MUĞLA / EKONOMİ
Türkiye’nin ve Muğla’nın ilk kadın valisi Lale Aytaman’ın yaşamı belgesel oldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla hayata geçirilen “Vali Hanım” isimli belgesel önümüzdeki günlerde izleyiciyle buluşacak. Yapımcılığını gazeteci yazar Özlem Özdemir, yönetmenliğini ise Gülay Ayyıldız Yiğitcan’ın üstlendiği belgesel, Türkiye’nin ilk kadın valisinin yaşam öyküsünü izleyicilere aktaracak.
Belgesel, çocukluk yıllarını, aile yaşamını, eğitim hayatını ve diplomatik kariyerini mercek altına aldığı Aytaman’ın, Türkiye’nin ilk kadın valisi oluşuna uzanan hikayesini anlatıyor. Lale Aytaman’ın ailesi ve yakın çevresiyle yapılan röportajların yanı sıra titiz bir arşiv çalışması da içeren belgesel aynı zamanda Türkiye’nin 1990’lı yıllarına ışık tutuyor.
“Vali Hanım” isimli yapıma ilişkin konuşan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Bu belgesel, yalnızca Türkiye’nin ilk kadın valisinin hayatını anlatmakla kalmıyor; aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına bakış açısını da gözler önüne seriyor. Lale Hanım’ın hikâyesi Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Dünya’da her şey kadının eseridir’ sözünden yola çıkarak kadınların neleri başarabileceğinin en önemli göstergesi. Ayrıca geleceğin kadınlarına ilham verecek değerli bir başarı öyküsüdür” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin ilk kadın valisi olan Lale Aytaman, eğitim ve diplomasi alanındaki çalışmalarıyla tanınıyor. Çocukluk ve gençlik yıllarını güçlü bir eğitim temeli üzerine inşa eden Aytaman, kariyerinde birçok önemli görev üstlendi. 1991 yılında Muğla Valisi olarak göreve başlayan Lale Hanım, Türkiye’de kadınların kamu yönetimindeki öncü temsilcilerinden biri oldu. Görev süresi boyunca çevre koruma projeleri, geleneksel el sanatlarının desteklenmesi ve kadınların üretime katılması yönünde çalışmalar yürüttü. Aytaman, 1995 yılında Anavatan Partisi’nden Muğla Milletvekili seçilerek TBMM’ye girdi. Kadının Statüsünü Araştırma Komisyonu Başkanlığı yapan Aytaman, Avrupa Konseyi’nde de Türkiye’yi temsil etti. Valilik dönemi deneyimlerini “İğneli Koltukta Dört Buçuk Yıl” adlı kitabında kaleme aldı. Aytaman, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları konularında ilham verici bir figür olarak kabul ediliyor.