Tat Gıda, 6 ayda brüt kârını yüzde 30 artırdı
Tat Gıda Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Veysel Memiş, bugüne kadar yaptıkları yatırımlarla güçlü bir alt yapı inşa ettiklerini belirterek tüketicilere güvenilir gıda temininde lider şirketlerden biri olarak öne çıktıklarını açıkladı. Veysel Memiş, “Tat Gıda’ya 2024 yılından itibaren bugüne kadar 553 milyon TL’lik yatırım yaptık. Bu yatırımlarla operasyonel giderler düşürülürken stok yönetiminin optimize edilmesi ve borç yapısının uzun vadeye yayılması ile finansal istikrarımızı pekiştirdik, kapasite artışı ve kârlılıkta belirgin bir yükseliş elde ettik” dedi.
“Gıda sektörünün öncü şirketlerinden biriyiz”
Tat Gıda’nın 6 aylık bilançosunu değerlendiren Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Veysel Memiş, “Tat Gıda’yı Koç Holding’ten satın aldığımızda ortaya koyduğumuz stratejik dönüşümün meyvelerini almaya başladık. Tat Gıda’nın kurumsal altyapısı ile bizim girişimci ruhumuzun birleşimi, rekabetçi bir yapı ortaya çıkardı.
2025 yılının ilk yarısında brüt kârımızı yüzde 30 artırarak 393,2 milyon TL’ye, esas faaliyet kârımızı 93,4 milyon TL’ye yükselttik. Faiz, Amortisman, Vergi Öncesi Kârımız 167,8 milyon TL olarak gerçekleşirken öz kaynaklarımız yüzde 3 artışla 3,6 milyar TL’ye ulaştı. Faaliyet giderlerimizi yüzde 35 azaltarak 445,6 milyon TL’ye düşürdük. Bu sayede gıda sektöründe sürdürülebilir büyümenin öncü şirketlerinden biri olduğumuzu bir kez daha kanıtladık” diye konuştu.
Güçlü bir küresel marka olma hedefi doğrultusunda, sürdürülebilirliği iş modellerinin merkezine alarak çevreye duyarlı üretim süreçleri, dijital tarım uygulamaları ve gelişmiş AR-GE altyapısıyla ilerlediklerini dile getiren Veysel Memiş, üretim anlayışlarını sürdürülebilirlik temelinde çevresel, sosyal ve yönetişim odaklı bir vizyonla birleştirerek ilerlediklerini söyledi. Veysel Memiş, “Sürdürülebilirliği şirketimizin DNA’sına işledik. Tat Gıda olarak her adımı sadece bugünün değil, yarının da sorumluluğunu üstlenerek atıyoruz.
İklim krizi, kuraklık ve tedarik zinciri riskleri karşısında dirençli bir iş modeli inşa etmeye odaklandık. Uydu destekli izleme sistemleri, dijital feromon tuzakları, mobil toprak analiz cihazları gibi teknolojileri önce kendi üretim sahamızda deniyor ve buradan aldığımız sonuçları çiftçilerimizle paylaşıyoruz. 500’ü sözleşmeli olmak üzere 1.000’in üzerinde çiftçimize önemli maliyet avantajları sağlıyoruz. Şirketimizi geleceğe hazırlarken sektörümüz için de ilham kaynağı olmaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“2030 yılına kadar karbon ayak izini yüzde 55 azaltacağız”
Tat Gıda, 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını yüzde 55 azaltmayı ve 2050’de Net Sıfır olmayı hedefliyor. Bu kapsamda, Manisa’da 1,1 milyon euro tutarında güneş enerjisi santrali (GES) yatırımını devreye aldıklarını ve enerji ihtiyacının yüzde 19,49’unu yenilenebilir kaynaklardan karşılamaya başladıklarını hatırlatan Veysel Memiş, “Afyonkarahisar’da 9,90 MWp gücünde yeni bir GES yatırım sürecimizi başlattık. Bu santralimizin üretime geçmesiyle elektrik tüketiminin yüzde 97’sini yenilenebilir kaynaklardan karşılamış olacağız.
Yaptığımız yatırımlarla su geri kazanımımız yüzde 30’a yükseldi. Ayrıca, paydaşlarımızla birlikte hayata geçirdiğimiz Domateste Etkili Su Kullanımı Projesi sayesinde yüzde 23 su tasarrufu sağladık. Yapay zekâ destekli sistemler ve iklim istasyonlarıyla kimyasal kullanımında yüzde 22 düşüş elde ettik. 2030 yılına kadar gübre kaynaklı sera gazı emisyonlarını yüzde 30 ve tarımsal kimyasal kullanımını yüzde 20 azaltmış olacağız” dedi.
“Küresel pazarlarda etkinliğimizi artıracağız”
Sürdürülebilir üretim ile tarladan sofraya kadar değer zincirinin tüm aşamalarında bir ekosistem kurarak müşteri güvenini en üst seviyeye çıkartmanın gayretini gösterdiklerini belirten Veysel Memiş, 40’tan fazla ülkeye ihracat yapan Tat Gıda’nın; alanında Türkiye’de 1’inci, Avrupa’da 5’inci ve dünyada ise 12’nci sırada yer alan iddialı ve güçlü bir şirket olduğunu dile getirdi. Genişleyen ürün portföyüyle sadece lezzetli ve sağlıklı ürünler sunmakla kalmadıklarını, aynı zamanda çevre dostu inovasyonlara imza atıklarını vurgulayan Veysel Memiş, “TÜBİTAK, EBRD ve AB destekli projelerle bilime dayalı ürün geliştirme süreçlerimizi güçlendiriyor, uluslararası iş birlikleriyle inovasyon gücümüzü küresel ölçekte artırıyoruz.
Global pazarlarda ortaya çıkabilecek fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek için çalışıyoruz. Bu bağlamda, Avrupa pazarında etkinliğimizi artırabilmek adına Hollanda’da yüzde 100 bağlı ortaklık kurmaktayız. Avrupa’da daha hızlı hareket etmek ve mikro siparişlere yanıt verebilmek amacıyla bu adımı attık. Orta vadede üretim yatırımlarını da değerlendiriyoruz.” diye konuştu.
source