Başta Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) olmak üzere iş dünyasının uzun bir süredir dile getirdiği küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) mali tanımında değişikliğe gidildi.
“Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazetede yayımlandı. Buna göre, mevcut düzenlemede KOBİ’ler, yıllık çalışan sayısı 250 kişiden az olan, yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 500 milyon lirayı aşmayan işletmeler olarak tanımlanıyordu. Değişiklikle yıllık çalışan sayısı 250 kişiden az olan, yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 1 milyar lirayı aşmayan işletmeler, KOBİ olarak tanımlandı. Söz konusu yeni tanımlama orta büyüklükteki işletmeleri kapsıyor.
Bu değişiklik özellikle orta büyüklükteki işletmelerin desteklerden daha fazla yararlanmasını amaçlıyor. Yeni düzenleme ile birlikte; daha fazla işletme KOBİ desteklerinden faydalanabilecek. Özellikle büyüme aşamasında olan firmalar, KOBİ teşvik, kredi ve hibe programlarına erişimini sürdürebilecek. Yeni düzenleme ile birlikte firmalar özellikle finansmana erişim, dijital dönüşüm, ihracat teşvikleri ve kapasite artırımı gibi alanlarda rekabet güçlerini artırabilecek.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır konuyla ilgili yaptığı açıklamada, KOBİ tanımındaki net satış hasılatı veya mali bilanço büyüklüğü sınırının 500 milyon TL’den 1 milyar TL’ye yükseldiğini duyurdu. Kacır, “KOBİ’lerimizi yatırım, istihdam ve finansman süreçlerinde güçlü şekilde desteklemeye devam edeceğiz. İş dünyamıza hayırlı olsun” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzası sonrası KOBİ tanımında yapılan değişikliğe iş dünyasından tam destek geldi.
İTO Başkanı Şekib Avdagiç: KOBİ tanımı yeniden düzenlenirken bilanço sınırının artırılması, enflasyon ve üretim koşulları dikkate alındığında zorunluluk haline gelmişti. Yapılan güncelleme, enflasyon sebebiyle KOBİ tanımı dışında kalan binlerce firmamızın, KOBİ’lere özel desteklerden yararlanmasına imkan verecektir. Öte yandan güncellenen KOBİ tanımı, bugüne kadar defaaatle söylediğimiz gibi kredi kısıtlamalarının kaldırılması ile asıl hedefine ulaşacaktır.
Kredi faizlerinin düşürülmesiyle sağlanacak olumlu finansman koşullarından, öncelikle KOBİ’lerin yararlandırılmasında büyük bir yarar olduğunu düşünüyoruz. Kredi genişlemesinde KOBİ’lere pozitif ayrımcılık yaratacak makroihtiyati tedbirlerin alınması, ekonominin kılcal damarlarında kan akışının hızlandırılmasında önemli bir işlev görecektir. Bu konuda beklentimiz, KOBİ kredilerinde büyüme sınırının en azından ihracatçı firmalar için yükseltilmesi değil, tamamen kaldırılmasıdır.
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan: İSO olarak uzun süreden beri kamu otoritesi ile yaptığımız görüşmelerde KOBİ tanımında bir güncelleme ihtiyacı olduğu talebimizi dile getiriyorduk. Şirketlerimizden gelen bu talebin karşılık bularak tanımın değiştirilmesinden büyük memnuniyet duyduğumuzu ifade etmek istiyorum. Çünkü birçok şirketimiz mevcut tanıma giremediği için bazı destek mekanizmalarından yararlanamıyor ve rekabette geri kalıyordu. Yapılan güncelleme ile daha fazla şirketlerimiz KOBİ statüsüne girecek ve KOSGEB ile diğer kamu kurumlarının sunduğu desteklere daha rahat erişebilecekler.
ATO Başkanı Gürsel Baran: Enflasyonist ortamda mevcut rakam pek çok KOBİ’yi tanım dışına çıkarmıştı. KOBİ’lerin ekonomimizdeki yeri tartışmasız çok önemli. Ülkemizdeki işletmelerin yüzde 99,7’sini KOBİ’ler oluşturuyor. Toplam istihdamın hemen hemen yüzde 70’i, toplam ciromuzun ise yarısı bu işletmelerimiz tarafından sağlanıyor. İhracatçılarımızın neredeyse yüzde 95’i KOBİ statüsündeki işletmeler ve ihracatımızın yaklaşık yüzde 40’ı KOBİ’ler tarafından gerçekleştiriliyor.
Bu düzenleme, KOBİ karşılığı işletmelerin daha doğru tasnif edilmesini sağlayacak. Enflasyonla mücadele sürecinden geçiyoruz, bu dönemde üretimin devamı ve sürdürülebilir maliyetli finansmana erişim çok önemli, çok kıymetli. Bunun için faiz oranlarının düşürülmesi konusunda bankalara çağrıda bulunuyorum. Bankalarımız bu dönemde KOBİ’lerimizi yalnız bırakmamalı azami destek sunmalı. Doğru zamanda makul faizle verilecek kredi, üretimin, ticaretin, ihracatın ve istihdamın devamlılığına katkı sağlayacaktır.
BTSO Başkanı İbrahim Burkay: Bu önemli değişiklik sayesinde çok daha fazla sayıda işletmemiz, KOBİ’lerimiz için özel olarak geliştirilen destek mekanizmalarına erişim imkanına kavuştu. Yapılan düzenleme, reel sektörün önünü açacak. KOBİ niteliğindeki şirketlerimiz, yeni düzenleme ile özellikle finansmana erişim, dijital dönüşüm, ihracat teşvikleri ve kapasite artırımı gibi alanlarda rekabet güçlerini artırabilecek. Bu adımı üretimden ihracata, istihdamdan yenilikçiliğe kadar ekonomimizin tüm dinamiklerine katkı sunacak stratejik bir karar olarak değerlendiriyoruz. Firmalarımız için de bu düzenleme, önemli bir destek ve motivasyon kaynağı olacaktır.
İZTO Başkanı Mahmut Özgener: Bu güncelleme ekonomik gerçekliklere uyum sağlamak açısından son derece isabetli. Yeni düzenleme sayesinde; cirosu artmış ama hâlâ desteğe ihtiyaç duyan çok sayıda işletme, KOBİ sınıfı içinde kalmaya devam edecek. Bu durum, söz konusu firmaların KOSGEB destekleri, uygun koşullarda kredi olanakları, vergi teşvikleri gibi birçok önemli mekanizmadan yararlanmaya devam etmesinin önünü açacak.
KOBİ tanımının güncellenmesi; sadece daha fazla işletmenin destek mekanizmalarından yararlanmasını sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik dinamizmini koruma ve geliştirme açısından da kritik bir rol üstlenecektir. Bu adım, KOBİ’lerin yatırım kapasitesini güçlendirecek, istihdamı artıracak ve ekonomiye olan katkılarını daha da görünür kılacaktır.
EOSB Başkanı Nadir Küpeli: KOBİ tanımında yapılan bu güncelleme, özellikle orta büyüklükteki sanayi işletmelerimiz için hayati önemdedir. Yeni düzenlemeyle birlikte çok sayıda işletmemiz yeniden KOBİ kapsamına alınacak ve hem finansal desteklere erişimde hem de proje başvurularında önemli avantajlar elde edecek. KOBİ’lerin daha çok desteklenmesi, sanayide sürdürülebilir kalkınma hedefleri açısından kritik konumda.
Alınan karar sadece bugünü değil, geleceği de şekillendirecek. Kararın sanayi üretimine, teknolojik dönüşüme ve rekabetçiliğe doğrudan katkı sağlayacağını düşünüyoruz. KOBİ’lerin güçlenmesi demek, Türkiye ekonomisinin sağlam temellere dayanması demektir. Sadece cirosu değil, katma değeri, ihracatı, istihdamı ve vizyonu olan işletmeler yeniden destek çemberinin içine girmiştir. Bu karar sanayi üretimine, teknolojik dönüşüme ve rekabetçiliğe doğrudan katkı sağlayacak.
GTO Başkanı Tuncay Yıldırım: Bu güncelleme, çok sayıdaki işletmenin yeniden KOBİ statüsüne kavuşmasını ve kamu desteklerinden adil biçimde faydalanmasını sağlayacaktır. Bu önemli adımın bir sistematiğe kavuşturulması, iş dünyası açısından öngörülebilirliği artıracak ve benzer sorunların tekrar etmesini önleyecektir. KOBİ
tanımında yer alan parasal eşiklerin, TÜFE gibi ekonomik göstergeler esas alınarak her yıl başında otomatik biçimde güncellenmesini sağlayacak bir yapının kurulması, kamu desteklerinin sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşımaktadır.
GTB Başkanı Mehmet Akınca: İşletmelerin gerçek ölçeklerini daha doğru yansıtan bu düzenlemen, mevcut desteklerden daha çok işletmenin faydalanabilmesinin önünü açacak. Enflasyonun etkisiyle bilançoları büyüyen çok sayıda işletmen, mevcut KOBİ tanımı nedeniyle çeşitli kamu desteklerinden yararlanamaz hale gelmişti. Yapılan düzenlemeyi, sahadan gelen taleplerin karşılık bulması bakımından memnuniyet verici bir gelişme olarak değerlendiriyoruz. KOBİ tanımında yer alan parasal sınırların belirli ekonomik göstergelere endekslenerek her yıl güncellenmesini sağlayacak sistematik bir yapının kurulması, benzer sorunların tekrar etmesini önleyecektir.
MUTSO YK Başkanı Bülent Karakuş: KOBİ’lerin tanımında yapılan değişiklik, ülkemiz reel sektörünün geçirdiği dönüşümün ve güncel ekonomik koşulların doğru okunmasının bir yansımasıdır. Limitin artırılması KOBİ’lerin gelişen ölçeklerine ve artan ekonomik büyüklüklerine uygun biçimde sınıflandırılmasını sağlayacaktır.
Son yıllarda döviz kurlarındaki dalgalanma, enflasyonist baskılar ve üretim maliyetlerindeki artış, özellikle orta ölçekli işletmelerin finansal tablolarında önemli genişlemelere yol açmıştı. Yeni KOBİ tanımı, üretim, ihracat ve istihdam kapasitesini artırma hedefiyle hareket eden firmalarımızın sürdürülebilir büyümesini destekleyecek, aynı zamanda kayıtlı ekonomiyi teşvik eden önemli bir adım olacaktır.
ASKON Başkanı Orhan Aydın: Son yıllarda yaşanan yüksek enflasyon ve TL’deki değer kaybı, işletmelerin cirolarını ve bilanço büyüklüklerini artırdı. Önceki KOBİ sınırları enflasyon nedeniyle birçok firmanın 500 milyon lira limitleri aşmasına ve KOBİ statüsünü kaybetmesine yol açtı.
Bu da devlet desteklerinden faydalanamayan işletmelerin finansmana erişimini zorlaştırdı. Yeni düzenleme enflasyonun etkilerini dengelemeyi ve KOBİ statüsünün korunmasını amaçlıyor. Özellikle bu süreçte hızlı büyüyerek önceki limiti aşıp KOBİ statüsünden çıkan firmaları yeni düzenlemeyle bu statünün içerisinde tutulmuş oldu ve düşük faizli krediler, vergi avantajları, KOSGEB destekleri gibi fırsatlardan yararlanmaya devam etmelerini sağladı.
Bu sayede küresel rekabetin son derece yüksek olduğu ortamda KOBİ’lerimizin ölçek büyütmesini teşvik edecek, yatırım kapasitelerimizi artıracak, yeni limitler ile KOBİ statüsünde kalarak uluslararası pazarlarda rekabet edebilmemiz kolaylaşacaktır. Bu revize ile çok daha fazla firmamız KOBİ olmanın avantajından istifade edebilecek ve ülkemizin sürdürülebilir ekonomik kalkınmasına ve büyümesine katkı sunacaktır.
Yeni yapılan bu düzenleme ile KOBİ’lerin mali tanımının değiştiğine dikkat çeken Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, bunun mali tabloda değişime yol açtığını söyledi. Özgenç, Türkiye’de yaşanan ekonomik sıkıntılardan dolayı, TL’nin değer kaybına uğramasından ötürü rakamsal bazda bir değişiklik olduğunu ifade etti.
Türkiye’de sanayi ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren 3 milyon 800 bine yakın KOBİ’nin olduğunu bildiren Özgenç, bu oranın az bir kısmının orta ölçekli KOBİ’ler ve bunlar genelde ihracat yaptığı için teşviklerden yaralanması adına böyle tanımlanma yapıldığını aktardı. Bu adımın şu anda olumlu bir durum olduğunu dile getiren Özgenç, “Çünkü TL değer kabına uğradığı için mal fiyatları, ürün fiyatları arttı. 5 yıl önce 100 liraya alındığı bir ürün, bugün bin lira oldu. Tabii bu da mali bilançoya yansıyor. Bundan dolayı da hükümet böyle bir karar aldı ve bu miktarı yükseltti.” diye konuştu.
Yeni tanım içine giren KOBİ sayısı konusunda bir verinin olmadığını aktaran Özgenç, bu değişikliğinin aşağı yukarı yüzde 20’ye yakın KOBİ’yi ilgilendirdiğini belirtti. Yüzde 20 oranının 600 bin KOBİ’ye tekabül ettiğini de ifade eden Özgenç, “Yani sanayici değil de KOBİ tanımı içinde kalacaklar. Tabii devlet desteklerinden faydalanmak adına bu tür şeylere ihtiyaçları vardı. Bu da güzel oldu ve olması gerekendi” diye konuştu.
ASO Başkanı Seyit Ardıç: Enflasyonist koşullar ve reel sektörün ihtiyaçları doğrultusunda KOBİ tanımındaki 500 milyon lira net satış hasılatı veya mali bilanço büyüklüğü sınırı yetersiz kalıyordu. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan kararla, bu sınır 1 milyar liraya çıkarıldı. Artık daha çok firmamız KOBİ’ler için tanımlanan destek mekanizmalarına erişebilecek.
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken: KOBİ tanımında limitin 500 milyon liradan, 1 milyara çıkarılması esnaf açısından olumlu. KOBİ tanımının dünyada uygulaması bizden farklı. Dünyada 1 ile 9 kişi çalışana sahip olan işletlere KOBİ ölçeğinde kabul ediliyor. Bunun üzerinde çalışan sayısı olanlar sanayi tüccarı kapsadığına giriyor. Yeni tanımla limitin 1 milyar liraya çıkarılması kredi fizibilitesine fayda sağlayacak ve sermaye artışı gibi bir anlam ifade ediyor. Yeni adımla krediye ulaşmadaki sorun biraz daha hafifleyecek. Bu adımın olumlu bir gelişme olduğunu söyleyebiliriz.
Mersin TSO YK Başkanı Hakan Sefa Çakır: KOBİ tanımındaki güncellemeyi uzun süredir bekliyorduk. Türkiye KOBİ’lere dayanan bir ekonomi. KOBİ’lerimiz ne kadar güçlü ise, ekonomimiz o kadar güçlü olur. Bu güncellemeyle daha çok işletme KOBİ kapsamına girmiş oldu ve birçok destekten daha çok KOBİ’miz yararlanma imkanı bulacak. Özellikle yeşil ve dijital dönüşümde yeni bir evreye giren Türkiye ekonomisinde daha çok KOBİ’miz destek alma imkanı bulacak. Bu anlamda bu güncelleme ve tanım değişikliğinin getireceği desteklerle, işletmelerimiz daha nitelikli, verimliliği yüksek, teknoloji odaklı, cari açığın azaltılmasına katkı sağlayacak projeler üretecektir.
TÜGİAD Başkanı Gürkan Yıldırım: Bu önemli adım, reel ekonomideki mevcut durumu yansıtan ve işletmelerimizin gerçek ihtiyaçlarına cevap veren bir düzenlemedir. Bu değişiklikle birlikte, daha fazla işletmemiz KOBİ statüsüne girebilecek ve devlet tarafından sağlanan destek, teşvik ve hibelerden yararlanma imkânına kavuşacaktır. Bu durum, sadece işletmelerin finansmana erişimini kolaylaştırmakla kalmayacak, aynı zamanda onların büyüme potansiyellerini de artıracaktır. Yeni KOBİ tanımının, girişimcilik ruhunu teşvik edeceğini, rekabet gücümüzü artıracağını ve Türkiye ekonomisinin geleceğine olumlu katkılar sağlayacağını düşünüyoruz.