29 Eylül 2025 Pazartesi
Özgür Özel: Savaştayız, kötülükle savaşıyoruz. Halk kazanacak, zeytin ağaçları kazanacak
Tekstil Sektöründe Alarm Zilleri: İstihdam Eriyor, Çarklar Yavaşlıyor
Ekim ayında 5 burç özel bir karşılaşma yaşayacak
İmamoğlu hastaneye sevk edildi
Türkiye, asırlardır kardeşliği, ortak kaderi ve milli birlik iradesini en zor zamanlarda dahi koruyarak bugünlere gelmiştir. Bugün de Milliyetçi Hareket Partisi’nin öncülüğünde dillendirilen “Terörsüz Türkiye” ülküsü; yalnızca bir siyasi söylem değil, devletin bekası ve milletin huzuru için vazgeçilmez bir hedef olarak sahadaki yerini almıştır.
Ancak ne acıdır ki, bu kutlu hedefe karşı en sert itirazı, aslında milletin içinde doğmuş, milliyetçilik kavramını vitrin süsü gibi kullanan “bol etiketli” siyasetçiler yapmaktadır.Teşkilatını “Çantacı” lara emanet etmiş İYİ Parti, varlığını siyasetin pazarlık masasındaki sandalye hesabına indirgeyen kadrolarıyla “İngiliz Anahtarı” işlevindeki “Anahtar Parti”; göçmen karşıtlığına sıkışmış, günü kurtarmaktan öteye geçemeyen slogancı diliyle; Yahudi lobilerine taşeronluk tan öteye geçememiş ” Zafer ” Turizm yolcuları…vb.
Milliyetçi Hareket’in çizdiği yol haritasını baltalamaya girişmektedir.
Oysa “birlikte yaşama iradesi” bu milletin harcıdır. Anadolu’da kardeşlik, Selçuklu’nun vakur adaletinde; Osmanlı’nın üç kıtaya taşıdığı nizamda; Cumhuriyet’in kuruluşunda kanla ve alın teriyle mühürlenmiştir. Bu iradeye ipotek koymaya kalkmak, yalnızca tarih bilmezlik değil, aynı zamanda milletin ruhunu inkâr etmektir.
Bugün MHP’nin ortaya koyduğu ve devlet politikası haline gelmiş Terörsüz Türkiye politikası, yalnızca terör örgütlerine değil; terörden beslenen, kaostan oy devşiren siyasetçilere de meydan okumaktır.
Ancak görüyoruz ki, “milliyetçiyim” diyerek ortaya çıkan kimi partiler, terörle mücadelede ortak duruş sergilemek yerine, milliyetçilik üzerinden kendilerine ucuz bir siyasi pazar yaratmaya çalışıyor. Bu, basit bir hatadan öte, milletin geleceğine kast eden bir ihanettir.
“Bol etiketli milliyetçimsiler” bilmelidir ki; Milliyetçilik pazarlıkla değil, adanmışlıkla olur. Terörle mücadelede samimiyet, seçim aritmetiğine feda edilmez. Bu milletin duası da, desteği de; gövdesini taşın altına koyan, lafla değil icraatla devletin yanında duranlarla beraberdir.
MHP’nin “Terörsüz Türkiye” siyasetini hedef alan hayaller, milletin gözünde çürük ve kof hayallerdir. Çünkü bu topraklarda birlikte yaşama iradesi ne sahte milliyetçilerin etiketleriyle ne de günübirlik sloganlarla rehin alınabilir.
Bu iradenin sahibi yalnızca aziz Türk milletidir; ve onun sesi, onun vicdanı, onun iradesi de bugün MHP’nin ortaya koyduğu kararlı duruştadır.