0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Dünyanın gözü önünde bir millet yok edilmeye çalışılıyor.

Çin’in “Xinjiang” dediği, bizimse “Doğu Türkistan” diye bildiğimiz kadim coğrafya, tarih boyunca zulme direndi, bağımsızlık mücadelesini hiç bırakmadı. Bugün ise Uygur Türkleri, 21. yüzyılın en ağır insanlık suçlarına maruz kalıyor.

Coğrafyasıyla, tarihiyle ve kültürüyle Türk dünyasının kalbinde yer alan Doğu Türkistan, sadece bir bölge değil; gök mavisi bayrağıyla Türk’ün bağımsızlık sembolü, inanç ve kimlik mücadelesinin adı.

Gök Bayrak ve Anlamı

Uygur Türklerinin “Gök Bayrak” dediği mavi zeminli bayrak, bağımsızlığın simgesi. Üzerindeki hilal Müslüman kimliğin, yıldız ise Türk birliğinin ve aydınlık geleceğin işareti.

Ne yazık ki bu bayrağı dalgalandırmak bugün Doğu Türkistan’da suç sayılıyor.

Bir halk, kendi sembolünden mahrum bırakılıyor.

Tarih Boyunca Mücadele

Hunlardan Göktürklere, Uygurlardan Karahanlılara kadar pek çok Türk devletine ev sahipliği yapan Doğu Türkistan, 19. yüzyılda Çin’in işgaline uğradı. 1933 ve 1944’te bağımsızlık bayrağını yeniden yükselten Uygurlar, kısa süreli devletler kurdu ama her defasında Çin’in baskısıyla karşı karşıya kaldı.

1949’da Mao ile birlikte ise tam anlamıyla esaret dönemi başladı.

Çin’in Politikaları: Sessiz Soykırım

Bugün Çin’in uyguladığı politikalar, modern çağda görülmüş en ağır baskı yöntemlerinden bazıları:

Toplama kampları: 2017’den bu yana yüz binlerce Uygur, “yeniden eğitim” adı altında zorla kamplara kapatıldı.

Din ve kültür yasağı : Camiler yıkıldı, dini liderler tutuklandı, ibadet yasaklandı.

Zorla çalıştırma : Fabrikalarda Uygurlar köle emeği gibi kullanılıyor.

Demografik değişim : Çinliler bölgeye yerleştirilerek nüfus dengesi bozuluyor.

Kadınlara baskı : Kısırlaştırma, zorla evlilik ve cinsel şiddet raporlarla sabit.

Teknolojik gözetim : Yapay zekâlı kameralarla bir halkın her adımı izleniyor.

Bütün bunlar, tarihin tanık olduğu en acımasız kültürel soykırımlardan birinin işaretleri.

Dünya Ne Yapıyor?

Ne yazık ki dünya büyük ölçüde sessiz.

Çin’in ekonomik gücü, birçok devleti üç maymunu oynamaya itiyor.

BM raporlar yayımlıyor ama yaptırım gelmiyor.

Türkiye dahil bazı ülkeler zaman zaman ses yükseltse de kalıcı bir adım atılamıyor.

Bize Düşen Sorumluluk

Doğu Türkistan meselesi sadece Uygurların değil, tüm insanlığın onur sınavıdır.

Biz Türkler içinse ayrı bir vicdan borcudur. Çünkü orada susturulan her dil, yakılan her cami, dalgalanmasına izin verilmeyen her bayrak bizim hafızamıza kazınmalı.

Bugün Doğu Türkistan için atılacak en küçük adım, yarın insanlık onurunun kurtuluşuna vesile olabilir. Sözümüz, kalemimiz, vicdanımız Gök Bayrak’ın yanında olmalı.