Trump’ın NATO ülkelerine olan açık mektubu, başta Türkiye olmak üzere Rusya’dan petrol alan tüm ülkeleri tedirgin etti.
Ancak belki de Alman basını Deutsche Welle’nin analizi, durumu en iyi açıklayan yorumu yaptı.
DW’nin yazısında, Trump’ı barışı getireceğine dair defalarca tekrar ettiği sözlerinin faturasının Avrupa’ya, ve Rusya’dan en fazla petrolü alan Türkiye’ye kitlendiği açıkça yazıldı.
Bu değerlendirmede özellikle Türkiye’nin durumu öne çıkıyor. Deutsche Welle, Türkiye’nin son iki yılda Rusya’dan en çok petrol ithal eden ülkeler arasında ilk sıralarda yer aldığını ve bu nedenle Trump’ın eleştirilerinin doğrudan Ankara’yı hedef aldığı izlenimini veriyor.
Trump, Rusya’dan petrol almayı sürdüren NATO üyelerinin ittifakın müzakere gücünü zayıflattığını söylüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin’in enerji alanındaki işbirliğini “stratejik” olarak tanımlaması, Trump’ın mesajının Türkiye’ye yönelik baskı ihtimalini daha görünür kılıyor.
Ancak Trump, Ukrayna’ya gönderilen askeri yardımları yavaşlatarak ve kısa süreliğine de olsa keserek Rusya’nın savaştaki konumunu güçlendirdi. Şimdiyse bu hatanın üstünü örtmek için, Avrupa ve Türkiye’yi suçluyor.
Mektubun zamanlaması da Alman basınında dikkat çekici bulundu. Polonya hava sahasının Rus İHA’ları tarafından ihlali sonrası yükselen gerilimin ardından gelen bu çıkış, Trump’ın Avrupalı müttefikleri köşeye sıkıştırma hamlesi olarak değerlendiriliyor.
Berlin ve Paris, ihlallerin kasıtlı provokasyon olduğuna inanırken Trump’ın “bir hata olabilir” sözleri, Avrupa başkentlerinde şaşkınlık yaratmıştı.
Bu tablo, Türkiye’nin de dahil olduğu NATO üyelerinin Rusya ile enerji bağlarını kesmeye ne ölçüde hazır oldukları sorusunu daha da yakıcı hale getiriyor.