Güvence Hesabı'ndan 522 milyon liralık tazminat ödemesi

Güvence Hesabı, kapsamında bulunan zorunlu sigortaların sağladığı teminatlara ilişkin bedeni olarak (sakatlık ve ölüm) zarar görenlere kaza sonrasında sakat kalma halinde sakatlık tazminatı, ölüm halinde ise ölenin desteğinden yoksun kalanlara destekten yoksun kalma tazminatı ödüyor.

Trafik kazalarında meydana gelen yaralanma, sakat kalma, ölüm ve sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu kazalar gibi hallerde mağdur vatandaşların zararını karşılamak için kurulan hesaptan yılın 8 ayında 1225 dosya sahibine 522 milyon 273 bin liralık ödeme yapıldı.

Söz konusu rakamın, geçen yılın tamamında ödenen 576 milyon 270 bin liralık ödemeyi aşması öngörülürken, bu yılın sonunda hesaptan ödenen tutarın geçen yıla göre yüzde 35-40 artması bekleniyor.

Kuruluşundan bu yana 71 bin 512 dosyaya ödeme yapıldı

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Güvence Hesabı Genel Müdürü Özgür Öntürk, bu yılın 8 ayında ödenen 522 milyon lirayı aşan tutarın, 394 milyon 103 bin lirasının maluliyet kaynaklı tazminatlardan kaynaklandığını belirterek, "Geri kalan 114 milyon liralık kısmın ölüm nedeniyle ödenen destekten yoksun kalma tazminatları ve 14 milyon liralık kısmı da tedavi giderlerinden oluşmaktadır." diye konuştu.

Öntürk, Güvence Hesabı'nın kurulduğu günden bugüne kadar 71 bin 512 dosyaya yaklaşık 4,6 milyar liralık tazminat ödediğini belirterek, söz konusu tazminatların 1 milyar lirasının iflas eden sigorta şirketleri için ödenen maddi ve bedeni tazminatlardan oluştuğunu kaydetti.

Ödenen tutarın büyük çoğunluğunu trafik sigortasının oluşturduğunu ve 3,6 milyar liralık ödemenin diğer kategorilerden kaynaklandığını ifade eden Öntürk, şu değerlendirmede bulundu:

"Yaklaşık 3,5 milyar liralık kısmı trafik sigortasından kaynaklanan tazminatlara ilişkindir. Geri kalan 98 milyon liralık ödememiz ise otobüs koltuk ferdi kaza sigortası ve taşımacılık sigortasından oluşmaktadır. Bunun dışında kalan 18 milyon liralık rakam da tehlikeli maddeler, tüp gaz sorumluluk ve maden çalışanları ferdi kaza sigortasından kaynaklanmaktadır."

Öntürk, Güvence Hesabı'nın sigorta sektörünün güvenli ve istikrarlı işleyişini destekleyen, zorunlu sigortalarda bazı durumlarda tazminat ödemesi gerçekleştiren ve Türkiye Sigorta Birliği'nin (TSB) nezdinde kurulmuş özel bir fon olduğunu kaydetti.

Hesabın 42 yıllık bir geçmişe sahip olduğunun altını çizen Öntürk, "İlk kurulduğunda sadece zorunlu trafik sigortalarındaki tazminatların ödenmesi için bir kuruluştu, daha sonrasında kapsamı genişletildi." dedi.

"En yoğun tazminat ödemesi gerçekleştirilen durumlar sigortasızlık durumudur"

Güvence Hesabı'nın hangi hallerde ve hangi durumlarda tazminat ödediğine değinen Öntürk, şunları kaydetti:

"En yoğun tazminat ödemesi gerçekleştirilen durumlar sigortasızlık durumudur. Örneğin trafikte seyir halindeyken bir aracın meydana getirdiği zarar nedeniyle mağduriyete uğrayanların zararlarını Güvence Hesabı ödüyor. Çünkü sigortasız olan araçların tazminatlarını ödemekte biz yükümlüyüz. İkinci durum tespit edilemeyen araçların meydana getirdiği zararlar ki kamuoyunda sıklıkla vurup kaçan araçlar olarak nitelendirdiğimiz buradan tazminat ödemelerini gerçekleştiriyoruz. Çalıntı ve gasp halinde araçların meydana getirdiği (bedeni) zararları karşılıyoruz."

İflas eden sigorta şirketlerinin veya tüm branşlarda sigorta sözleşmesi addetme yetkisi kaldırılmış sigorta şirketlerinin zorunlu sigortalardaki zararlarını ödediklerini vurgulayan Öntürk, hesabın bu ödemelerde iki kritere dikkat ettiklerini söyledi.

Öntürk, maddi zararlar ve bedeni zararlar ayrımının sıklıkla karıştırıldığını belirterek, "İflas eden şirketlerimiz için hem maddi zararı hem de bedeni zararı ödemekteyken, sigortasızlık durumları tespit edilemeyen araçların meydana getirdiği zararlar için yalnızca bedeni zararları ödüyoruz." dedi.

Trafik kazaları için ödenen tazminat tutarının da kendi içinde kriterlere ayrıldığını söyleyen Öntürk, trafik sigortası olmayan bir aracın meydana getirdiği kazada sakat kalan veya vefat eden bir vatandaşın yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatı adı altında bir ödeme kalemi bulunduğunu kaydetti.

Öntürk, tazminatların hesaplanmasına ilişkin yürütülen çalışmalara da değinerek, "Trafik sigortası genel şartlarına göre ve sigortacılık mevzuatına göre ödemek için çeşitli belgeler var. Sakatlık durumunda bu sürekli sakatlık oranını gösteren yetkili hastanelerden alınmış medikal raporlar, mağdur kalan kişinin gelir durumu ve kazadaki kusur durumu gibi önemli kriterler var. Bu belgeler toplandıktan sonra biz Güvence Hesabı olarak aktüel bilirkişiler vasıtasıyla tazminatı hesaplayıp vatandaşlarımıza bu mağduriyeti gidermek için ödemelerini gerçekleştiriyoruz." diye konuştu.

"Araç sahibine tazminatı rücu ediyoruz"

Öntürk, ocak-ağustos döneminde yapılan ödemelerin yüzde 98'inden fazlasının trafik sigortasından kaynaklandığını hatırlatarak, hesabın bu tazminatları ödedikten sonra sigortasını yaptırmayan vatandaşların, vermiş olduğu bedeni zararı, mağduriyetleri trafik kazasında yaralanan kişiye ödedikten sonra bu aracın sürücüsüne ve araç sahibine tazminatı rücu ettiklerini kaydetti.

Dava ve icra yoluyla bu tazminatı geri istediklerini belirten Öntürk, vatandaşların trafik sigortalarını yaptırmadan yola çıkmamaları uyarısında bulundu.

"Cüzi primlerle bu riski trafik sigortası yaptırarak devretmek en makul ve akıllıca yol"

Öntürk, şu an trafik sigortasında bir bedeni zarar için teminat limitinin 2,7 milyon liraya kadar çıktığını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Geçen sene bu tutar 1,8 milyon lira civarındaydı. Her sene artan ve güncellenen limitlerden bahsediyoruz. Vatandaşlarımız bir kaza neticesinde ömür boyu karşılaşacakları, yüzleşecekleri hukuki ve ekonomik sonuçlarla karşı karşıya kalabilirler. Bu yüzden bu kadar büyük bir riskin karşısında cüzi primlerle bu riski trafik sigortası yaptırarak devretmek en makul ve akıllıca yol olacaktır."


source