11 Haziran 2025 tarihinde Yargıtay’da duruşmalı olarak görülen temyiz incelemesinin ardından açıklanan kararda, savcılığın davayı yeterince takip etmemesi, husumet yönlendirmesindeki yanlışlıklar ve TTB Merkez Konseyi üyelerinin dinlenmemesi gerekçe gösterilerek yerel mahkemenin kararı bozuldu.
TTB tarafından yapılan yazılı açıklamada, bozma kararının hem usule hem de esasa ilişkin itirazları haklı çıkardığı belirtildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Yargıtay, önceki dönem TTB Merkez Konseyi üyelerinin görevden alınmasına yönelik yerel mahkeme kararını bozmuştur. Kararda usul yönünden yapılan değerlendirmede, davacı savcılığın duruşmaya katılmaması, yanlış taraf gösterimi ve Konsey üyelerinin dinlenmemesi nedeniyle hukuki dinlenme hakkının ihlal edildiği belirtilmiştir.”
TTB, dava sürecinin başından itibaren hukuki temelden yoksun, siyasi saiklerle açıldığını savunarak, “Meslek örgütlerinin özerkliğine ve demokratik temsile yönelik bir saldırıyla karşı karşıyayız” açıklamasında bulundu.
Açıklamada, bu tür davaların sadece TTB’yi değil, tüm meslek örgütlerini ve demokratik kamuoyu temsilcilerini hedef aldığı vurgulandı. Seçilmiş yöneticilerin yargı eliyle görevden alınmasının ifade özgürlüğü ve seçme-seçilme hakkı açısından tehlikeli bir eğilim olduğu ifade edildi.
“Verilen ve verilecek kararlardan bağımsız olarak; TTB, bilimsel bilginin kılavuzluğunda, etik hekimlik ilkeleri doğrultusunda çalışmaya devam edecek; meslek örgütü özerkliğini her koşulda savunacaktır.”
Yargıtay’ın bozma kararı sonrasında, yerel mahkemenin davayı yeniden ele alması ve reddetmesi ya da düşürmesi bekleniyor. Gözler şimdi, Yargıtay’ın gerekçeli kararına uygun biçimde yerel mahkemenin atacağı adımda.