41,5891
0,24%48,8714
0,45%5.143,41
0,35%11012.12
0,35%ABD’de 2026 mali yılının başlamasına bir günden az süre kala, Kongre’de bütçe üzerinde uzlaşma sağlanamaması federal hükümetin kapanma riskini artırdı.
Ülkede yerel saatle bu gece yarısı 2025 mali yılı sona ererken, Cumhuriyetçiler ve Demokratlar federal hükümete finansman sağlayacak bütçe konusunda henüz anlaşmaya varamadı.
Kongre’deki Demokrat ve Cumhuriyetçi liderler, bütçe konusunda görüşmek üzere dün ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya gelse de taraflar kendi pozisyonlarından geri adım atmaya niyetli görünmüyor.
ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, dünkü görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, “Bence bir kapanmaya doğru gidiyoruz çünkü Demokratlar doğru olanı yapmıyor. Umarım fikirlerini değiştirirler, ama göreceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Senato Azınlık Lideri Demokrat Chuck Schumer de aralarında hala büyük farklılık olduğuna işaret ederek, “Kapanma olup olmayacağı Cumhuriyetçilere bağlı.” ifadelerini kullandı.
Temsilciler Meclisi, 19 Eylül’de federal hükümete 21 Kasım’a kadar finansman sağlanmasını öngören bütçe tasarısını onaylamıştı. Ancak Senato, Cumhuriyetçilerin sunduğu tasarıya onay vermemişti.
Demokratlar, sağlık sigortası sübvansiyonlarının süresinin uzatılmasını ve Medicaid kesintilerinin geri alınmasını talep ederken, Amerikalıların sağlık hizmetlerine erişimini zorlaştıracağı gerekçesiyle Cumhuriyetçilerin tasarısına destek vermeyi reddediyor. Cumhuriyetçiler ise herhangi bir taviz vermeye yanaşmıyor.
Cumhuriyetçilerin Kongre’nin her iki kanadını kontrol etse de Senato’da bütçe tasarısını geçirmek için gerekli 60 oya sahip olmaması, Demokratlara pazarlık gücü kazandırıyor.
Bütçe tasarısı üzerinde uzlaşma sağlanamaması halinde ABD’de federal hükümetin 2019’dan bu yana ilk kez kapanma ihtimali bulunuyor.
Amerikan kanunlarına göre Kongre, 1 Ekim’de başlayıp 30 Eylül’de sona eren mali yıl için bütçeyi onaylayamazsa aranın geçici bütçelerle kapatılması gerekiyor.
Geçici bütçenin de onaylanamadığı dönemlerde harcama yetkisini kaybeden federal kurumlar, geçici olarak faaliyetlerini durduruyor.
Bu durum, mali yıl başlamadan hükümete fon sağlayacak bir yasanın geçirilmemesi halinde federal hükümetin operasyonlarının çoğunun durması anlamına geliyor.
Söz konusu durum tam anlamıyla bir ekonomik kriz oluşturmasa da ABD’de yaşamın federal hükümetle etkileşimde olduğu birçok bölümünde aksama yaşanması riski taşıyor.
Bu süreçte kamu çalışanları zorunlu izne çıkarılırken, ABD ordusu, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ve Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) gibi istihbarat kurumları, kamu hastanelerinde çalışan doktor ve hemşireler, havaalanları ve hapishanelerdeki güvenlik görevlileri gibi kamu çalışanları görevlerine devam ediyor.
“Temel” personel kategorisinde yer alan bu çalışanlar, kapanma dönemlerindeki maaşlarını genellikle Kongre yeni bir bütçe geçirene kadar alamıyor.
Her federal kurum, önceki kapanmalarda yayınlanan, Yönetim ve Bütçe Ofisi (OMB) tarafından koordine edilen yönergeleri izleyerek kendi kapanma planını izliyor. Planlar, ödenekler geri alınana kadar hangi hükümet faaliyetlerinin devam edemeyeceğini belirliyor.
Önceki kapanmalarda, sınır güvenliği, hastanede tıbbi bakım, hava trafik kontrolü, kolluk kuvvetleri ve enerji şebekesi bakımı gibi hizmetler temel hizmetler arasında bulunurken, Sosyal Güvenlik, Medicare ve Medicaid gibi ödemeler devam ediyor.
Bütçeden bağımsız olarak ücretlerle finanse edilen göçmenlik hizmetleri gibi alanlar kapanmadan etkilenmiyor.
Federal hükümetin kapanması bazı kamu hizmetlerinde ise aksamalara yol açabiliyor. Çevre ve gıda denetimleri etkilenirken, fabrikalardaki denetimler geçici olarak durabiliyor.
Ayrıca, ulusal parklar kapanırken, çöp birikmeleri olabiliyor. Hava seyahati alanında ise hava trafik kontrolörleri ve güvenlik görevlileri ödemesiz çalıştığı için gecikmeler ve uçuş iptalleri yaşanabiliyor.
Hükümetin kapanması ekonomik verilerin açıklanmasını da etkiliyor.
Çalışma İstatistikleri Bürosu’nun kapanma durumunda devreye girecek acil durum planına göre, bu süreçte yayımlanması planlanan ekonomik veriler açıklanmayacak. Bu da piyasaların yakından takip ettiği, cuma günü açıklanması beklenen tarım dışı istihdam verisinin yayımlanmayacağı anlamına geliyor.
Sorumlu Federal Bütçe Komitesi verilerine göre, 1981’den bu yana üç gün veya daha kısa süreli 10 kapanma yaşanırken, federal hükümetin operasyonlarını ciddi şekilde etkileyen uzun süreli 4 kapanma oldu.
Federal hükümetin operasyonlarını ciddi şekilde etkileyen kapanmalardan ilk ikisi 1995-1996 yıllarında eski ABD Başkanı Bill Clinton döneminde meydana gelirken, toplam 26 gün sürdü. Üçüncüsü ise Barack Obama dönemindeki 16 günlük kapanma oldu.
Ülkede en son kapanma ABD Başkanı Donald Trump’ın ilk döneminde gerçekleşti.
Trump’ın Meksika duvarı için finansman içermeyen geçici bütçe tasarısını imzalamayacağı restiyle ortaya çıkan bütçe krizi, Demokratların geri adım atmaması sonrasında federal hükümetin kısmen kapanmasıyla sonuçlandı.
Aralık 2018’de başlayarak Ocak 2019’da biten 35 günlük kapanma, ABD tarihinin en uzun süreli kapanması olarak dikkati çekti.
Kapanmaların ekonomik etkilerine ilişkin tahminler farklılık gösterse de kapanmanın tasarruf sağlamak yerine maliyet yaratma eğiliminde olduğu belirtiliyor.
Acil durum planlarının uygulanmasının maliyeti, kapanma sırasında tahsil edilemeyen ücretler, kapanma sırasında çalışmaya devam eden federal çalışanların maaşlarını geriye dönük olarak alması gibi etkenler potansiyel tasarrufları ortadan kaldırıyor.
ABD Kongresi Bütçe Ofisi (CBO), 2018-2019 kapanmasının Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’yı (GSYH) toplam 11 milyar dolar azalttığını ve bunun 3 milyar dolarının geri kazanılmayacağını tahmin ediyor.
CBO, daha uzun süreli kapatmaların, işletmelerin federal izin ve sertifikalar alamaması veya federal kredilere erişememesi nedeniyle özel sektör yatırımlarını ve istihdam kararlarını olumsuz etkilediğini de belirtiyor.
Senato’nun 2019’daki bir raporuna göre, 2013, 2018 ve 2019 yıllarında yaşanan kapanmaların vergi mükelleflerinin yaklaşık 4 milyar dolarının boşa harcandığını öne sürüyor.
Federal hükümetin kapanması ile temerrüde düşmesi zaman zaman karıştırılıyor. Kapanmada, hükümet hizmetlerini yerine getiren çalışanlara ve yüklenicilere geçici olarak ödeme yapılması durdurulurken, temerrütte çok daha geniş bir kesim ödeme alamıyor.
Temerrütte, hükümet yasal borç limitini aşması dolayısıyla alacaklılarına ödeme yapamıyor. Tüm hükümet harcamaları, zorunlu ödemeler, borçların faizi ve ABD tahvil sahiplerine yapılan ödemeler dahil, federal hükümetin tüm ödemeleri riske giriyor.
Hükümetin kapanması yıkıcı olsa da hükümetin temerrüde düşmesinin “felaketle” sonuçlanabileceği belirtiliyor.
Mali gücün zayıfladığının bir göstergesi olan temerrüt, finansal piyasalarda ciddi istikrarsızlığa yol açabiliyor.
Hükümetin temerrüde düşmesi, borçlanma maliyetlerini artırmak, kredi notunun düşmesi gibi olumsuz sonuçlar doğurabiliyor.
GENEL
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGENEL
2 gün önceGENEL
2 gün önce