Tüm Yollar Hakikate Çıkar

Kitap adı: Alice Harikalar Diyarında
Yazar: Lewis Carrol
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Çeviri: Sinan Ezber
Sayfa: 106
Baskı: Mayıs, 2017

Hikaye, bir tavşan deliğinden düşen ve kendini konuşan hayvanlar ve tuhaf karakterlerle dolu bir dünyada bulan Alice adlı genç bir kızın yolculuğunu konu alıyor.

Karakterler;
Alice
Alice, nehir kıyısında otururken yanından geçen ve cep saati takan beyaz bir tavşanın ne kadar geç kaldığından bahsettiğini gören genç bir kızdır. Alice buna şaşırır ve tavşanı takip ederek bir tavşan deliğinden aşağı indiğinde kendini tuhaf yaratıklarla ve bilinmeyen manzaralarla dolu, garip ve alışılmadık bir dünyada bulur.

Alice, yolculuğu boyunca sayısız zorluk ve engelle karşılaşır. Büyüyüp küçülür, bir deste iskambil kağıdıyla mücadele eder ve hatta kaotik bir çay partisine katılır. Meraklı, cesur ve iyi kalpli olarak tasvir edilirken, zaman zaman saf ve biraz da dürtüsel olarak da gösterilir.

Alice'in merakı ve kararlılığı hikâyeyi ileriye taşıyor ve Harikalar Diyarı'nda çeşitli varlıklarla karşılaşmaları bir gerçeküstücülük ve absürtlük duygusu yaratıyor.

Beyaz Tavşan
Beyaz Tavşan, Alice'in karşılaştığı ilk Harikalar Diyarı karakteridir.

Gergin ve sürekli acelecidir.

Ancak, Kupa Kralı'na karşı gelebilecek kadar kendine güvenir.
Beyaz Tavşan Alice onu takip ettiği için, hikâye boyunca her ortaya çıktığında olayları tekrar harekete geçiriyor.

Bir bakıma Alice için Harikalar Diyarı'nda bir rehber ama istemeden.
Beyaz Tavşan'ın bir adı yok; sadece 'beyaz tavşan' olarak anılıyor.

Şapkacı
(Çılgın Şapkacı olarak da bilinir), kitaptaki belki de en ikonik karakterdir. Eksantrikliği ve çılgın davranışları, Harikalar Diyarı'nın tuhaf dünyasıyla özdeşleşmiştir.

Tuhaf tavırları ve tuhaf bir şekilde yapılandırılmış cümleleriyle öne çıkar.
Şapkacı ve Mart Tavşanı, sanki her zaman çay vaktiymiş gibi davranmayı severler çünkü Şapkacı, Kalpler Kraliçesi için şarkı söylerken 'zamanı öldürmekle' suçlanmış ve Kraliçe tarafından idama mahkûm edilmiş, ancak başı kesilerek öldürülmekten kurtulmuştur.

Zaman, intikam olarak Şapkacı'nın etrafında durur ve onu sonsuza dek saat altıda takılıp kalır. Şapkacı, Harikalar Diyarı sakinlerinin tuhaflığını yansıtan tuhaf bir karakterdir. Konuşmasına ve davranışlarına yansıyan çılgınlıkla tanımlanan, tuhaf bir figürdür.

Alice çay partisine katıldığında Şapkacı sürekli yer değiştirir, Alice'e cevabı olmayan bilmeceler sorar ve saçma şiirler okur; bu da kaçınılmaz olarak Alice'in partiden ayrılmasına neden olur.

Kupa Kraliçesi
Kupa Kraliçesi, sürekli olarak bir karakterin kafasının kesilmesini isteyen heybetli bir figürdür, ancak aslında hiç kimse idam edilmez; Kupa Kralı, bakmadığı zamanlarda onları sessizce affeder. Çabuk sinirlenen ve oldukça huysuz bir kadındır, sürekli itaat ve saygı bekler.

Cheshire Kedisi
Cheshire Kedisi, istediği zaman ortaya çıkıp kaybolabilen, kocaman bir gülümsemeye sahip, iri ve gizemli bir kedidir. Alice Harikalar Diyarı'nda gezinirken ona gizemli tavsiyeler verir. Alice'in sorularına verdiği kaçamak cevaplarla Cheshire Kedisi, merak uyandırır ve hikâyeye bir kat daha merak katar.

Düşes
Korkuları nedeniyle ürkek olan bir karakterdir. Özellikle kraliçeden korkması temel davranışı olarak görülmektedir.

Ana karakterlerin dışında yardımcı karakterler de bulunmaktadır.
Bunlar; Cheshire Kedisi, Mart Tavşanı, yalancı kaplumbağa, balık-uşak, lory, tarla faresi, pat, köpek yavrusu, sırıtan kedi, fare, kurbağa-uşak, dodo, kertenkele Bill, ördek, kuş, grifon, kartal yavrusu, Bilge Absolem (tırtıl).

Carroll'ın yazım tarzı son derece ilgi çekici

Alice ile birlikte Harikalar Diyarı'na çekildiğinizi hissettiren canlı betimlemelere sahiptir. Kitabın bir diğer dikkat çekici yönü de Carroll'ın ustaca dil ve kelime oyunları kullanımıdır. Yazarın kelime oyunlarını, zekice kafiyeleri ve nükteli göndermeleri akıllıca kullanması, çocuk edebiyatında eşi benzeri olmayan bir mizah yaratıyor.

Alice'in Harikalar Diyarındaki yolculuğu, okuyucunun hayal gücünü ve zekâsını zorlayan ilginç olaylar ve konuşmalarla doludur. Yazarın karakterler ve mekanlar hakkındaki yaratıcı tasvirleri eğlenceli olup, büyülü bir dünyaya mükemmel bir kaçış sunuyor. Karakterlerden bahsetmişken… hepsi inanılmaz derecede akılda kalıcı ve yazarın Victoria dönemi toplumuna bakış açısına ışık tutuyor. Şapkacı'dan Kupa Kraliçesi'ne kadar her karakter, insanlık durumunun farklı bir yönünü temsil ediyor ve çevremizdeki dünyanın saçmalıklarına ilginç bir yorum getiriyor.

Karakterlerin her biri Alice'in ruhsal yapısının veya aştığı toplumsal kuralların farklı bir yönünü temsil ediyor gibi görünüyor. Benzersiz özellikleri ve karakteristikleri, hikâyeye derinlik ve zenginlik katarak onu zamansız bir klasik haline getiriyor. Alice Harikalar Diyarında'ya hikayesi, tuhaflığı ve nostaljisi nedeniyle oldukça keyifli bir eserdir.

Bu diyarda mantık işlemiyor. Kitapta geçen en güzel diyaloglardan biri ise şu şekildedir; Harikalar Diyarı’nda yolunu kaybetmiş olan Alice, Cheshire Kedisi’ne sordu: “Hangi yöne gitmem gerekiyor?”
Cheshire Kedisi: “Sorunun cevabı nereye gitmek istediğine göre değişir.”
Alice: “Nereye gittiğim çok da umurumda değil. Bir yere varayım yeter ki.”
Cheshire Kedisi: “O zaman ne yöne gittiğin fark etmez. Yeteri kadar yürürsen emin ol bir yere varırsın.”

Sonuç olarak bilgeliğin yolu hakikate varmaktan, onu idrak etmekten geçiyordu.

Ve hakikate varmak için seçtiğin yol önemli değildi.

İster Budist, ister ateist, ister Hıristiyan, ister Müslüman, ister Şaman ol; yeterince yürüyüp içsel yolculuğunu hakkıyla tamamlarsan hakikate varırsın.

Çünkü tüm yollar er ya da geç hakikate çıkar.

Her zamanki gibi, bugün benimle vakit geçirdiğiniz için çok teşekkür ederim!
Bir dahaki sefere kadar hoşçakalın ...