SERKAN RAŞA

Yunanistan’ın üçüncü bü­yük adası olan Midilli, zeytinlikleri, taş evli köy­leri, edebiyatla yoğrulmuş ruhu ve huzurlu atmosferiyle hem do­ğayı hem kültürü bir arada su­nuyor. Plajları, gastronomisi ve tarihiyle büyüleyen ada ziyaret­çilerini benzersiz bir yolculuğa davet ediyor.

Tarihin ve kültürün izinde

Midilli, antik çağlardan beri önemli bir kültür merkezi olmuş. Ada, antik dönemin en ünlü kadın şairi Sappho’nun doğduğu yer ola­rak edebiyat tarihinde özel bir ye­re sahip. Eressos bölgesi, bu lirik şairin izlerini taşırken, adanın her köşesi şiirsel bir güzellik sunuyor. Osmanlı döneminde de önemli bir yerleşim yeri olan adada, Türk iz­lerini görmek mümkün. Mytile­ne’deki Yeni Cami ve Valide Cami, ortak tarihimizin canlı tanıkları olarak ayakta duruyor. Ada mer­kezindeki Osmanlı çarşısı ise geç­mişin ticari canlılığını günümüze taşıyor.

Theophilos Müzesi, ünlü halk ressamı Theophilos’un naif tarz­da yapılmış tablolarını sergiliyor. Eserler hem Yunan köy hayatını hem de Ege ruhunu yansıtan sıcak detaylarla dolu.

Midilli’nin doğal güzellikleri, adeta bir tablo gibi gözler önüne seriliyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Sigri Fosil Or­manı, 20 milyon yıllık ağaç kalın­tılarıyla ziyaretçilerini tarih ön­cesi bir yolculuğa çıkarıyor.

Sessizlik sevene de kalabalığı sevene de Midilli’de her tatil zev­kine uygun bir plaj var.

-Anaxos Beach (Petra ya­kınlarında): Geniş kumsalı, ra­hat şezlongları ve sahil kenarın­daki tavernalarıyla kalabalık ama konforlu bir tercih.

-Skala Eressos: Adanın ba­tısında yer alan bu uzun kumsal, özgür ruhlu atmosferi, rüzgar sör­fü olanakları ve tahta platformlar üzerindeki kafeleriyle popüler.

-Tarti Plajı: Güneydeki bu küçük koy, berrak suyu ve doğal sadeliğiyle, yerel halkın da tercih ettiği sakin bir cennet. Özellikle “O Gialos” adlı balıkçı restoranı, gün batımı sofraları için ideal.

-Vatera Plajı: 8 kilometre­lik uzunluğuyla adanın en büyük kumsalı

-Eftalou Plajı: Termal sula­rıyla ünlü, şifa arayanların uğrak noktası

-Tsamakia Plajı: Mytile­ne’ye yakınlığıyla şehir halkının favorisi

-Agios Isidoros: Dramatik kayalıkları ve kristal berraklığın­daki sularıyla fotoğraf tutkunları­nı cezbediyor

Gastronomi şöleni: Lezzet adası

Midilli mutfağı, Ege’nin iki ya­kasının ortak lezzetlerini yansı­tıyor. Plomari’de üretilen ouzolar, adanın gastronomi kimliğinin ay­rılmaz bir parçası. Zeytinyağlı ye­mekler, taze deniz ürünleri ve ye­rel peynirler, Midilli sofralarının vazgeçilmezleri arasında.

Mutlaka denemeniz gerekenler:

-Ladotyri: Zeytinyağında bekletilen özel bir peynir

-Sardalya tuzlama: Gele­neksel yöntemlerle hazırlanan bir lezzet

-Sougania: Ada spesiyali so­ğanlı börek

Midilli sakızı: Yöreye özgü sakızlı tatlılar

 Yapmadan dönmeyin

Midilli, sadece deniz-kum-güneş üçgeninde bir tatil sunmuyor. Ada, kültür ve doğa aktiviteleri sevenler için de sayısız seçenek barındırıyor.

-Molivos Klasik Müzik Festivali: Temmuz sonunda kale içinde düzenlenen konserler, tarihi atmosferle birleşince eşsiz bir deneyim yaratıyor.

-Molivos Kalesi’nde gün batımını izlemek.

-Plomari’de ouzo fabrikalarını ziyaret etmek

-Midilli’nin geleneksel köylerini keşfetmek (Agiasos, Sykaminia)

-Ada merkezindeki Arkeoloji Müzesi’ni gezmek

-Temmuz ayındaki Sardalya Festivali’ne katılmak

-Yerel zeytinyağı ve sabun atölyelerini ziyaret etmek

KONAKLAMA

Her bütçeye uygun seçenekler

Midilli’de konaklama seçenekleri, her zevke ve bütçeye hitap ediyor. Geleneksel taş evlerden lüks otellere kadar geniş bir yelpaze sunan ada, misafirlerine unutulmaz bir konaklama deneyimi vaat ediyor.

Öne Çıkan Konaklama Mekanları:

-Delfinia Hotel (Molivos): Deniz manzaralı butik otel

-Pela Maria (Petra): Aile işletmesi sıcaklığında bir pansiyon

-The Olive Press Hotel (Plomari): Eski bir zeytinyağı fabrikasından dönüştürülmüş otel

-Eressos Beach Hotel: Sappho’nun memleketinde huzurlu bir tatil

Bir Egeliden diğerine

Midilli, Ege Denizi’nin iki yakasında yaşayan halkların aslında ne kadar benzer olduğunu hatırlatan bir köprü gibi. Zeytin ağaçlarının gölgesinde, taş evlerin arasında dolaşırken, denizin karşı kıyısındaki komşumuzla aslında ne çok ortak noktamız olduğunu fark edeceksiniz. Bu ada, sadece bir tatil destinasyonu değil, aynı zamanda kültürümüzün bir parçası. Midilli’yi keşfederken, Ege’nin bizi birleştiren ruhunu hissedeceksiniz.

Unutmayın, gerçek bir Midilli deneyimi için en az 5 gün ayırmalısınız. Çünkü bu ada, yavaş yavaş keşfedilmeyi hak ediyor. Her köşesinde sizi bekleyen sürprizlerle dolu bu güzel adada, kendi hikayenizi yazmaya hazır olun!

Ulaşım ve pratik bilgiler

Midilli’ye ulaşım oldukça kolay. Yaz sezonunda Ayvalık ve Dikili’den düzenli feribot seferleri bulunuyor. Ada içi ulaşım için araç kiralamak en ideal seçenek.