Vergi yükü kayıtlı mükellefin sırtında - Ötüken Haber
DOLAR

39,7257

0.16%
EURO

45,8826

0.2%
ALTIN(gr)

4.295,44

0,13%
BİST 100

9203.37

0,13%
Vergi yükü kayıtlı mükellefin sırtında

Vergi yükü kayıtlı mükellefin sırtında

ABONE OL
Haziran 20, 2025 23:55
Vergi yükü kayıtlı mükellefin sırtında
0

BEĞENDİM

ABONE OL

YAŞAR ZENGİN-İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı

Ülkemizde uygulanmakta olan beyana dayalı vergi sistemi, temelini kayıtlı mükelleflerin beyanlarına dayan­dırmaktadır. Ancak bu sistemde, vergisini zamanında ve tam ola­rak ödeyen mükelleflerin omuzla­rındaki yük her geçen yıl daha da artmaktadır.

Kayıt dışı kalan kişi ve işletme­ler, sistemin dışında faaliyet gös­terirken; vergi gelirleri büyük ölçüde zaten kayıt altında olan kesimden toplanmakta, yeni dü­zenlemelerle de bu yük daha da artırılmaktadır.

Vergi adaletini sağlamanın yo­lu, yalnızca gelirlerin beyanına odaklanmak değil, harcamaları da kavrayan bir vergilendirme anla­yışı geliştirmekten geçmektedir.

Bir mükellefin yıllık harcama düzeyi, beyan ettiği gelirle örtüş­müyorsa, bu farkın izahı istenme­li; izah edilemeyen tutarlar ise arı­zi kazanç olarak vergilendirilme­lidir. Bu yaklaşım, yalnızca kayıt dışılığın tespiti için değil, vergiye gönüllü uyumun ve sistemin meş­ruiyetinin sağlanması açısından da zorunludur.

Aksi halde ne olur?

Harcamalara dayalı bir vergi­lendirme modeli hayata geçiril­mezse;

* Yeni vergilerin gündeme gel­mesi,

* Vergi oranlarında artış yapıl­ması,

* Beyanname ve bildirim yü­kümlülüklerinin genişlemesi ve tüm bu gelişmelerin sonucu ola­rak zaten kayıt içinde olan mü­kelleflerin daha ağır bir yükle karşı karşıya kalması kaçınılmaz olacaktır.

Bu durum yalnızca vergi öde­yen işletmeleri değil, onları tem­sil eden muhasebe meslek men­suplarını da ciddi şekilde etkile­yecek, artan beyan ve raporlama yükü mesleki anlamda büyük bir yüke dönüşecektir. Öte yandan, bu yapı vergi adaletini bozacak ve sistemin güvenilirliğini zayıfla­tacaktır.

Geçen yıl, bu yönde önemli bir adım atılmıştı. 2024 yılında Cumhurbaşkanlığı’na sunulan bir yasa taslağında, gelirle harca­ma arasında yüzde 20’den fazla uyumsuzluk olan mükelleflerden izahat istenmesi, izah edileme­yen tutarların ise vergiye tabi tu­tulması önerilmişti.

Ancak bu öneri, teknik olarak uygulanabilir olmasına ve kamu­oyunda ciddi bir dirençle karşı­laşmamasına rağmen Meclis’e sunulmadan gündemden çıka­rıldı. Bu noktada yapılması gere­ken, bu tür önerileri yalnızca bi­rer ‘taslak’ olarak bırakmamak; güncellenmiş ve güçlendirilmiş haliyle yasalaştırmaktır. Vergi sisteminin geleceği için bu adım ertelenemez niteliktedir.

YMM’ler denetim sisteminin stratejik destek gücüdür

Harcamalara dayalı bir vergi­lendirme sisteminin sürdürüle­bilirliği için idarenin denetim gü­cünün etkin kullanılması şarttır. Bu kapsamda kayıt tutma, beyan ve bildirimlerde serbest muha­sebeci ve mali müşavirlerin daha etkin rol üstlenmesi sağlanmalı, beyan edilen verginin denetimin­de ise yeterli bilgi, tecrübe ve uz­manlığa sahip yeminli mali mü­şavirler (YMM) sürece daha faz­la dahil edilmelidir.

* Belirli ciroyu veya büyüklü­ğü aşan işletmelerin hesaplarının YMM’lerce tasdik edilmesi,

* Beyannamelere yazılan yük­sek tutarlı istisna ve indirimlerin YMM onayına bağlanması,

* Kamu denetim gücünün sis­tem içinde kalan mükellefler ye­rine daha riskli alanlara yönlen­dirilmesi, bu yapının hem etkinli­ğini hem de adaletini artıracaktır.

Bu çerçevede, vergi müfettişle­rinin kayıtlı ve düzenli beyan ya­pan mükelleflerle zaman harca­ması yerine, kayıt dışı faaliyet yü­rüten ya da vergiye uyumu zayıf olan mükelleflere yoğunlaşması sağlanmalıdır.

Bu ancak, belli büyüklükteki iş­letmelerin denetim sorumlulu­ğunun Yeminli Mali Müşavirlere bırakılmasıyla mümkün olacak­tır. Böylece vergi müfettişlerinin zamanı ve kapasitesi daha stra­tejik alanlara yönlendirilmiş ola­cak, sistem bütünlüğü bozulma­dan daha etkili bir denetim yapısı kurulabilecektir.

Harcamaları sorgulamadan vergi adaleti sağlanmaz

Vergiye gönüllü uyumu güçlen­dirmek, kayıt dışı ekonomiyle et­kin mücadele etmek ve sistemin adaletini tesis etmek için harca­maları da içine alan bir vergilen­dirme modeli artık kaçınılmaz ha­le gelmiştir.

Aksi durumda, kayıtlı kalmanın maliyeti sürekli artarken, kayıt dı­şılığın cazibesi büyümeye devam edecektir.

Gelir kadar harcamayı da sor­gulayan; dürüst mükellefi değil, uyumsuzu hedef alan bir vergi sistemi, ülkemizin vergi yapısına güveni artıracak, toplumsal ada­leti güçlendirecek ve vergi mües­sesesini hak ettiği kurumsallığa kavuşturacaktır.

source

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r