Borusan Grubu şirketlerinden Borusan EnBW Enerji’nin elektrikli araç şarj ağı alanındaki markası “Borusan EnBW Şarj-5” düzenlenen etkinlikle kamuoyuna tanıtıldı.

Etkinlikte açıklamalarda bulunan Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı, ulaşım sektöründe artan hareketliliğin bu alanda karbon salımını da artırdığına dikkati çekti. Amasyalı, “Bu da elektrifikasyonu zorunlu kılıyor. Elektrikli araçlar her geçen gün yaşamımıza daha fazla dahil oluyor. Biz de Borusan EnBW Enerji olarak 16 yıllık yenilenebilir enerji sektörü deneyimimizi ve enerjimizi, mobilite ve enerji dönüşümlerinin kesişiminde yer alan yeni bir alana taşıdık.” diye konuştu.

2030’da 3 bin şarj noktası hedefleniyor

Amasyalı, tanıtım toplantısının ardından AA muhabirine, elektrikli araç piyasası ve Borusan EnBW’nin gelecek yatırımlarına dair değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’de elektrikli araç şarj ağı alanında 177 lisanslı firmanın faaliyet gösterdiğini belirten Amasyalı, şöyle devam etti:

“Bu 177 lisanslı firma arasında Borusan EnBW Şarj markamız 5’i farklılaştıran bizim beş temel özelliğimiz var; kolay, güvenli, güvenilir, hızlı, sürdürülebilir. Bunların hepsinin altında da bu dediğim önermeleri de doğrulayan zaten sahadaki sizlerin birebir tecrübe edeceği uygulamalar söz konusu. Bu özelliklerle birlikte de elektrikli araç şarj ağı işine yeni bir soluk getirmiş oluyoruz.”

Amasyalı, şirketin 351 şarj noktasına sahip olduğunu ifade ederek, “Yıl sonu itibarıyla 500 şarj noktasına ulaşacağız. 2030 itibarıyla da 3 bin şarj noktasına ulaşmayı hedefliyoruz.”dedi.

Şirketin yatırım tutarının 2030’a kadar 10 milyar liraya ulaşmasını hedeflediklerini dile getiren Amasyalı, yurt dışında bazı operatörlerle iş birliği yapma konusunun gündemlerinde olduğunu aktardı.

Amasyalı, yurt içindeki iş birliklerine yönelik, “Yüksek güçlü şarj sektöründe lider olma hedefimiz doğrultusunda, bize değer katacak ve bizim de değer katabileceğimiz yeni iş birliklerine neden olmasın diyoruz.” ifadelerini kullandı.

Sivas’ta RES montajı devam ediyor

Yenilenebilir enerji sektöründe son dönemde hayata geçirdikleri projelere değinen Amasyalı, “Geçtiğimiz 1-2 yıl içinde, Türkiye’nin en büyük rüzgar enerjisi santrali (RES) ve güneş enerjisi santrali (GES) hibrit tesislerinden biri olan, 94 megavat gücündeki Saros RES-GES’i Çanakkale bölgesinde devreye aldık. Onunla eş zamanlı başlayıp hemen sonrasında bitirdiğimiz Balabanlı kapasite artışı rüzgar enerjisi yatırımlarımızı da geçtiğimiz yılın sonunda hayata geçirdik.” diye konuştu.

Amasyalı, Sivas’ta 80 megavatlık RES yatırımının devam ettiğine işaret ederek, 14 türbinden oluşan tesiste şu ana kadar 4 türbinin montajını tamamladıklarını, 5’inci türbinin montajına başladıklarını ifade etti. Amasyalı, kademeli olarak ekim sonuna kadar bu tesisin faaliyete geçeceğini dile getirdi.

Mevcut yatırımların yanı sıra yeni projelere de odaklandıklarını belirten Amasyalı, şunları kaydetti:

“Mevcut kurulu gücümüzün üzerine 400 megavat kapasiteli depolamalı RES projelerimiz söz konusu. Dört ayrı RES projesi Trakya bölgesinde yer alıyor ve şu anda bu projelerin ön lisans süreçleri devam ediyor. İdari izinlerin alınmasının ardından projelerin 2026’nın ortalarına doğru inşaat aşamasına geçmesini hedefliyoruz. Bugün itibarıyla 855 megavatlık bir kurulu güce sahibiz. Buna Sivas’taki Pelit RES projemiz de ekleniyor. 935 megavata geliyoruz. Depolamalı ve diğer projeleri de dikkate aldığımızda portföyümüzün büyüklüğünün önümüzdeki birkaç yıl içerisinde 1,4 gigavat olmasını planlıyoruz.”