Mehmet H. GÜLEL
Zeytinyağında yeni hasat sezonuna bir ay kala piyasada hareketlilik arttı. İç piyasada zeytinyağının litresi üreticide son bir ayda 150 liradan 240 liraya yükselirken, uluslararası piyasada fiyatlar 3,4 dolardan 4,4 dolara çıktı. Fiyatlardaki artışı DÜNYA’ya değerlendiren sektör temsilcileri, yaklaşan sezonun “yok yılı” olmasının ve kaliteli zeytinyağı ihtiyacının etkili olduğunu belirtti. Temsilciler, geçen yıldan kalan 200 ile 250 bin ton zeytinyağının bulunduğunu hatırlatarak, bu ürünün ne kadarının kaliteli, hijyenik ve ihracata elverişli olduğunu ancak yeni sezonda yapılacak analizlerle netlik kazanacağını belirtiyor.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Başkanı Dr. Mustafa Tan, önümüzdeki sezonun yok yılı olacağının tahmin edildiğini belirtti. Bu yıl rekoltenin ön tahminlere göre geçen yıldan anlamlı miktarda düşük olmasının öngörüldüğünü ifade eden Tan, Eylül sonunda rekolte tahmin raporunun hazırlanacağını ve sonuçların açıklanacağını söyledi. Geçen yılın rekor üretim yılı olduğunu hatırlatan Tan, bu yıl ise anlamlı bir düşüş beklediklerini kaydetti.
Rekoltedeki gerileme beklentisinin ve kaliteli zeytinyağına olan taleplerin fiyatları şimdiden yukarı çektiğini ifade eden Tan, “Bugünden yarına zeytinyağı almak isteyenlerin sayısı arttı. Sanayiciler de hem ihracat hem de iç piyasa için kaliteli yağ alımı yapmaya çalışıyor. Bu durum da fiyatları yükseltiyor. Edremit civarında zeytinyağının litresi 240 liraya kadar çıktı. Fiyat bir dönem 150 liraya kadar gerilemişti. 240 liraya çıkması yaklaşık bir ay içinde gerçekleşti” dedi.
Zeytinyağındaki fiyat artışlarının spekülatif olmaktan ziyade önümüzdeki sezonun yok yılı öngörüsü ve kaliteli zeytinyağı ihtiyacı olduğunu belirten Tan, artan maliyetlerle de fiyatların geri gitmesinin mümkün olmadığını söyledi. Tan, böylesi ortamda sektörün önemli problemi olan ve sayıları artarak devam eden taklit veya tağşişli 5 litrelik ürünlerin 650 lira ile 1.000 lira arasında satıldığını, bunun da açıklanan resmi listelerde yer aldığını ifade etti. Tan, işçilik ve girdi maliyetlerinin geçen yıla göre yüzde 100 arttığını vurgulayarak, “Fiyatların geri gitmesi ancak çok aşırı bir bollukla mümkün olabilir. Ama bu yıl öyle bir durum yok. Zeytinin doğası gereği bir yıl var yılı, bir yıl yok yılıdır.
Geçen yıl rekor üretim yaşandı, bu yıl düşüş olması normal. Depolarda geçen yıldan kalan yağlar da bulunuyor. Yeni sezon zeytinyağına ise bir ilgi olacağı kesin. Mutfakta zeytinyağı kullananlar yağlarını şimdiden bol bol alsınlar. Zeytinyağı dünyanın en sağlıklı yağıdır! Zeytinyağının mutfaklarımızda daha fazla yer bulmasının tam zamanı. Geçen yıldan devreden zeytinyağları ve bu yılki üretimle iç piyasa ihtiyaçlarımız karşılanabilir.
İhracatta ise özellikle markalı ve ambalajlı ihracata teşviklerin yeniden sağlanması, dökme zeytinyağında da ihracat kısıtlamasına gidilmemesi gerekir.” dedi. Tan, “Önümüzdeki sezonda fiyatlar yine dünya konjonktüründen etkilenecektir. Son dönemde uluslararası piyasalarda tonda 200 euroluk bir artış görüldü. İspanya’da zeytinyağı fiyatlarının 4,4 dolara kadar çıktı, ancak daha önce 3,4 dolara kadar gerilemişti” bilgisini verdi.
Zeytinyağında son dönemde fiyat artışlarının hızlandığını belirten Edremit Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çetin ise, “Piyasada yağ kalmayınca fiyat da yukarı çıkmaya başladı. Üretici piyasayı takip ediyor, fiyat yükselmeye başlayınca satışa çıkıyor. Fiyat hareketleri tamamen arz-talep dengesinden kaynaklanıyor. Burada ekonominin gerçek kuralları işliyor.
Eğer elimizdeki stoku kayıt altına almazsak hem üretici hem de tüketici açısından şok fiyatlarla karşılaşmaya devam ederiz” açıklamasında bulundu. Çetin, 10 ortak oda ile birlikte zeytinyağında lisanslı depo kurulması için çalışmalar yürüttüklerini hatırlatarak, bu sistemin fiyat regülasyonu sağlayacağını vurguladı. Lisanslı depo için tüm izinlerin alındığını açıklayan Çetin, “Özellikle lisanslı depoya ürün koyma konusunda ciddi bir talep var. Bu projeyi başarırsak Türkiye’de fiyat dalgalanmaları sona erecek ve belli bir fiyat standardına gidilecek” dedi.
Zeytinyağında geçen yıldan devreden stok miktarının yaklaşık 200–250 bin ton seviyesinde olduğunu ileten Edremit Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çetin, fiyat artışlarını önlemek amacıyla ihracatta kısıtlamalar getirildiğini hatırlattı.
“Kutu ihracatımız çok az, ihracatın büyük kısmı varille yapılıyor” diyen Çetin, “Kısıtlamalardan dolayı çok fazla ihracat gerçekleşmedi. Geçen yılın yağının en az yarısının depolarda olduğunu tahmin ediyoruz. Lisanslı depoyla bunların tamamını kayıt altına alacağız. Öte yandan üretici desteklerinin yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Şu anda dönüm başına destek veriliyor.
Bunun yerine litre başına üretime destek verilmesi gerekiyor ki bütün yağlar kayıt altına alınsın. Böylece elde edilecek vergi geliri, verilen primin çok üzerinde olur. Üretici sattığı fiyatın üzerine devletten prim alarak daha iyi kazanç sağlar, yağa zam yapmaz. Tüketici de ürüne daha uygun fiyatla ulaşır. Destek miktarının litre başına en az 50 lira civarında olması gerekiyor ki piyasada denge unsuru oluşsun” dedi.
Ahmet Çetin, bu yılki rekolte tahmininin geçen yılın yarısı kadar öngörüldüğünü belirterek, yok yıllarında rekoltenin düştüğünü, ayrıca bu yıl mevsimin oldukça kurak geçtiğini söyledi. Depolarda geçen yıldan kalan yağların bulunduğunu aktaran Çetin, düşük fiyatlar nedeniyle üreticinin elindeki yağı satmadığını iletti. Ancak son dönemde piyasada yağın azaldığını aktaran Çetin, “Yeni hasat dönemine yaklaşık bir ay var. Şu anda piyasada yağ yokluğundan dolayı arz daraldı. Sanayicinin elinde de yağ kalmadı. Sanayici genelde stok olarak çiftçiyi kullanır, ihtiyaç duydukça piyasadan alır. Bu durum fiyatlarda artışa ve dalgalanmaya yol açıyor” diye konuştu.