu. Hep hızla girip hızla çıkardık” ifadelerini kullandı. NEFES kredisine erişim konusunda üyelerden geri dönüşleri sorduğumuzda söz alan EVSİD Başkan Vekili Oğuzhan Durmuş, “Kredide sıkıntı yok ama ihtiyacı olanın almasında sıkıntı var. Finans kuruluşları kredibilitesi yüksek olana kredi vermek istiyor ama kredi almasa batacak firmayı riskli görerek kredi vermiyor” dedi.