'Jurassic Park' filmlerinden fırlamış gibi… Yeni tür ağzındaki son yemeği ile bulundu
Jurassic Park filmleriyle hafızalara kazınan raptorların dev versiyonları olan megaraptorlar, etçil dinozorlar sınıfında yer alıyor. Araştırmacılar, Joaquinraptor’un burundan kuyruğa yaklaşık 7 metre uzunluğunda ve bir tondan fazla ağırlığında olduğunu tahmin ediyor.
Keşfedilen fosil, megaraptorların beslenme alışkanlıklarına dair en net kanıtlardan birini sunuyor. Patagonya Jeoloji ve Paleontoloji Enstitüsü'nden paleontolog Lucio Ibiricu, Joaquinraptor’un alt çene kemikleri arasında bir timsah atası olan crocodyliforma ait üst kol kemiği bulduklarını belirtiyor.
Kemiğin üzerinde diş izlerinin olması, bu iki hayvan arasında bir etkileşim olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Araştırmacılar, kemiğin hayvana ölüm anında mı yoksa sonrasında mı ulaştığını kesin olarak söyleyemese de, av-avcı ilişkisi güçlü bir ihtimal olarak değerlendiriliyor.
Joaquinraptor’un yaşı, kemiğinde bulunan büyüme çizgileri (LAGs) incelenerek belirlendi. Bu izler, ağaç halkaları gibi yıllık olarak oluştuğu varsayımıyla değerlendirildiğinde, bireyin en az 19 yaşında olduğu ortaya çıktı. Dinozorun, cinsel olarak olgunlaşmış ancak tam büyümesini henüz tamamlamamış olduğu bulundu.
Fosil tam iskelet olmasa da çene, kafatası, ön ayak, bacak ve kuyruk omurlarına ait parçalar içeriyor. Bu da Joaquinraptor’un şimdiye kadar bulunan en eksiksiz megaraptor örneklerinden biri olmasını sağlıyor. Bu yeni tür, yalnızca eski Patagonya’nın canlı çeşitliliğini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda bu hâlâ gizemli olan megaraptor grubuna dair önemli boşlukları dolduruyor.
Kuzey yarımküredeki kıtalarda devasa tiranozorlar egemenken, Güney Amerika ve Avustralya gibi bölgelerde bu boşluğu megaraptorlar doldurmuş görünüyor. Joaquinraptor’un kalıntıları yaklaşık 68 milyon yıl öncesine, yani dinozorların yok oluşuna yol açan felaket öncesine tarihleniyor. Bu da onu bilinen en genç megaraptor örneklerinden biri yapıyor.
Megaraptorların evrimsel olarak farklı bir yoldan ilerledikleri düşünülüyor. Büyük ve güçlü olmalarına rağmen, hızlı yapılarından ödün vermemişler. Özellikle güçlü ön uzuvları ve aşırı gelişmiş pençeleri, onları T. rex gibi türlerden ayırıyor. Bu dev pençelerin, avı yakalamak ve yumuşak dokulara erişmek gibi işlevlerde kullanıldığı düşünülüyor.
source