Sevilay ÇOBAN
sevilay.coban@dunya.com
Denizlerimiz, göllerimiz ve temiz su kaynaklarımız büyük ölçüde kirlilik ve müsilaj tehlikesi ile karşı karşıya. Çevre felaketleri, doğanın dengesini hepimizin gözleri önünde bozmayı sürdürüyor. Pek çoğu insan eliyle gerçekleşen doğa katliamlarına önlem alınmazsa insanoğlunun su kaynaklarının tükenmesi, küresel ısınma ve tarımsal verimliliğin yok edilmesi için atılan adımların geri dönülemez bir boyuta ulaşması kaçınılmaz bir hale gelecek. Evet, çevre uzmanları ve gönüllüleri bütün bu gerçekleri her gün, her saniye hatırlatmaya devam ediyor. ‘Peki, bu sorunlara çare üretmek için neler yapılıyor?’ sorusuna yanıt Şanlıurfalı bir genç girişimciden geldi. Fikogya Çevre Teknolojileri’nin kurucusu İbrahim Halil Felhan, müsilaj ve ötrofikasyon tarzı biyolojik kirlenmeye maruz kalmış su ekosistemleri için çözümler üretmek üzere 2023 yılında yola çıktı. Harran Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünden mezun olan Felhan, girişim fikrinin mezun oldukları üniversitesinin yapay göletinin kirliliğine çare bulmak isterken ortaya çıktığını dile getirdi.
İbrahim Halil Felhan, eğitim hayatı boyunca mezun olduğu Harran Üniversitesi’nin yapay göletinde çeşitli çalışmalar yürüttüklerini söyleyerek, “Aslında bizim bu işe başlama sebebimiz Harran Üniversitesi’ndeki yapay göletimiz. Gölet çok büyük ölçüde üretifikasyon dediğimiz kirliliğe sürekli maruz kalıyordu ve buna bir çözüm bulamıyorduk. Suyu dolduruyorlar, boşaltıyorlar, ne yapıyorlarsa da bu durum sürekli tekrar ediyordu. Biz dedik ki buna bir çözüm üretelim. İşte o çözüm bulma yolcuğumuz bizim için bir iş oldu, bir girişim oldu” diye konuştu.
Felhan, girişimin temellerinin pandemi öncesinde atıldığını kaydederek, şunları söyledi: “Pandemiden hemen önce aslında eğitimlere başlamıştık. Pandemi bizi çok derinden sarstı ve ne yapacağımızı şaşırdık o dönem. Bir kapanma dönemi yaşadık. O süreci atlatınca TÜBİTAK’ın desteğine başvurduk. Şirket kuruluşumuzu da buradan aldığımız 450 bin TL’lik destekle gerçekleştirdik.”
Halil Felhan’ın anlatımına göre Global Startup Awards tarafından Türkiye’nin en iyi ‘GreenTech’ firması seçilen Fikogya, genel olarak su üzerinde yüzen, otonom olarak hareket eden filtrasyon sistemleri üretiyor. Sistemin üç aşamalı filtresi sayesinde sudaki fitoplankton olarak adlandırılan canlıların %96’sını tuttuğunu kaydeden Felhan, “Tuttuğumuz bu müsilaj ve ötrofikasyon atıklarını, biyogübreye dönüştürerek sürdürülebilir bir çevreye katkı sağlıyoruz. Fikogya, ayrıca su güvenliği üzerine de çalışmaktadır. Sistemin üzerinde bulunan su kalitesi sensörleriyle anlık ve noktasal olarak su kalitesi verisi alınıyor. Oluşturduğumuz yapay zekâ ile herhangi bir noktada su kalitesi verilerinde artış meydana geldiğinde, bu artışın sebepleri, sisteme giren kirleticiler, bu kirleticilerin hangi endüstrilerden kaynaklı olduğunu tahminlemesi yapılıyor” dedi.
Müsilaj adı verilen bakterinin, suya zarar veren ama protein oranı yüksek bir bakteri olduğuna dikkati çeken Felhan, “Uyguladığımız filtrasyon sistemleriyle müsilajı topluyoruz. Böylece canlılar ve kullanım açısından oldukça temiz bir suya ulaşmış oluyoruz. Son noktada ise müsilajı atık olarak bırakmıyoruz. Bütün atığı gübreye dönüştürüyoruz. Çünkü protein oranı çok yüksek bir bakteri olduğu için toprak açısından çok verimli bir ürün elde edebiliyoruz. Daha sonra tarımsal üretim yapan firmalara gübreye dönüştürdüğümüz müsilajı veriyoruz. Harran Üniversitesi, Şanlıurfa Atatürk Barajı, Ankara Eymir Gölü, Ankara Göksu Parkı, İstanbul Boğazı, Marmara Denizi’nde çalışmalarımız oldu” ifadelerini kullandı.
Biyogübrenin toprak için faydalı bakterilerin aktivasyonunu sağlayarak toprak yapısının zenginleşmesine ve güçlenmesini sağladığının altını çiven Felhan, “Zamanla toprak kimyasında oluşabilecek bozulmaları önleyerek toprak biyoçeşitliliğini artırır ve üretimde ve verimde sürekliliği destekler. Toprak için faydalı bakterilerin aktivasyonunu sağlayarak toprak yapısının zenginleşmesine ve güçlenmesine yol açar. Kimyasal gübre ve pestisit kullanım ihtiyacını azaltır, bu da tarımsal operasyonlar için önemli maliyet, işçilik ve zaman tasarrufu sağlar. Biyogübreler uygun maliyetli ve çevre dostudur, sürekli kullanımları toprak verimliliğini artırır. Biyogübre uygulandığımız arazilerde mahsul veriminin %40’a kadar arttığı rapor edilmiştir” dedi.
Felhan, sistemin, madencilik, içme suyu depoları, rekreasyon havuzları ve depoları, enerji üretim tesislerinin soğutma havuzları, tarımsal sulama havuzları, petrol doğalgaz sahaları, arıtma tesisleri, göletler, soğutma kuleleri, hidroelektrik santralleri ve atıksu rezervuarlarında kullanılabildiğini ekledi.
Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin (BTM) her yıl düzenlediği Sahne XL etkinliğinde tanıştığımız İbrahim Halil Felhan, Fikogya’nın teknik kısmında ter dökerken, en büyük destekçisi de kız kardeşi Zehra Felhan. Şirketi büyütmek için yeni yatırımcılara ulaşmaya çalıştıklarını ifade eden Zehra Felhan ise aslında radyoloji mezunu olmasına rağmen abisi İbrahim Halil Felhan’ın teşviki ile Fikogya ekibine katıldığını aktardı. Şirket değerlemesinin 10 milyon dolara ulaştığını aktaran Zehra Felhan, pazarlama konusunda destek olduğu Şanlıurfa merkezli girişimlerinin hem su temizliği hem de atıkların tarımsal gübre olarak kullanımına olanak tanıyan çift yönlü etkisinden bahsetti.
Türkiye’deki göletlerin ve tarımsal sulama havuzlarının kirlilik oranları hakkında bilgi veren Zehra Felhan, “Müsilaj veya ötrofikasyon dediğimiz kirlenme su ekosistemlerini aşırı derecede kirletici girmesi sonucu su ekosisteminde fitoplankton denilen canlıların aşırı çoğalması ile su ekosisteminin bozulmaya ve daha sonra su ekosisteminin ölüm sürecine girdiği bir problemdir. Bu problem 2017 yılı ve sonrası Türkiye’de tatlı su kaynaklarında 8 bin 500 kilometrekarelik bir alanda, denizlerde ise 11 bin 500 kilometrekarelik bir alanda görülmekte. Avrupa’da ise 9 bin kilometrekarelik bir alanda, 2020 yılı sonrasında dünyada 64 bin kilometrekarelik bir alanda bu problem ortaya çıkmakta” dedi.